Kanal D'de Güneri Civaoğlu'nun 'Şeffaf Oda' programına konuk olan Dilara Koçak, metabolizmanın tıpkı parmak izi gibi herkeste farklı işlediğine dikkat çekti.

"Her bireyin parmak izi gibi metabolik hızı da farklı. O yüzden diyete başlayan kişi, bunu bir yarış hızı gibi görmemeli" diye konuşan Koçak, başka insanlarla insanın kendisini kıyaslamaması gerektiğini söyledi.

İnsanların kilo verme hızının, genetik yapısının, aktivite düzeyinin, yeme biçiminin, yaşam şeklinin farklılığına dikkat çeken Dilara Koçak, "Tabi ki kilo verme hızları da farklı oluyor. O yüzden diyorum ki her bireyin beslenme çözümü kendisine özeldir. Bu yüzden de ilk önce buna inanması ve kabul etmesi lazım" dedi.

Kişilerin diyeti bir kamp olarak değil de bir yolculuk olarak görmesi gerektiğinin altını çizen diyetisyen, "Bu yolculukta her birimizin, hayat gibi, nasıl başımıza her gün farklı şeyler geliyor, diyet yaparken de bir arkadaşınız sizi yemeğe çağırır, pasta yersiniz vs. Bu önemli değil" diye konuştu.

Dilara Koçak, diyetle ilgili sihirli noktayı da şöyle anlattı:

"Diyette başarısızlık yoktur. Diyette vazgeçmek vardır. Böyle farklı bir şey yediğimiz sabah, pişmanlıkla uyanıp, 'Battı balık yan gider, nasılsa diyet bozuldu' diye düşünüp bu suçluluk hissiyle daha fazla yemek yemeyi tetikliyorsanız, siz vazgeçmeyi besliyorsunuz. O yüzden diyette başarısız olmamak için değişimi beslemek lazım."

Kilo vermek istemenin değil, neden kilo vermek istenildiğinin bir amaç olduğunu ifade eden Dilara Koçak, "Amacınız güçlü değilse, vazgeçmek çok kolay oluyor. Psikolojik olarak doğru amacı bulmak lazım. Arkadaşlarınız bir yere çağırdıysa gidin. Normal ölçülerde yiyip içtiğiniz sürece ve ertesi sabah vazgeçmediğiniz sürece sorun yok" açıklamasını yaptı.

Televizyon Gazetesi