Süleymaniye Yazma Eseler Kütüphanesi Müdürü Emir Eş, yeni kurulan Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı'nda yapılan çalışmalar sayesinde Türkiye'deki tüm yazma eserlerin dünya bilim çevrelerinde ses getireceğini belirterek, ''2 bin yazma eserden oluşan 'Süleymaniye Koleksiyonu'nun 3 ciltlik Arapça kataloğunu çıkarttık. 140 kütüphanenin birleşiminden oluşan kütüphanemizin kataloğu 500 ciltten oluşacak ve en erken 20 yılda bitirilecek'' dedi.

AA muhabirinin sorularını cevaplayan Eş, Süleymaniye Yazma Eserler Kütüphanesi'nin bugüne kadar müdürlük olarak görev yaptığı için kütüphane kaynaklarını nitelik ve nicelik olarak ilim dünyasına sunacak yeterli personel sayısından mahrum olarak çalıştığını söyledi.

Süleymaniye Yazma Eserler Kütüphanesi'ni 2009 yılında ziyaret eden Başbakanlık Müsteşarı Efkan Ala'ya konuya ilişkin sıkıntılarını aktardıklarını ifade eden Eş, Ala'nın kendilerini dikkatle dinlediğini ve sorunların düzelmesi için kütüphane statüsünün değiştirilmesi tespitinde bulunduğunu kaydetti.

Müsteşar Ala'nın ricasıyla yasa tasarısı teklifi hazırladıklarını belirten Eş, ''Kendilerine gönderdik. Kanunlar Kararnameler Genel Müdürlüğü'nün önerileriyle teklifi daha da geliştirdik. Tasarımız personel, maliye ve hukuk yönünden gözden geçirilerek yasa tasarısına dönüştürüldü'' dedi.

Eş, Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı'nın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ve Başbakanlık Müsteşarı Efkan Ala'nın yakın takibi ve bütün partilerin meclisteki mutabakatıyla kurulduğunu anlattı.

Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı sayesinde ülkedeki bütün yazma eserlerin aynı hizmeti alabileceği bir üst yapının oluşturulduğunu vurgulayan Eş, ''Yazma eser kütüphanelerinde istihdam edilecek personel, Kamu Personel Seçme Sınavı'ndan sonra özel sınavlarla seçilecek. Ayrıca yetişmiş elemanımızın özel sektör tarafından kapışılmasını önlemek için ekonomik şartları iyileştirilecek'' diye konuştu.

Eş, başkanlığın istihdam edeceği teknik ve uzman personel sayesinde yapılacak çalışmalarla, ülkedeki bütün yazma eserleri dünyadaki bilim çevrelerine duyurmanın söz konusu olabileceğinin vurguladı.

-ESERLERİ DÜNYAYA TANITMAK İÇİN 15 AYRI DALDA UZMANLIK BİRİMİ OLUŞTURULACAK-

Bunun için altyapı çalışmalarını gerçekleştirdiklerini ifade eden Eş, dini, edebi, nazari, uygulamalı, tarih, coğrafya, felsefe, astronomi, matematik, edebiyat, eczacılık ve tıp gibi 15 ayrı dalda uzmanlık birimleri oluşturacaklarını, sahip olunan kültürel ve tarihi zenginliği dünya bilim çevrelerine duyurmanın ancak bu şekilde mümkün olacağını ifade etti.

Süleymaniye Yazma Eserler Kütüphanesi'nde bulunan eserlerin yüzde 72'sinin Arapça, yüzde 23'ünün Osmanlı Türkçesi ve yüzde 5'inin de Farsça olduğunu belirten Eş, şöyle konuştu:

''Fakat biz eserlerimizi dünya bilim çevrelerine sunacak altyapıyı bugüne kadar oluşturamadığımız için Süleymaniye hak ettiği ilgiyi görmemiş. Biz sadece, 'Neden dünyadaki ve Türkiye'deki bilim adamları bizim eserlerimizle ilgilenmiyorlar' diye yakınmakla kalmışız. Süleymaniye Kütüphanesi, 140 kütüphanenin birleşmesinden meydana gelmiştir. Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı, Süleymaniye'de yer alan 2 bin kadar yazma eserin Arapça kataloğunu çıkarttı. Bu Arapça katalog 3 ciltten oluşuyor. 140 kütüphanenin tümünün kataloğu çıktığı zaman 500 ciltten oluşan ayrı bir koleksiyon oluşacak.''

