Kılıçdaroğlu, madende acı bir tablonun bulunduğunu, çok sayıda işçinin asgari ücretle çalıştığını ifade etti. Uyar Madencilik tarafından işletilen, asansörü bulunmayan ocağa madenci kıyafetleri ve baretini giyerek, yaya olarak inen Kılıçdaroğlu, 550 metre aşağıda kömürün çıkarıldığı bölüme kadar indi.

Burada işçilerle sohbet eden Kılıçdaroğlu, madendeki çalışma şartları ve üretim koşulları hakkında ayrıntılı bilgi aldı. Kılıçdaroğlu daha sonra mola yerine geçerek kuru pasta, börek ve baklavadan oluşan sofrada, işçilerle birlikte yeni yıla girdi.

Burada AA'ya açıklamalarda bulunan Kılıçdaroğlu, daha önce maden ziyaretinde bulunduğunu, ancak ilk kez yer altına indiğini belirterek, madencilerin çalışma koşullarının gerçekten son derece zor olduğunu ifade etti.

Madende çalışmanın ne demek olduğunu anlamak için madene inmek gerektiğini, bunun anlatmakla anlaşılamayacağını ifade eden Kılıçdaroğlu, madende maske takılmasına rağmen ter yoluyla toza maruz kalındığını söyledi.

Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: "Burada verilen mücadele alın teri ve para kazanmanın ne kadar zor olduğunu gösteriyor. Burada acı bir tablo daha var. Yaklaşık 10 bine yakın işçi asgari ücretle çalışıyor ve uzun süredir de böyle. Az önce bir kadın, eşinin asgari ücretle çalıştığını ve uzun süredir bu çalışmasını sürdürdüğünü, aldıkları ücretin yetmediğini ifade etti. Kamuda böyle bir şey yok. Grevli toplu sözleşmeli hakları var. Keşke mümkün olsa tüm işçiler sendikalı olabilseler. Çalışma koşulları zor ama risk daha da azaltılabilir. Yeni donanımların geldiğini, o donanımlarla beraber yeraltında çalışmanın daha güvenli bir hale geleceğini söylediler."

Kılıçdaroğlu, saat 00.30'da çıktığı madenin girişinde gazetecilerin sorularını yanıtladı.

"Yeraltında çalışanların Allah yardımcısı olsun" diyen Kılıçdaroğlu, madencilerin emeğinin hakkını tam alamadığını, işçilerin ellerine geçenin yetersiz olduğunu söyledi.

Yerin altında işçilerle sohbet ettiğini, aldıkları ücreti, evli olup olmadıklarını, çocuklarının derslerinin nasıl olduğunu sorduğunu, onlara baklava ve börek ikram ettiğini, onların da kendisine kuru pasta ikram ettiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, madene inerken zorlanmadığını, ancak çıkarken mola vermek durumunda kaldıklarını ifade etti.

Madenciler için daha iyi koşulların sağlanmasının gerekli olduğunu gördüğünü ifade eden Kılıçdaroğlu, eşinin kendisiyle birlikte madene inmediğinin hatırlatılması üzerine, şunları söyledi: "Yasalara göre bayanların yeraltında çalışmaları yasak. Ama gezmeleri yasak mı bilmiyorum" dedi. Madende Kılıçdaroğlu'na Genel Başkan Yardımcısı İzzet Çetin, İstanbul milletvekili Çetin Soysal, İzmir İl Başkanı Rıfat Nalbantoğlu da eşlik etti. Kılıçdaroğlu daha sonra konaklamak üzere E.L.İ Azot Dinlenme Tesisleri'ne geçti.

"Soma'dan 81 ile selam"
Madene inmeden önce Kılıçdaroğlu, CHP İlçe Lokali önünde halka seslendi. Çok sayıda vatandaşın toplandığı meydanda izdiham yaşandı.
Lokal önüne yerleştirilen masanın üzerine zorlukla ulaşabilen Kılıçdaroğlu, masanın üzerine çıkarak yaptığı kısa konuşmada, halkın zor anlar yaşayan basın mensuplarına yardımcı olmasını istedi. Kılıçdaroğlu, emeğin harman olduğu yere geldiklerini "maden işçilerinin alın terini koklamak üzere Soma'ya geldiklerini" söyledi. Soma'ya tekrar geleceğini, halkla daha uzun süre vakit geçireceğini dile getiren Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: "Hepinizin yeni yılı kutlu olsun. Soma'dan bütün Türkiye'ye selam gönderelim; Soma'dan Trabzon'a, Rize'ye, Diyarbakır'a, Çorum'a, Çankırı'ya, Muğla'ya, Tekirdağ'a, Zonguldak'a, İstanbul'a, 81 ile selam olsun, 81 ili kucaklıyoruz. Emeğe, alın terine her zaman her yerde saygı duyuyoruz. Siyasette yola çıkarken bir söz verdim 'halk için çalışacağım' dedim, 'halka yalan söylemeyeceğim' dedim, 'halkın sorunların çözmeye talip oluyorum' dedim. Sizlerin bayrağını taşıyacağım, sizler güçlü oldukça Türkiye güçlü olacaktır, sizin desteğinizle. Umudum sizsiniz, gücüm sizsiniz, destek verin, yetki verin Türkiye'yi aydınlığa çıkaralım."

Kılıçdaroğlu daha sonra madeni işçisi aileler için 216 Evler Lokali'ne geçti. Burada işçi ailelerinin yeni yılını kutlayan Kılıçdaroğlu, yaptığı konuşmada, Soma'nın alın terinin, emeğin, bazen kederin, bazen sevincin bulunduğu bir yer olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

"Madenciler burada çalışıyor, alın teri döküyorlar. Evlerine helal ekmek götürüyorlar. Ankara'dan geldim, sizin için geldim, sizin emeğinize saygı duyduğum için geldim. Biliyorum biraz izdiham oldu ama bu benim elimde değil. Her yerde her zaman her ortamda yüreğim maden işçileriyle beraber olacak. 2011 yılı emeğin, alın terinin yılı olsun. 2011 yılında hiçbir çocuk yatağa aç girmesin. 2011 yılında hiç kimse işsiz kalmasın, en kötü günümüz böyle neşe içinde olsun. Beraber kardeşçe, dostça, huzur içinde bir Türkiye yaratalım."