Başbakan Erdoğan'dan Türkiye'ye 'asker ve polis devleti' tanımlaması yapanlara yanıt: ''Türkiye ne polis devletidir ne de asker devletidir. Türkiye demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletidir''

Erdoğan, Gölbaşı'ndaki Polis Akademisi'nde düzenlenen mezuniyet töreninde yaptığı konuşmada, hiç kimsenin polis, asker ve yargı üzerinden siyaset yapmamasını istedi.

Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:

''Hiç kimse bu kurumlarımızı siyasi çekişmelere, karalama kampanyalarına alet etmesin. Türkiye ne polis devletidir ne de asker devletidir. Türkiye demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletidir. Ve bu ilkelerini yücelterek geleceğe doğru emin adımlarla ilerlemesine devam edecektir. Ben her birinizin Türkiye'yi bir bütün olarak kucaklayacağınıza yürekten inanıyorum. Sizler cumhuriyetimizin bütün niteliklerini önem sıralamasına tabi tutmadan ve ayırt etmeden bir bütün olarak sahiplenecek, yüceltmeye devam edeceksiniz.''

-''GÜZİDE KURUMUN MENSUPLARISINIZ''-

Mezunlara da seslenen Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:

''Sizler bu milletin, bu ülkenin göz bebeği olan bir kurumun Türk Polis Teşkilatı'nın evlatlarısınız, bu güzide kurumun mensuplarısınız. Tam 164 yıldır bu ülke, bu millet sizlere güveniyor. Özgürlüğün, bağımsızlığın, huzur ve emniyetin hatta en mukaddes değerlerin sizlerin muhafızlığında yarınlara taşındığını görüyorum ve bunu sizlere emanet ediyorum. Üzerinizdeki emanetin ne derece kutsal ve şerefli olduğunu siz de zaten çok, çok iyi idrak ediyorsunuz. Şunu özellikle vurgulamak istiyorum; emniyet teşkilatımız gücünü ve yetkisini anayasamızdan ve yasalarımızdan alır. Polis anayasa ve yasaların kendisine çizmiş olduğu çerçeve içinde demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti'nin huzur ve emniyetinden sorumludur.

Polis Teşkilatımız altını çizerek ifade ediyorum; diğer güvenlik güçlerimizle birlikte Türk Silahlı Kuvvetlerimizle, Jandarmamızla, istihbarat teşkilatlarıyla birlikte sahibi millet olan bu rejimi muhafaza etmekle görevlidir. Polisimiz, askerimiz, jandarmamız ya da istihbarat teşkilatımız asla ve asla birbirinin alternatifi değildir. Bütün güvenlik güçlerimiz uyum içinde koordinasyon içinde anayasa ve yasalardan aldıkları yetki çerçevesinde, yine altını çiziyorum, millet adına rejimin teminatıdırlar. Güvenlik güçlerimizi ayrı ayrı pozisyonlara yerleştirerek öncelik veya önem sıralaması yapmak, ayrımcı yorumlar getirmek son derece yersizdir. Türkiye'ye asla yarar sağlamayacak bir tartışmadır. Hükümet olarak bu güne kadar güvenlik güçlerimizin siyasallaşmanın etkilerine maruz kalmaması ve siyasetin bir tarafı olmaması için çok büyük bir hassasiyet içinde olduk. Ancak burada ayırt edilmesi gereken husus siyasallaşmanın doğurabileceği olumsuzluklara atıf yapmakla, milli iradenin tezahürü olan sivil siyasetin yönetim gücünü birbirinden ayırmaktır.''

-''KURUMLARIMIZ DEMOKRASİYİ ÖZÜMSEMİŞTİR''-

Başbakan Erdoğan, çağdaş demokrasilerde millet meclislerinin ve seçilmiş iktidarların demokratik kültürün bir neticesi olarak yönetimin her boyutunda ve süreçlerinde etkili olduklarını belirterek, şunları söyledi:

''Politize olmakla demokratik iradeye tabi olmak birbirine karıştırılmaması gereken iki konudur. Avrupa Birliği'ne uyum sürecinde çağdaş normları ülkemize kazandırmanın gayreti içindeyiz. Devletimizin hayati derecede önemli olan kurumlarının böyle anlamsız ve tehlikeli tartışmaların içerisine çekilmesine bugüne kadar fırsat vermedik, bundan sonra da vermeyeceğiz. Bizim her kurumumuz laikliğe, sosyal devlete, demokrasiye ve hukuk devletine bağlı olduğunu her fırsatta ifade ediyor. Demokrasiye de aynı derecede bağlıdır. Demokrasiyi özümsemiştir ve demokratik geleneğe uyum sağlamıştır. Polisimiz, askerimiz demokrasinin tüm kurallarıyla işlemesi noktasında takdire şayan bir performans sergilemiştir, sergilemeye de devam ediyor.

