Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Tıp Fakültesi Hastanesinin yurt dışına sağlık hizmeti sunmak için temaslarda bulunduğu bildirildi.

DEÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Füzün, AA muhabirine yaptığı açıklamada, göreve geldiği 2.5 yıldan bu yana üniversitenin fiziki yapısında ciddi değişiklik yaptıklarını belirterek, İzmir'in 3. çocuk hastanesinin yapımına başladıklarını, 150 yataklı hastanenin bir kaç ay içinde tamamlanacağını söyledi.

DEÜ Tıp Fakültesi Hastanesi'nin hem kendileri hem de bölge için büyük önem taşıdığını vurgulayan Prof. Dr. Füzün, 2010 yılında buradaki yatak sayısını artırdıklarını, yoğun bakım ünitelerindeki yatak sayılarının ise 100'e ulaştığını bildirerek, hastanenin bazı birimlerinde de iyileştirmeler yapıldığını kaydetti.

Şu anda yapımı süren Ar-Ge merkezinin tamamlandığında hem üniversitenin, hem de Türkiye'nin göz bebeği olacağını vurgulayaN Rektör Füzün, buranın 21 bin metrekare kapalı alana sahip olduğunu ve 22-23 ekibin aynı anda bilimsel araştırma yapabileceğini dile getirerek, ''Buranın yapımıyla ilgili Devlet Planlama Teşkilatı'ndan (DPT), hükümetten destek aldık. Hükümete, DPT'ye buradan teşekkürlerimi sunuyorum. Ümit ediyorum ki 2012'nin başlarında veya ilk yarısında burayı tamamlayıp dünyanın hizmetine sunacağız. Sadece Türk bilim adamlarının değil, dünyadan başka bilim adamları da gelip burada araştırma yapacaklar'' diye konuştu.

-YURT DIŞINA SAĞLIK HİZMETİ SUNULACAK-

DEÜ Tıp Fakültesi başta olmak üzere diğer branşlardaki öğretim üyelerinin çok kaliteli olduğunu, dünya çapında yayını olan birçok bilim adamına ev sahipliği yaptıklarının altını çizen Prof. Dr. Füzün, şöyle konuştu:

''Dış ülkelerle hasta bağlantısı kurmaya başladık. İsveç-Norveç gibi İskandinav ülkeleriyle çok yoğun bir görüşmemiz var. Görüşmeler devam ediyor. Sadece orayla değil, gerekirse Ortadoğu ülkeleriyle anlaşma yapmak istiyoruz. Hastanemizden 100-150 yatağı ayırmak suretiyle dış ülkelere sağlık hizmeti satacağız. Türkiye'de sağlık hizmeti ucuz dışarıda pahalı. Biz makul ücretle sağlık hizmetini satarsak hem ülkemiz kazanır hem de dünyaya sesimizi duyurmuş oluruz. Branş sınırlaması olmayacak ama kalp hastalıkları, kanser, fizik tedavi gibi branşlar öncelikli olacak diye düşünüyorum.''