CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Mustazaf-Der'in Hizbullah ile bağlantısına ilişkin yargı kararı ile ilgili olarak, ''O yargı kararını Başbakan'ın okumasını isterim'' dedi.

Çeşitli temas ve incelemeleri kapsamında Ordu ve ilçelerine gitmek için Samsun Çarşamba Havaalanına özel uçakla gelen Kılıçdaroğlu, basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Kılıçdaroğlu, ''AK Parti temsilcilerinin ziyaret ettiği Mustazaf-Der'in Hizbullah'la bağlantısına ilişkin yargı kararını nasıl değerlendiriyorsunuz?'' sorusuna, ''O yargı kararını sayın Başbakan'ın okumasını isterim. Sonra da milletvekillerini çağırıp, Hizbullah'la nasıl ve hangi gerekçeyle iş birliği yaptıklarını sormasını isterim. Bu kadar açık'' dedi.

Kılıçdaroğlu, ''Ses kayıtlarını ne yapacaksınız'' sorusu üzerine de, ''Sayın Başbakan'a göndereceğim'' diye konuştu.

Ardından partililerle selamlaşan Kılıçdaroğlu, parti otobüsüyle Ordu'ya hareket etti.
Bu arada, CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Sinop Milletvekili Engin Altay, havaalanında bekleyen partililere, ''Genel başkan karşılıyoruz. Bir düzen, nizam içine girmemiz gerekiyor. Genel başkan karşılaması böyle olmaz'' deyince Samsun'un Terme ilçesi Ambartepe Belediye Başkanı Alaattin Gök ile arasında bir diyalog yaşandı. Altay, Gök'e ''Senin zaten yerin yok burada'' demesi üzerine Gök de, ''yerimiz yoksa çıkarız'' diyerek birlikte geldiği çocuğuyla havaalanından ayrıldı.

''Başbakan'ı ciddiye alacak durumda değilim''

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ordu Tesk Otel'de Esnaf ve Sanatkarlar Odası üyeleriyle yaptığı toplantının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın CHP'li 10 milletvekilinin hazırladığı bildiriye ilişkin sözlerinin hatırlatılarak, değerlendirmesinin sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
''Bu bir Başbakan'a yakışan üslup mudur? Yakışır, yakışır, Recep Bey'e yakışan üsluptur. Peki ben Recep Bey'in düzeyine düşmeli miyim? Hayır, kendime yakıştırmıyorum. O konuşabilir, bağırarak çağırarak da konuşabilir, ağzından köpük de saçabilir, o beni ilgilendirmez. Ben Recep Bey gibi konuşmaya alışkın bir insan değilim, çünkü ben insanıma saygılıyım. Politikacı, saygı ölçüleri içerisinde konuşmak durumundadır. Onu başka arkadaşlarım yanıtlayacaklar.''

Kılıçdaroğlu, ''Bu direniş çağrısı net olarak anlaşılmamış olabilir mi, direnişten kastınız tam olarak neydi?'' sorusuna da ''Sayın Başbakan metin okumaz ki Sayın Başbakan camdan okur, bizim ne söylediğimizden de haberi yoktur. Onun amacı halkı kışkırtmak ama biz halkı kışkırtmayacağız. Biz halktan yana tavır alacağız'' karşılığını verdi.

Bir başka gazetecinin ''Başbakan Erdoğan'ın 'Yargı CHP'nin tahakkümünden kurtuluyor' dediğini'' ifade ederek, buna ilişkin görüşlerini sorması üzerine de Kılıçdaroğlu, ''Başbakan'ı ciddiye alacak durumda değilim'' dedi.

Esnafla birlikte olduğunu, onların sorunlarını dinlediğini aktaran Kılıçdaroğlu, sözlerini ''Başbakan kendi kendisine konuşur, bağırır çağırır, ağzından köpükler saçar, normaldir, Recep Bey için normaldir. Daha önce niye söyledim ben mutlaka bir doktora görünmesi gerektiğini, bunlar için söyledim'' diye tamamladı.