Eş, bunun uzun zaman isteyen bir çalışma olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti:

''Dolayısıyla Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı, hazırladığımız bu katalogdan ve şu anda Arapça olarak hazırlanmakta olan Ayasofya Kütüphanesi Kataloğu?ndan sonra, diğer katalogların hazırlanması işlemini hızlandıracak ve ivme kazandıracaktır. 500 ciltlik katalog çalışmasının bugünkü imkanlarla en iyi ihtimalle 20-30 yılda bitmesi beklenirken başkanlığın bunu çok daha kısa sürede gerçekleştirebileceği yönünde beklentilerimiz ve ümitlerimiz var.''

Kendilerinin kapalı sistem kütüphanecilik yaptıklarına değinen Eş, bu sistemde kitaba ulaşmanın katalogdan geçtiğini belirterek, ''Bizde yazma eser deyince bunların sadece din kitabı olduğu gibi bir ön yargı var. Halbuki matematik, astronomi, hukuk, din, tarih, coğrafya, edebiyat, eczacılık gibi sayısız konuda kitap var. Bu kitaplardan dünya bilim çevrelerine tanıtılmış olanlar, yeterince tanıtılamamış olanlar ve bir de dünya bilim çevresinin daha hiç duymadığı kitaplar var. Katalog çalışmalarının devam etmesi ve tamamlanması halinde dünya bilim çevresine bugüne kadar bildiklerinin haricinde bir o kadar daha yeni eserler kazandırılacak.''

-SÜLEYMANİYE'YE BAĞLI 5 AYRI KÜTÜPHANE VAR-

Başında bulunduğu kurumun dünyanın en iyi yazma eser kütüphanesi olduğunu belirten Eş, ''İskenderiye gibi diğer yazma eserler kütüphanelerinde biraz çalakalem yazılmış, öğrenci not defterleri gibi eserler bulunurken, Süleymaniye'de çok iyi korunmuş cami, padişah, sadrazam, valide sultan, şeyhülislam, ulema ve saray koleksiyonları var. Bu nedenle Süleymaniye, dünyanın en iyi yazma eser kütüphanesidir'' dedi.

Eş, 47. Kütüphaneler Haftası nedeniyle pek çok program gerçekleştirdiklerini, bunlardan en önemlisinin Süleymaniye Yazma Eserler Kütüphanesi'nde Evliya Çelebi'nin 400. doğum yıl dönümü dolayısıyla açılan sergi olduğunu söyledi.

Süleymaniye Yazma Eser Kütüphanesi'ne bağlı olarak faaliyet gösteren 5 yazma eser kütüphanesinin son durumları hakkında bilgi veren Eş, Laleli'deki Ragıp Paşa Kütüphanesi restorasyonunun Mayıs ayında bitirileceğini kaydetti.

Eş, 1999 yılındaki Marmara depreminde hasar gören Ragıp Paşa Kütüphanesi restorasyonunun 2000'li yılların başında temel güçlendirmesi yapıldıktan sonra ödenek sıkıntısı nedeniyle yarım kaldığını belirterek, ''Restorasyona geçen sene yeniden başlandı. Mayıs ayında teslimi planlanan kütüphane, yaz aylarında yeniden açılmış olacak'' dedi.

Atıf Efendi Kütüphanesi restorasyonunun İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nden bütçe ayarlanması halinde başlayacağını ifade eden Eş, Nuruosmaniye ve Köprülü kütüphaneleri proje çalışmalarının devam ettiğini ve restorasyonlarının birkaç ay içerisinde İstanbul İl Özel İdaresi tarafından başlatılacağını anlattı.

Süleymaniye Doğumevi adıyla bilinen ve Osmanlı döneminde Tıp Medresesi olarak kullanılan binadaki restorasyon çalışmalarının sürdüğünü anlatan Eş, bu binanın teknik servislerin kullanılacağı bir alan haline getirileceğini ifade etti.

