Diyarbakır’dan bağımsız milletvekili seçildiği halde hakkında hüküm bulunduğu gerekçesiyle TBMM üyeliği düşürülen Hatip Dicle’nin hukuki durumu, Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) 1988’deki Fehmi Işıklar kararını anımsattı. YSK, Işıklar’ın milletvekilliğini yalnızca Meclis’in düşürebileceğini bildirmişti. 

Eski DİSK Genel Sekreteri Fehmi Işıklar, 29 Kasım 1987’de SHP’den Bursa milletvekili seçildi. Işıklar’ın YSK’dan mazbatasını alarak TBMM’ye kaydını yaptırmasından yaklaşık bir yıl sonra, 1979-1983 tarihleri arasındaki üç ayrı davadan kesinleşmiş iki yıl hapis cezasının bulunduğu ortaya çıktı. Bunun üzerine YSK, 3 ve 26 Aralık 1988’de bu durumu iki kez görüştü. 

YSK, Anayasa’nın 76. maddesi ile Seçim Kanunu’nun 11. maddesine göre 1 yıl ve daha fazla hüküm giymenin milletvekilliğine engel oluşturduğunu anımsattı ve seçimden sonra sınırlı da olsa adaylıklara itiraz edilebileceğini belirtti. Ancak tüm itiraz aşamaları ve sürelerinin geçildiği belirtilen kararda, “Bu aşamada, itirazı ya da ihbarı düzenleyen yasa hükmü yoktur” denildi. 

Kararda, “Kişinin aday olamayacağı ve seçilmemesi gerektiği sonradan anlaşıldığında yapılacak işlem nedir” sorusu ve yanıtı da yer aldı. YSK, milli egemenliğin TBMM’ye ait olduğunu, milletvekillerinin bütün Türk milletini temsil ettiklerini ve bu yüzden ‘dokunulmazlık’ kazandıklarını ifade etti. Anayasa’nın 83. maddesinde, ceza hükmünün yerine getirilmesi için vekillik sıfatının bitmesi gerektiği ifade edilen kararda, “Milletvekili sıfatını korumak için infazını önleyen, erteleyen anayasa, seçimden önce infaz edilmiş bir hükümlülüğün milletvekili sıfatının kaybedilmesine cevaz vermiş olamaz. Bir milletvekilinin TBMM üyeliğinin düşmesine yalnız TBMM’ce karar verilebileceğinden seçimden önce mevcut veya sonradan vaki mahkûmiyetine dayanılarak, üyelik sıfatının kalkması ile sonuçlanacak hiçbir uygulama yapılamaz” denildi. 

‘Vekilliği anayasa korur’ 
YSK’nın 1987’deki karar metninden: “Mahkûmiyetin infazına milletvekili sıfatı engel olduğuna göre seçimden önce infaz edilmiş mahkûmiyet de (bu) sıfatın sona ermesi ile sonuçlanacak tutanak iptaline yol açamaz. Milletvekili sıfatını korumak için infazını önleyen, erteleyen anayasa, seçimden önce infaz edilmiş bir hükümlülüğün vekil sıfatının kaybedilmesine cevaz vermiş olamaz.” (Radikal)