Türkiye Yeşilay Cemiyeti Genel Başkanı Muharrem Balcı, tütün kullanımı ile mücadelede yeni bir gelişme ve sevindirici haberin TBMM'den geldiğini belirterek, geçen günlerde yasalaşan ''torba teklif'' kapsamında nargilenin de artık tütün ürünleri kapsamına alındığını ve Tütün Kontrolü Çerçeve Sözleşmesi'nde eksikliklerin de bu yasa ile giderildiğini bildirdi.

Balcı, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye'de en büyük sağlık sorunlarından olan ve en kolay bağımlılık yapan maddelerden tütün kullanımının, Yeşilay'ın mücadele ettiği alanların başında geldiğini vurgulayarak, Tütün Kontrolü Çerçeve Sözleşmesi'nin imzalanması ile bu mücadelenin uluslararası alandaki diğer kurumlarla da işbirliği içinde yürütüldüğünü, hatta Türkiye'nin bu sözleşmenin de katkılarıyla tütün kullanımı ile mücadeledeki başarısının dünyada kabul edildiğini kaydetti.

Tütün kullanımı ile mücadelede yeni bir gelişme ve sevindirici haberin TBMM'den geldiğine dikkati çeken Muharrem Balcı, açıklamasında şu görüşlere yer verdi:

''Geçtiğimiz günlerde yasalaşan 'torba teklif' kapsamında nargile de artık tütün ürünleri kapsamına alınırken, Tütün Kontrolü Çerçeve Sözleşmesi'nde eksiklikler de bu yasa ile giderildi.

Bu eksikliklerin başında tütün ürünü veya tütün kullanımını doğrudan teşvike yönelik olan marka esnetme ve marka paylaşımı iken, yapılan kanun değişikliği ile bunun önünde geçilmeye çalışılmıştır. Yeni düzenlemeye göre artık, tütün ürünleri üretici, ithalatçı ve dağıtıcı firmaları ile tütün ürünlerinin isim, marka, amblem, logo veya bunları doğrudan çağrıştıran diğer isim ve alametler, tütün ürünleri harici mal ve hizmet sektörlerindeki firma veya ürünlerle ilişkilendirilemeyecek. Ayrıca, tütün ürünüyle diğer ürün veya hizmetin birbiriyle ilişkili olduğu izlenimi verecek biçimde kullanılamayacak. Tütün ürünleri harici mal ve hizmet sektörlerindeki firmalar ve ürünlerin de isim, marka, amblem, logo veya bunları doğrudan çağrıştıran diğer isim ve alametler de, tütün ürünleriyle veya firmalarıyla ilişkilendirilemeyecek ve ürün veya hizmetin tütün ürünüyle ilişkili olduğu izlenimi verecek biçimde kullanılamayacak, hiçbir ürünün üzerinde tütün ürünlerini çağrıştıran herhangi bir işaret ve renk bulunamayacak. Böylelikle Türkiye, Dünya Sağlık Örgütü'nün kararlarını uygulayan en iyi ülke olma başarısını yakaladı.

Bu olumlu gelişmeler, tütün kullanımı ile mücadelede bizleri bir adım daha öteye taşısa da hala bu mücadelenin başarıya ulaştığı söylenemez. Zira; tütün ve dumanında bulunan maddelerin insan sağlığı üzerine yaptığı olumsuz etkileri nedeniyle her yıl milyonlarca insan, tütün kullanımından doğan hastalıklar nedeniyle hayatını kaybediyor. Milyonlarca liralık harcamalar hem bu hastalıkların tedavisi için yapılan sağlık harcamalarına hem de bu zararlı maddelerin kullanımı için heba ediliyor. Sağlık sorunlarının yanı sıra maalesef tütün/sigara kullanım yaşı özellikle ülkemizde gitgide daha da düşüyor. İlkokul çağındaki çocuklarımız sigara bağımlılığının pençesine düşerken hem sağlıklarını hem özgürlüklerini hem de geleceklerini kaybediyorlar.''