Son iki yıldan bu yana gündemde olan İstanbul Ticaret Borsası (İTB) yeni bir soruşturma ile yüzyüze kaldı.

Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın İTB hakkında açtığı 'Borsa yönetim organlarının feshi' davası sürerken İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca “çete” suçlaması ile yeni bir soruşturmanın açıldığı ortaya çıktı.

İki borsa personelinin avukatları aracılığı ile yaptıkları suç duyurusu sonrası açılan soruşturmada şüpheliler hakkında ağır suçlamalar yer aldı.

Yapılan suç duyurusunda ‘şüpheli’ sıfatı ile dört kişinin adı yer aldı. Bunlar İstanbul Ticaret Borsası Meclis Başkanı İslam Ali Kopuz, İTB Yönetim Kurulu Başkanı Atilla Sümer, Genel Sekreter Esin Kıran ve Genel Sekreter Yardımcısı Özlem Kocabıyıkoğlu...

'BAZI FİRMALAR KAYIRILDI' İDDİASI

Av. Engin Çelik Kadıgil’in, müvekkilleri Mürsel Çelik ve Faruk Aydoğan adına yaptığı suç duyurusu başvurusunda, 'şüpheliler' ile ilgili ağır suçlamalar yer aldı.

‘Çete kurma’, ‘kamuyu zarara uğratma’, ‘bazı kişileri teknik ve fiziki takibe alma’, ‘tehdit-şantaj’ ve ‘yolsuzluk’ suçlamalarının sıralandığı başvuru dilekçesinde mağdur oldukları iddia edilen kişiler ile ilgili yaşanan olaylar da tek tek anlatıldı. Söz konusu olaylardan bir bölümü özetle şöyle:

*Mürsel Çelik bazı firmaların kayrıldığı gerekçesi ile Savcılığa şikâyette bulundu. Yalnızca iki firmadan alınması gereken 1 milyon liralık harç alınmadı. Çelik’in şikâyet başvurusu sonrası olaylar peşi sıra yaşanmaya başladı.

*Faruk Aydoğan, yapılan suç duyurusu ile ilgili ifade vereceğini söylediği gerekçesi ile iş çıkışı üç kişinin saldırısına uğradı; ölümle tehdit edildi.

*Aydoğan, tanık olarak ifade vereceğini söyledikten sonra bir başka memur tarafından makamında dövüldü, Aydoğan’ın tüm sosyal hakları elinden alındı.

*Bir başka tanık Cahit Sıtkı Yalçınkaya, tanık olduğu için Sirkeci’de kontrol memuru iken Tuzla’ya Canlı Hayvan Şubesi’ne sürüldü.

*Tanık Kazım Özdoğan da Tuzla’ya Canlı Hayvan Şubesi’ne sürüldü. Savcılığa ifade verdikten sonra geldikleri Borsa binasında masaları ve cepleri arandı; bir tür mobbing uygulandı.

'SELAMI KESİN BORSA'YA GİRMESİN!'

*Mürsel Çelik, yıldırma amaçlı, kendi memurunun yanına çırak olarak verildi. Tuzla Aydınlı Köyü’ne sürüldü. Hiç bir görev ve yetki verilmeyerek hiçbir işe karışmaması istendi. Daha sonra Hadımköy’deki mezbahaneye sürüldü. Yol parası verilmedi. Mürsel Çelik’e selam verilmesi ve Borsa’ya girişi yasaklandı. Çelik’in en son gönderildiği Hadımköy Mezbahanesi’nde ise oturacak yeri dahi bulunmuyor.

*Satış Şef Vekili Tuncay Kurttepe, Mürsel Çelik ile iletişimini kesmediği gerekçesi ile önce görev yeri değiştirildi, daha sonra 26 Ekim 2011 günü Kurttepe’yi odasına çağıran İslam Ali Kopuz kendisine hakaret ederek odadan kovdu. Daha sonra 19 Ocak 2012 günü Kurttepe’ye Yönetim Kurulu Başkanı Atilla Sümer’in odasından çağrıldığı söylenir. Odaya giren Kurttepe bir anda İslam Ali Kopuz’un saldırısına maruz kaldı, karakola sığınarak canını kurtardı.

BAKANLIK DA FESHİNİ İSTEDİ

İTB ile ilgili yürüyen bir diğer davanın tarafı ise Gümrük ve Ticaret Bakanlığı... Bakanlık, İTB yönetim kurulu organları ile Borsa Meclisi’nin feshi için dava açtı. Söz konusu dava İstanbul 18. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülmeye devam ediyor.

Avukat Engin Çelik Kadıgil, savcılığa yaptığı suç duyurusundan sonra geçtiğimiz 1 Haziran’da 'fesih davası'nın görüldüğü Mahkemeye, müvekkilleri adına müdahillik başvurusunda bulundu.

KOPUZ SUÇLAMALARI REDDETİ

Konu ile ilgili suçlanan isimlerden İTB Meclis Başkanı İslam Ali Kopuz, söz konusu soruşturma bilgisini doğrularken, soruşturmaya konu olan suçlamaları kabul etmedi. Kopuz, konu ile ilgili Savcılığa ifade verdiğini söyleyerek “Hakkımızda suçlamalarda bulunan isimlerin hepsi çeşitli suçlara karışmış isimler. Bir bölümü bizden şantaj yaparak para almaya çalıştı” iddiasını gündeme taşıdı.