Atilla Olgaç "Kılıç karakteriyle senaryo gereği adam öldürdük. Ama ne yazık ki bu vatan için ben gerçek hayatta 10 kişiyi vurdum" dedi. Hürriyetin haberine göre; Atilla Olgaç "Askerlikte terhisime 1 gün kalmıştı. Tam o sırada Kıbrıs Barış Hareketi oldu. Beni Mersin'den Kıbrıs'a gönderdiler. Savaşın en acımasızca ve en kanlı bölümünün sürdüğü temizleme harekatında görev verdiler.

Komutana 'Yapamam, adam öldüremem, ben sanatçıyım' dedim. 'Burada sanat bitti. Burası gerçek hayat, savaş. Emir verdim mi öldüreceksin' dedi. İlk öldürdüğüm çocuk 19 yaşında, esir düşmüş bir askerdi. Silahı yüzüne doğrulttuğumda yüzüme tükürdü. Alnından vurdum, öldü. Daha sonraki çatışmalarda 9 kişiyi daha öldürdüm.

Öldürdükten sonra gidip karargâhta ağlıyor, ertesi gün yine öldürüyordum. Rüyamdan çıkmıyor. Uzun süre psikolojik tedavi gördüm. Bu yüzden hala et yiyemiyorum. Kan göremiyorum. Aklıma öldürdüğüm çocuklar, kokmuş cesetler geliyor" dedi.

"O LANET OLASI GÖRÜNTÜ GİTMİYOR"
Bu acıyı 25 yıl sonra ilk kez itiraf ettiğini söyleyen Atilla Olgaç "Türkiye'de korkunç bir savaşta bulunmuş, adam öldürmüş, gazilik unvanı almış tek sanatçıyım" dedi.

Atilla Olgaç sözlerine şöyle devam etti:
"Savaş uzun süre mesleğimi de etkiledi. Kitlendim, bir şey yapamadım. Bugün o komutanın 'Hep sahnede numaradan mı adam öldüreceksin. Silahı al da, gerçekten öldür bakalım. Nasıl oluyormuş' dediğini hatırlıyorum. " dedi.


GAZETEPORT