Kars'ta temaslarını sürdüren Bozdağ, Belediye Başkanı Nevzat Bozkuş'u ziyaret ederek, çalışmalar hakkında brifing aldı. Şehit Ebul Hasan Harakani Türbesi'ni ziyaret eden Bozdağ, Kafkas Üniversitesi (KAÜ) Rektörü Prof. Dr. Sami Özcan ile makamında bir araya geldi, eğitim faaliyetleri hakkında bilgi aldı.

Üniversite yerleşkesinde yaptırılacak caminin temel atma törenine de katılan Bozdağ, burada yaptığı konuşmada, Ak Parti Hükümeti'nin göreve geldiği yıllarda Türkiye'de toplam 72 vakıf ve devlet üniversitesinin bulunduğunu, her şehirde üniversite olmadığını söyledi.

Vakıf ve devlet üniversitelerinin belli şehirlerde kümelendiğini ifade eden Bozdağ, “Böyle olduğu zaman siz ülkeyi tam anlamıyla kalkındıramazsınız. Bilimin aydınlığını, ülkenin her tarafına yayamazsınız. İşin esası, bilimi her yere götürmek, bilimin kandillerini her yerde yakmak, bilimin aydınlığından her yerin insanının istifade etmesini sağlamak, doğru olandır. Ama maalesef yıllar yılı Ankara bu adımları bir türlü atmadı veya atamadı” diye konuştu.

Bozdağ, o dönemde profesör sayısının da az olduğunu dile getirerek, şunları kaydetti: “Anayasaya bakıyorsunuz, kaç profesör var? Sağdan, soldan sayısı belli. İşte a birimine bakıyorsunuz, kaç profesör var? Sağdan, soldan sayısı belli. Müthiş bir tekel oluşmuş. Rekabet ortamı da yok. O zaman 3-5 tane o alandaki uzman kişiye hem Türkiye'yi mahkum ediyorsunuz hem bilim dünyasını mecbur ve mahkum ediyorsunuz hem de üniversitelerimizi rekabetten ve yarıştan mahrum ediyorsunuz. Büyük bir tekel oluşmuştu. Şimdi bu tekeli kırdık. Dedik ki üniversiteler Türkiye'nin her yerinde olacak ve her yerinde, her alanda insanlarımız çalışacak, rekabet olacak. Bu rekabetten hem illerimiz kazanacak hem de Türkiyemiz kazanacak. Doğru bir adım attık, bütün illere üniversitelerimizi kurduk, vakıf üniversitelerinin sayısını da katladık.”

“Böyle bir mabet yapılıyor diye de bu eleştirilemez”

Türkiye genelindeki üniversite sayısını 166'ya çıkardıklarını, zaman içinde daha da artacağını ifade eden Bozdağ, vakıf üniversitelerinin sayısının da arttığını, onlarla beraber Türkiye'nin her yerinin bilim yuvalarıyla güçleneceğini ifade etti.Bozdağ, üniversitelerin kıt imkanlarla kurulduğunu, zamanla ihtiyaçlarını tamamlayıp kaliteyi, standardı artırdığını bildirerek, “Eğer, üniversiteleri açmazsanız bu noktadaki ihtiyaçları karşılama konusunda adım atma imkanınız da olmaz. Ben inanıyorum ki Türkiye'nin bütün üniversiteleri, artık kadrolarını ikmal ederek, fiziki imkanlarını ikmal ederek, ihtiyaçlarını gidererek, Türkiye içinde ve dışında her biri parmakla gösterilen saygın üniversitelerinden olacaktır. Çünkü bunun önü açılmıştır, önündeki bariyerler ortadan kaldırılmıştır” ifadelerini kullandı.
Üniversitelere cami yapılmasının önemli olduğuna değinen Bozdağ, şöyle devam etti:

“Üniversitelerimizin kampüslerinde camilerin bulunması, fakültelerin bulunması kadar ehemmiyetlidir. Birini öbürüne tercih etmek doğru bir yaklaşım değildir. Sayın rektörümüz bana 12 bin öğrencinin bulunduğunu söyledi. Bu yılki yeni kayıtlarla rakamın 16 bin civarına çıkacağını ifade etti. Bu kadar insanın bulunduğu bir yerde bir caminin, mabedin bulunmaması düşünülemez. Böyle bir mabet yapılıyor diye de bu eleştirilemez. Çünkü ihtiyaç varsa bu ihtiyaçları karşılamak üniversitelerin görevidir. Hem akademisyenlerin hem de öğrencilerin bu ihtiyaçlarını karşılamak, üniversitelerimizin birinci ve önemli vazifelerindendir. Camiler bizim ülkemizin her yerinde dinimizin en önemli sembollerinden bir tanesidir.”