Sabah yataktan kalkmak istemiyor ve kendinizi güçsüz hissediyorsanız beslenmenizi gözden geçirin diyor uzmanlar. Mutlaka bir fincan kahve içmeliyim yoksa kendime gelemiyorum, diyenler vardır ya. Bir de, çay içmeyince başım ağrıyor diyenler. Aslında çay ve kahve değilmiş mesele. Asıl önemli olan neyi, nasıl ve ne sıklıkla yediğimizmiş. Geçenlerde Prof. Dr. Osman Müftüoğlu ile bir zeytinyağı seminerinde karşılaştık. Kendisi konuşmacı olarak oradaydı. Sohbetimiz sırasında “Günümüzde gençler daha mı yorgun” diye bir soru sordum. Cevabı hepimiz biliyoruz aslında ama nedeni de önemliydi: Beslenme ve hareketsizlik.

İşte Müftüoğlu’nun yorgun olmamak için verdiği öneriler:

*Öğün sayısını artırın. Küçük porsiyonlar halinde günde 5 öğün yiyebilirsiniz. Sık sık ve az yemek insanı daha enerjik yapacaktır. Şişkinlik hissetmeden günü daha az yorgun geçirirsiniz.

*Düzenli sıvı almak çok önemli. Yorgunluk çoğu kez susuzluğun ve sıvı eksikliğinin bir belirtisidir. Günde en az 10 bardak su içerek enerjimizi düzene sokabiliriz.

*Hamur işlerini daha az yemek, yorgunluğa iyi gelir. Ama çok spor yapıyorsanız ya da spor yapan çocuklarınız varsa karbonhidratlar enerji alması için önemli. Yani makarna yemesi gerekiyor.

*Daha sık meyve yiyin. Özellikle de lifli ve posamiktarı yüksek olanları gün boyu belli aralıklarla almak gerekiyor. Bu meyvelerin başında elma, şeftali, siyah erik ve kiraz geliyor. Kimi insan çok atıştırır.

Bu aslında sık yemek için doğru bir yöntem ama alışkanlıklarımızı değiştirip zararlıların yerine yararlıları koyabilirsek kilo bile verebileceğimizi söyledi Müftüoğlu. Taze sebze çubukları kabak, salatalık, yeşil ya da kırmızı biber gibi sebzeleri yanınızdan ayırmayın. Yeşil yapraklı sebzeler, daha az yağ, kereviz, domates, salatalık gibi düşük karbonhidratlı yiyecekler yemeliyiz. Benim gibi bademi, cevizi çekirdeği çok seviyorsanız şanslısınız demektir. Çünkü bunlar zararlı olmayan atıştırmalıklarmış. Ama bir avuç! Neyse ki ellerim çok büyük...

Mayonez sevenler için de, balzamik sirke ya da limon suyu ve sirke öneriliyor. Şimdiden yorgunluğum geçti sanki. Güzel ve sağlıklı bir vücudu, zinde ve enerjik olmayı kim istemez ki... Gelsin artık bahar, nerede kaldı, güneşin sıcaklığını özledik doğrusu. Bence güneşli günleri görünce yorgunluk falan kalmaz bizde. Haydi benden bu kadar, içiniz enerjiyle dolsun. Afiyet, bal, şeker olsun...