Türkiye"de özellikle ilkbahar ve sonbahar aylarında doğada kendiliğinden yetişen mantarları yeme alışkanlığının oldukça yaygın olduğuna işaret eden Dr. Hüsnü Tırpancı, “Bu tür mantarları yedikten sonra zehirlenerek hastanede yatmak zorunda kalan ve ölen yüzlerce kişi vardır. Zehirli ve zehirsiz mantarları birbirinden ayırt etmek çok zordur. Ancak uzmanlar tarafından mikroskobik incelemeler sonucu ayırt edilebilen mantarların bilinçsizce toplanıp yenilmesi halk sağlığı açısından önemli bir problemdir. Halkın bu konuda bilinçlendirilmesi önemlidir” dedi.

Türkiye"de mantar zehirlenmelerinin önemli bir halk sağlığı sorunu olarak varlığını devam ettirmekte olduğuna işaret eden Tırpancı, “Zehirli veya yenilen mantarlar konusunda toplumsal bilincin oluşması ile mantar zehirlenmelerine bağlı ölümlerde önemli bir oranda azalma olacaktır. Ormanlık alanlar ve kırlarda kendiliğinden yetişen mantarların yenilebilenlerini zehirlilerinden ayırt edebilmek oldukça zordur. Zehirli mantarları kolayca tanımak için pratik ayrım noktaları bulunmamaktadır.

Beslenmemizde sıkça tükettiğimiz yiyeceklerden biri olan mantarın genellikle etle aynı besleyici özellikte olduğu düşünülür. Oysa mantarın besin değeri etle aynı değildir. Kültür mantarları dışında kesinlikle türü bilinmeyen mantarların yenilmemesi gerekir, bu mantarlar öldürücüdür” diye konuştu.