Buharkent’te 2001 yılında yaşanan talihsiz bir trafik kazası, ardında genç bir kızın dramını ortaya çıkardı. 5 yaşındayken evlerinin önünde özel bir otomobilin çarpması sonucunda beyninde hasar oluşan Hediye Demirpolat, maddi imkansızlıklar nedeniyle iyi tedavi olmadığı için bugün yüzde 90 özürlü hale geldi. Baba Alican Demirpolat ise kızının hakkını aradığı mahkemelerde 11 yıldır sonuç alamadı. Çaresizlik içerisinde 11 yıldır günden güne eriyen kızlarını hayatta tutmaya çalışan aile devlet tarafından verilen aylık 210 TL ile kızlarını hem tedavi ettirmeye hem de doyurmaya çalışıyor.
2008 yılında Başbakana mektup yazmasının ardından Adalet Bakanlığından inceleme başlatıldığını fakat 3 yıldır cevap alamadığını ifade eden baba Demirpolat; “Kızım 11 yılda gözümün önünde eridi gitti. Onu bu hale getiren hala cezasını çekmedi. Ben sadece adalet istiyorum” dedi.
İLK VERİLEN ‘10 GÜN İŞ GÖREMEZ’ RAPORU AİLEYİ ŞAŞKINA ÇEVİRDİ
2001 yılında evlerinin önünde oynarken dikkatsiz yaşlı bir sürücü tarafından kızının çarpılmasının ardından dünyalarının karardığını ifade eden Baba Alican Demirpolat; “Kazadan sonra sürücü olay yerinden kaçtı. Daha sonra polis tarafından yakalanarak az bir maddi ceza aldıktan sonra serbest bırakıldı. Kızım bu sırada 4-5 gün hastanede tedavi gördü. Biz de kızıma çarpıp kaçan 48 TS 638 plakalı otomobilin sürücüsü olan Halil Yalçınkaya'yı mahkemeye verdik. Mahkeme; 3 ay, 5 ay, 6 ay ertelemelerle kazadan tam 6 yıl sonra kızımın sağlık raporunu istedi. Ayrıca raporu bizden tam teşekküllü bir hastaneden onaylatmamızı da istedi. Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi ilk olarak kızıma 10 gün iş göremez raporu verdi. Biz buna bir anlam veremedik ve itiraz ettik. İtirazımızın ardından aynı yıl Üniversite bu kez yüzde 76 oranında bedensel ve zihinsel özürlü raporu verdi. 2009 yılında yüzde 78 oranına çıktığını belirterek rapor yenilendi. En son ise 2011 yılında yüzde 90 oranında engelli raporu verildi. Ancak 14 Mayıs 2001 yılında yaşanan kaza ile başlayan davamız 2012 yılına gelmemize rağmen 11 yıllık süreçte bir türlü sonuçlanamadı. Kızımın hayatı karardı, ne okula gidebildi, ne gezebildi, ne de yemek yiyebildi. Ama halen mahkeme sonuçlanamadı” diye konuştu.
“REHABİLİTASYON MERKEZİ DE KABUL ETMEDİ”
Kızlarını bir rehabilitasyon merkezine götürdüklerini anımsatan Demirpolat; “Rehabilitasyon merkezine yolladık ama çocuk orada rahatsızlandı, baygınlık geçirdi. Yüzde 90 özürlü olduğu için de eğitim veremeyeceklerini belirttiler. Şu an eli, ayağı tutmuyor ve yemek yiyemiyor. Sadece doktorların verdiği özel gıdalardan yiyebiliyor. Devletten 3 ayda bir 630 TL yardım alıyoruz. Kızımın yiyeceği olan vitaminli meyve suyu masrafı 3 ayda bin TL tutuyor. Aradaki farkı çocuklarımın desteği ile karşılıyoruz. 2001 yılında emlak ve inşaat işleri yaparken kazadan sonra kızımın sağlığı ve mahkemesi ile uğraşırken işlerimi kaybettim. Şu an ise işsizim” şeklinde konuştu.
“ADALET İSTİYORUZ”
11 yıldır davanın sonuçlanmasını beklediklerini belirten baba Demirpolat, şunları söyledi: “Her türlü delil, evrak varken bizi resmen mahkemelerde süründürüyorlar. 3 ayda, 6 ayda bir mahkemeye girip-çıkıyoruz. Ben evlat acısı çekiyorum, kızıma çarpıp kaçarak hayatını karartan şahıs ise elini kolunu sallayarak geziyor. 2008 yılında BİMER üzerinden Başbakanımıza da yazı gönderdim. Yazımda ‘Vatanımız bir, memleketimiz bir, dinimiz bir, ırk, cins hepimiz kardeşiz. Adalet gelmesi lazım. 2001 yılında çocuğum çarpılmış ama 2008 yılı oldu halen mahkeme sonuçlanmadı. Haklı veya haksız bu mahkeme sonuçlansın. Bu yokluktan, bu sıkıntıdan, bu acıdan kurtulalım’ dedim. Adalet sistemi eşit olması lazım artık. Yoksa adalet sisteminde bir yanlışlık mı var? Bir eksiklik mi var, bilmiyoruz. Ama 11 senedir bu dava neden bitmiyor?" dedim. Bize gelen cevapta Adliye'ye yazı yazıldığı ve davanın kısa sürede tamamlanmasının istendiği belirtildi”
MAHKEME BİR KEZ DAHA ERTELENDİ
Dün Kuyucak adliyesinde bir kez daha mahkemeye çıktığını ifade eden Demirpolat; “Davamız 2 kez zaman aşımından dolayı Yargıtay’a gitti ve orada bozularak geri geldi. Salı günkü mahkemede ise hakim Adli Tıp Raporunun incelenmesi için duruşmayı bir kez daha 24 Nisan 2012 tarihine erteledi. Yani çilemiz devam ediyor” dedi.
Acılı Anne Kadriye Demirpolat ise, duyguları şöyle ifade etti: “Kızımın halini gördükçe her gün kahroluyorum. Kazadan sonra kızım sakat kaldı. Benim kızım 2 kez ameliyat oldu ama o kişi ne aradı ne hastaneye geldi. Bizi en çokta bu üzdü. Mahkeme bir an önce çözülsün istiyoruz” (iha)

86.20120229132854.jpg

85.20120229132903.jpg

84.20120229132912.jpg