Eş, Darüşşifa olarak bilinen büyük binadaki restorasyonun da Mayıs ayında bitirileceğini belirterek, ''Eskiden hastane olarak kullanılan binayı 'Kitap Sanatları Enstitüsü' olarak kuracağız. Binada sergi salonlarımız ve uzmanlık birimlerimiz de yer alacak. Bu mekan önümüzdeki aylarda çok hareketli bir döneme geçecek'' şeklinde konuştu.

-''SÜLEYMANİYE'NİN ZİYARETÇİ SAYISI ÖNCEKİ YILLARA GÖRE 4'TE 1 ORANINDA DÜŞTÜ''-

Süleymaniye Yazma Eserler Kütüphanesi'ne gelen ziyaretçi sayısının 15-20 yıl öncesine göre 4'te 1 oranında düştüğünü belirten Eş, şöyle konuştu:

''20 yıl önce 15 bin kişi ziyaretçimiz varken bugün bizzat gelerek müracaat edenlerin sayısı 3 bin 4 bindir ama bu bir düşüş değildir. Çünkü o zaman araştırmacılar bizzat gelerek kitaptan yararlanma imkanı buluyorlardı. Şimdiyse dünyanın ve Türkiye?nin her yerinden insanlar yazışmak suretiyle bizden kitapların CD'lerini talep edebiliyor. Şu anda kütüphanemizin kaynaklarından yararlanan okuyucu sayısı 30 bini geçer. Şu an için oldukça iyi bir durumdayız.''

-''SÜLEYMANİYE DÜNYANIN EN İYİ YAZMA ESER KÜTÜPHANESİDİR''

Süleymaniye Yazma Eserler Kütüphanesi'nde yer alan en eski eserin 1376 yaşında olduğunu kaydeden Eş, ''Bu eser, Arap şiiriyle ilgili. Ayrıca 1000 yaşını aşkın 400 civarında eser vardır. Bütün kitaplarımızın genel yaş ortalamasını 500 yıl olarak ifade edebiliriz. 600, 800, 1000 yıllık on binlerce eserimiz vardır, en yeni eser de 150 yıllık'' şeklinde konuştu.

Eş, kütüphanede yer alan ve dünya bilim çevreleri tarafından kabul görmüş en meşhur eseleri de şöyle sıraladı:

''1000 yıl önce yaşamış İbn-i Heysem'in optikle ilgili kitabı, Evliya Çelebi'nin Seyahatnamesi, Katip Çelebi, İbn-i Sina, Piri Reis, İbn-i Baytar, Fuzuli ve Mevlana'nın eserleri bizim elimizde. Din bilimlerinde ve gramer bilimlerinde usul çalışmalarıyla ilgili çok eski noktasız ve harekesiz döneme ait yazılan yüzlerce eser yine bizde.''

-''İNGİLİZLER OPTİKLE İLGİLİ ÇALIŞMA YAPMAK İÇİN BURAYA GELMEK ZORUNDADIR''

Süleymaniye Yazma Eserler Kütüphanesi'nin dünya ilim çevrelerinin ilgisini çekecek çok sayıda esere sahip olduğunu vurgulayan Eş, şöyle devam etti:

''Japonlar muhasebe tarihini yazmak, İngilizler optikle ilgili çalışma yapmak için buraya gelmek zorundadır. Tekil ve bileşik ilaçların nasıl yapıldığıyla ilgili tıp dünyasının da burada çok ciddi araştırmaları var. Bu araştırmalara kolaylık sağlamak amacıyla 4 yıldan beri kütüphanemizi bayram ve resmi tatil günlerinde de olmak üzere haftanın 7 günü gece yarısına kadar açık tutuyoruz. Araştırmacılarımız bu saatlerde gelip araştırmalarını yapabiliyorlar.
Süleymaniye dünyanın en iyi yazma eser kütüphanesidir. Ayrıca burayı diğer kütüphanelerden ayıran çok önemli bir nokta var. Diğer kütüphanelerde medrese kitapları vardır. Bunu hafife almıyorum, önemli ama biraz çalakalem yazılmış, öğrenci not defterleri gibi düşünün. Buradaysa çok iyi korunmuş cami, padişah, sadrazam, valide sultan, şeyhülislam, ulema ve saray koleksiyonları var. Yani İskenderiye'de de çok sayıda kitap var ama daha çok medrese türünden kitaplar. Mısırlı birçok bilim adamı da asıl kaynaklara ulaşabilmek için buraya geliyor.''