Üçüncü yargı paketi 1.5 yıl sonra tahliye olacak olan Haluk Kırcı'ya yaradı. Meclis komisyonunda kabul edilen 3. yargı paketi, bu mahkûmların suçları için ayrı ayrı yatmasını ortadan kaldıracak ve tahliye getirecek.

Bahçelievler'de 7 TİP'yi telle boğarak öldürmek suçundan mahkum olmuştu. Habertürk gazetesinin manşetina taşıdığı habere göre, paketin yasalaşması halinde 12 Eylül öncesinde gerçekleşen Bahçelievler katliamın dan 7'şer kez idam cezası alanlar başta olmak üzere; "örgüt" suçu olmadığı için "tek" ceza alamayan, bu nedenle de aflardan yararlanamayan ülkücüler serbest kalacak. 

Komisyonda kabul edilen önergeye göre; 12 Eylül 1980'den önce işlenen suçlarda hangi kanunun lehe uygulanacağı, yeni TCK'daki hükümlere göre belirlenecek. Böylece, ayrı ayrı verilen cezalar teke indirilerek erken tahliyeler gündeme gelecek. 
Daha önce defalarca "yanlışlıkla" tahliye edilip yeniden cezaevine giren ve 1.5 yıl daha cezaevinde kalması gereken Kırcı da yasa yürürlüğe girdiğinde tahliye edilecek. Kendisi de 12 Eylül döneminde yurtdışına kaçan MHP Milletvekili Ali Uzumrmak, düzenlemenin "eski ülkücülere af' olarak yorumlanmasına tepki gösterdi, "O zaman örgüt suçu görülmediği için cezalar tek tek verildi. Büyük haksızlık oldu. Soldan mahkûm olanlar 10 yıl yatıp çıktı. Bizimkiler hâlâ içeride. Burada büyük bir haksızlık gideriliyor" dedi.

ŞİMDİ ALLAH'A VERECEĞİM HESAP VAR

Bir süre önce yanlışlıkla tahliye edildikten sonra Sabah gazetesine konuşan Kırcı, "Evet 7 TİP'yi ben öldürdüm" demiş ve şunlaır söylemişti:

"Ben yaşadıklarımın hesabını adalete verdim. Hatta fazlasıyla verdim. Bahçelievler olayı olduğunda 20 yaşındaydım. Şimdi 52 yaşındayım. Ben 20 yaşındayken Türkiye bir kardeş kavgasının içindeydi. Soğuk savaş operasyonları can alıyordu. Bugün o tecrübeleri yaşamış, o keşkelerin peşine düşmüş biri olarak söylüyorum. Bir insanın hayatından daha değerli bir şey olamaz. Ben "Bir insanı öldüren bütün insanlığı öldürmüş demektir" diyen bir dine inanıyorum. Adalete hesap verdim. Asıl şimdi Cenab-ı Allah'a vereceğim bir hesap var. Şiddetle, vurarak, kırarak bir şeyleri çözmek mümkün değil. Şiddet şiddeti doğuruyor. Şiddet sadece dışarıdan bu ülkeyi seyredenlerin işine geliyor."