Hükümetlerin çıkıp 'işkenceye sıfır tolerans göstereceğiz' demesi yetmiyor. Hükümetlerin 'insan hakları noktasında en küçük bir taviz göstermeyeceğiz' demesi yetmiyor. Kurumlarımızın da bunu içselleştirmesi gerekiyor. Ve büyük bir memnuniyetle ifade etmeliyim ki kurumlarımız bunları içselleştirmiştir. Biz hükümet olarak, siyasal iktidar olarak üzerimize düşeni yapıyoruz, herkesten de bu duyarlı davranışı bekliyoruz.''

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Özellikle çetelerle, mafyayla mücadelemizi tüm kurumlarımızla birlikte sabır ve kararlılıkla sürdürecek ve netice alınıncaya kadar bu mücadeleyi devam ettireceğiz'' dedi.

Başbakan Erdoğan, Polis Akademisi mezuniyet töreninde yaptığı konuşmada, Polis Akademisinde son derece modern, çağdaş, kaliteli bir eğitim verildiğini belirterek, hükümet olarak polis teşkilatıyla birlikte polis eğitimine büyük önem verdiklerini ve bu noktada hiçbir imkandan kaçınmadıklarını ifade etti.

Erdoğan, mezunların, Türkiye'nin 81 iline dağılarak büyük vazifeler üstleneceklerini ve sorumluluklarını başarıyla yerine getireceklerine dair inancını dile getirdi.

Mezunlara seslenen Erdoğan, ''İnsan haklarını, kişisel hak ve özgürlükleri muhafaza edip yücelteceğinize, işkenceye asla ve asla mahal vermeyeceğinize, her bir vatandaşımıza şefkat ve hürmetle yaklaşacağınıza inanıyorum'' dedi.

Devletle millet, polisle halk arasında geçmişte oluşmuş güvensizlik zeminini, el ele vererek ortadan kaldırdıklarını ifade eden Erdoğan, bu kaynaşmayı daha da geliştirerek, birlik, beraberlik içinde mücadeleye devam edeceklerini söyledi.

Erdoğan, şöyle devam etti:

''Türkiye, dengelerin çok sık değiştiği zor bir coğrafyada yer alıyor. Savaşların, etnik çatışmaların, terörün hüküm sürdüğü bir bölgenin hemen yanı başındayız. Ancak böyle bir bölgede tüm risklere ve uzun süredir başarıyla mücadele ettiğimiz teröre rağmen bir istikrar ve güven ülkesi olarak dünyanın ilgisini ve takdirlerini üzerimizde topluyoruz. Zor bir coğrafyada, güvenlik güçlerimiz güvenlikle özgürlük, terörle insan hakları arasındaki o ince çizgiyi muhafaza ederek, son derece hassas bir görev yürütüyor. İç ve dış tehditler karşısında tüm güvenlik güçlerimiz uyum ve koordinasyon içinde hareket ediyor ve dünya ölçeğinde başarılı operasyonlara imza atıyorlar. Hükümet olarak, güvenlik güçlerimizin vazifelerini en iyi şekilde yerine getirmesi için gerekli zemini muhafaza etmeye devam edeceğiz. Özellikle çetelerle, mafyayla mücadelemizi tüm kurumlarımızla birlikte sabır ve kararlılıkla sürdürecek ve netice alıncaya kadar bu mücadeleyi devam ettireceğiz.

Sevgili gençler, değerli polis kardeşlerim; sizler Türkiye'nin hatta dünyanın en saygıdeğer, en tecrübeli, en birikimli öğretim görevlilerinden eğitim alarak mezun oluyorsunuz. En modern, en yeni eğitim olanaklarını kullanmış olarak, donanımlı, birikimli şekilde eğitiminizin önemli bir aşamasını tamamlıyorsunuz. Ancak unutmayın, eğitim okul sona erince bitmez. Eğitim, hayat boyu devam eden bir süreçtir. Lütfen kendinizi her alanda geliştirmeye devam ediniz. Lütfen öğretmenlerinizin emeğini boşa çıkarmayınız. Sizlerden çok üstün beklentileri olan sevgili ebeveynlerinizin beklentilerini boşa çıkarmayınız. Bizler sizlere inanıyoruz, güveniyoruz. Görev yerlerinizde sizlere şimdiden başarılar diliyorum.'' - haber 7