15 Temmuz 2016 işgal girişiminden bu yana kılcal damarlara sirayet etmiş virüslerin temizliği devam ediyor.

Başta asker, emniyet ve yargı başta olmak üzere birçok alandaki temizliği basın ve sosyal medyadan takip etmek mümkün.

Bu örgütün silahlı güç ve yargıdan sonraki en büyük yapılanması maliye, vergi denetimi, vergi yargısı ve büyük özel-kamu kuruluşları  olmuş.

Bunun yakın tanıklarından biri olmama rağmen ya bu konuda henüz detaya girilemedi ya da basına tam yansımadı.

Ben bundan endişe ederken birkaç kez başka kurumlarla ilgili aynı tür endişeleri taşıyan AK PARTİ İstanbul milletvekili METİN KÜLÜNK'ün en son demeci çok ilgi çekici idi.

SN. KÜLÜNK “TEŞKİLAT (SİYASET), BELEDİYELER VE YÖK’TE FETÖ İLE MÜCADELEDE ZAAF VAR” diyor.

Elinde binlerce sayfa rapor olduğunu söyleyen milletvekiline hak vermemek elde değil.

Başta da söylediğimiz gibi her alana sızan bu örgütün, başta siyaset olmak üzere belediyeler ve üniversitelere sızmaması mümkün mü?

Ülkeyi ele geçirme iddiası olan bu örgütün hele hele SİYASETE uzak kalması akıl alır gibi değil.

Ne hikmettir ki, bu konuda elle tutulur bir gelişme olmuş değil.

Siyasettin göbeğinde olan BELEDİYELERİ de işin içine kattığımızda bir arpa boyu yol alınmadığı kolayca görülüyor.

NİÇİN, NEDEN?

İktidar partisinden başlanarak öncelikle TBMM'de gurubu bulunan partiler kendi evlerinin içini temizlemeli.

Daha sonra bütün SİYASET KURUMU bu virüsten arındırılmalı.

Bu virüsün diğer kurumlardan kesin kazınması da buna bağlı.

METİN KÜLÜNK'ü izlemeye devam etmeliyiz.

Ben bir taraftan izlemeye devam ederken; diğer taraftan VERGİ DENETİMİ ile birlikte MALİYE kurumunu da izlemeye devam ediyorum.

Aynı zamanda; en yetkili ağızların ÇUVALLA PARA GÖTÜRÜLMÜŞ dediği ülkenin en büyük sanayi kuruluşlardan olan PETKİM'E bakıyorum.

7 yıl önce; kuruluşun en tepesindekilerine; BU GÜNLERİ   OLAY VE İSİMLERİ ile anlatmaya çalıştığımda; susmuşlardı.

Susmakla kalmayıp benimde susmamı istemişlerdi.

Şimdi de olanlarda hiç günahları yokmuş gibi SEYREDİYORLAR.

YA DA...