Arınç, “Gereğini yapmayanlar görevlerini ihmal etmiş olur” dedi.

Başbakanlık'ta bir grup gazeteciyle bir araya gelen Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Deniz Kuvvetleri içindeki cuntanın hazırladığı iddia edilen ve kamuoyuna 'Kafes Operasyonu' olarak yansıyan eylem planı ile ilgili sert açıklamalar yaptı.

Türkiye'de her anayasal kuruluşun şeffaf ve hesap verebilir olması, yanlış yapan insanların kurumlardan temizlenmesi gerektiğine dikkat çeken Arınç, “Bunu yapmayanlar görevlerini ihmal etmiş olur” dedi. Arınç şunları söyledi: “Türkiye artık şeffaf bir ülkedir. Hiçbir şey gizli kalmıyor, kalmayacak. Onun için kurumların buna kendisini alıştırması lazım. Yönetimleri şeffaf olmalı, hesap verebilir olmalı. Buna ulaşamayan hiçbir kurum yıpranmaktan kurtulamayacaktır. Yıpranmaktan kurtulmanın yolu çıkıp hesap verebilmektir. Üstünü örtmek, başka yerleri hedef göstermek veya topu taca atmak değil. Bu bizim hükümetimiz açısından ne kadar önemliyse, anayasal kurumlar ve diğer kurumlar açısından da o kadar önemlidir.”

MEDYA KAFES'İ DUYMADI

Arınç, medyanın bir bölümünün Kafes Operasyonu'nu görmezden gelmesini de eleştirdi: “Kafes'le ilgili olarak medyanın yarısının herhalde bu operasyon ve olaydan herhalde haberi olmadı. Güçlü medya gruplarının gazete televizyonlarında bir kelime bulmak mümkün değil.”

DTP'yi PKK ile bir tutmamak gerek

n İzmir'de DTP konvoyuna saldırı için Arınç, “DTP'ye PKK'lı yahut İmralı'yla bağlantılı siyasal örgüt gözüyle bakanlar olabilir ama bu yanlış. DTP parlamentoda siyaset yapan bir parti” dedi. DTP'lilerin çok hata yaptığını hatta hatalarının boyunu aştığını belirten Arınç, “Biz de zaman zaman dile getiriyoruz. Ama İzmir'de her yerde yaptıklarından farklı ne yaptılar onu tam tespit edemedim. Lider geliyorsa şehre mutlaka karşılanır” dedi. Liderlerin Türk-Kürt çatışmasını körüklememesi gerektiğine dikkat çeken Arınç, DTP'lilere saldıranların MHP'yi simgeleyen işareti yaptığına dikkat çekti.

Grip aşısı olmayı düşünüyor

Arınç, domuz gribi aşısı olabileceğini söyledi: “Henüz olmadım. Düşünüyorum da şu an ihtiyaç duymuyor gibiyim. Olmayacağım diye kesin bir kararım yok. Bu konuda doktorların dediğine daha çok bakarız. Her işin erbabına sormak lazım. Sağlık Bakanı bir şey söylüyorsa bu işin sorumlusu O'dur. O'nun sözüne itibar etmek kişisel olarak benim tercihimdir. Seyri endişe verici gibi ama inşallah önlenecektir Bunun için tüm gayretler katkılar yapılıyor.”/yeni şafak