İlk kafilede gelen Türkiye’nin en küçük hacısı 7 aylık Beril bebek hac sevincinin sembolü oldu. Yakınlarını karşılayan bir genç de hacılar için havalimanına kırmızı halı serdi. 
 
Ana kucağında hacı oldu
 
İslamiyet’in doğduğu kutsal topraklara yüz sürerek hac farizasını yerine getiren hacılar yurda dönmenin sevincini yaşıyor. Türkiye’den bu yıl mukaddes topraklara giden 100 bin’e yakın hacı arasında yediden yetmişe her yaştan vatandaşımız var. Bunlardan biri de ailesiyle hac ibadetinin her anını yaşayan 7 aylık Beril bebekti. Türkiye’nin en küçük hacısı olan Beril bebek babası Bülent Çolakoğlu’nun kucağında Cidde’den gelen Suudi Arabistan Hava Yolları uçağından indi. Beril bebek Neşeli tavırlarıyla bir anda Atatürk Havalimanı Dış Hatlar Geliş katında herkesin ilgi odağı oldu. Baba Bülent Çolakoğlu, “Bebeğimiz Allah nazardan saklasın. Kabe-i Muazzama’yı tavafta, Arafat’ta, Mina ve Müzdelife de kısacası hac ibadetlerimizin her safhasında annesinin kucağındaydı. Annesi yorulduğunda yavrumu ben taşıdım. Biraz zorlandık ama çok şükür biz de bebeğimizde sağlıklı sorunu yaşamadık. Şimdi sevdiklerimizle tekrar kavuşmanın sevincini yaşıyoruz. Allah’a şükürler olsun” dedi. 
 
KIRMIZI HALI SERDİLER 
 
Hacılar dönerken, sevinç yumağı gözyaşı seline karıştı. On binlerce hacıyı ağılayan Atatürk Havalimanı bir ilke sahne oldu. Akrabalarını karşılamaya gelen Kadir Karael yere kırmızı halı serdi. Karael’in akrabaları bu hoş sürpriz karşısında daha da duygulanarak sevinç gözyaşları döktü. Sevinç yumağı içinde yer alan hacılardan Rize Belediye Başkan Yardımcısı İrfan Kandil, “Organizasyon mükemmeldi. Mukaddes topraklardan ayrılmak hüzünlüydü ama memlekete dönmek çok güzel. Kırmızı halıyı seren yeğenlerime teşekkür ediyorum” diye konuştu. İrfan Kandil’in eşi Sevgi Kandil ise konuşurken gözyaşlarına boğuldu. Sevgi hanım “Allah bizi Müslüman yaratmış, her şeyden önce buna şükrediyoruz. Rabbim haccı da nasip etti. Ayrıca çok güzel bir vatanımız var. Ne kadar şükretsek azdır”  dedi. 
 
İki kafileyle dönen hacılar duygularını “Kutlu topraklardan mutlu dönüyoruz. Ama aklımız fikrimiz hala Kabe’de. Orada öylesine bir huzur var ki bu anlatmaya kelimeler yetmez, yaşamak lazım. Allah herkese nasip etsin” sözleriyle dile getirdiler.