Uzmanlar, yaptıkları açıklamalarda trafik stresinin insanlarda psikolojik rahatsızlıklara neden olabildiğini bildirerek, anksiyete rahatsızlığı yaşayan kişilerin trafikte normal insanlara göre daha çok zorluk yaşadıklarını bildirdiler.
Trafikte en büyük strese neden olan olayın sürücülerin yaptığı hak ihlalleri olduğunu dile getiren uzmanlar “Sıkışık trafikte bir araba daha öne geçebilmek için, diğer sürücüleri sıkıştıranlar, makaslama yaparak seyredenler, özellikle otobanda giderken nerdeyse arka tampona kadar yaklaşanlar ve en önemlisi, sıkışık trafikte sanki kendileri uyanık, diğer kişiler aptalmış gibi emniyet şeridinde seyredenler, önü kapalı olduğu halde, sağdan gelip öne geçmeye çalışanlar başlıca trafik stresi oluşturan unsurlardır” dediler.
Yollarda araçların adeta dura kalka ilerlemeleri her zaman anksiyete doğurduğunu ifade eden uzmanlar, “İnsanları yoğun ve sıkışık trafikten dolayı yol alamamalarından ziyade, şerit ihlalleri, yakın mesafeden takip etmeler, sağdan sollamalar, emniyet şeridi ihlalleri , yol gaspları, bir şeridin trafiği dururken, diğer şeridin akıcı seyretmesi, uzun farları yakarak seyretmeler , tepkilerini hoyratça korna çalarak verenler ciddi strese neden olmaktadırlar. Örnek verecek olursak, yoğun trafikte milim milim giderken, birilerinin emniyet şeridinden hızla yol almaları tüm sürücüleri germekte ve strese sokan bir durum olmaktadır. Ayrıca Şeridinde gitmeyen araçlar, sürekli sol sinyali yanıp sönen ve sürekli şerit değiştiren minibüsler, yol ortasında trafiğin durmasına aldırmadan yolcu indirip, bindiren minibüsler, trafik ışıklarını yok sayan yayalar ve arabalar, uygunsuz yer ve zamanda yapılan yol çalışmaları, trafiğin en yoğun olduğu saatlerde yollara çıkarak trafiği felç eden çöp arabaları, duraklarında yolcu indirmeyen otobüsler de stres nedeni olmaktadır” ifadelerini kullandılar.
BİR KORNA SESİ BİLE BU KİŞİLERDE KENDİLERİNİ KAYBEDECEK DÜZEYDE GERİLİME VE ARBEDEYE KIVILCIM OLABİLİR
Trafik ihlalleri nedeniyle iyice bunalıp yoğun anskiyete yaşayan kişilerde ufak bir ters hareketin bile kavga ve çatışmaya yol açabileceğini kaydeden uzmanlar, “Bir korna sesi bile bu kişilerde kendilerini kaybedecek düzeyde gerilime ve arbedeye kıvılcım olabilir. Özellikle antisosyal kişilik bozukluğu olanlar ya da psikopatik eğilimlere sahip kişiler için, İstanbul trafiği tam bir potansiyel zemin oluşturmaktadır. Dolayısı ile hak hukuk dinlemeden başkalarının yol haklarını hiçe sayarak dünyanın merkeziymiş gibi araç kullanan kişilerin benlik anlayışlarında sorun vardır. Mesela "aşağılık kompleksi" olan kişiler trafikte kurallara uymadıkları zaman kendilerini trafik kurallarına uyan kişilerden daha üstün görürler ve böylelikle komplekslerini bastırmış olurlar. Bununla birlikte trafikte başka bir sürücü tarafından geçilmeyi hakaret sayarlar. Yaptıkları çılgınca sollamalar, “varoluşlarını araba kullanarak göstermeleri” şeklinde izah edilebilir. Çünkü bu kişiler, genelde kendilerini başarıları, kariyerleri ve gelişmişlikleriyle kanıtlayamamış kişilerdir” diye konuştular.
PLANSIZ VE ÇARPIK YAPILAŞMA ÖNEMLİ ETKEN
“Şehir içi trafiğin böylesine sinir hastası yapan tavrını, duyarsız bir şekilde izleyen belediyeler de ayrı bir derttir. Plansız çarpık yapılanmaya izin vererek, trafiğin işin içinden çıkılmaz bir hale gelmesine neden olan belediyeler, maruz kaldığımız trafik işkencesinin başlıca sorumluları arasındadır” diyen uzmanlar kaydetti; “Yeni yapılanmalarda park yeri mecburiyeti, yasa ile zorunlu tutulmasına rağmen, bir takım sebeplerden dolayı pratikte uygulanmıyor olması, insanların araçlarını yollara park etmelerine neden olmaktadır. Bu ise 3 şeritli yolu 2 şeride, 2 şeritli yolları ise tek şeride düşürmekte, özellikle mahalle içi yolların Arap saçına dönüşmesine neden olmakta, sinirler de gerildikçe gerilmekte, uğranılan zaman kaybının ve yakıt kaybının sebep olduğu ciddi ekonomik zararlar bir yana, hepimiz birer ruh hastası olup çıkmaktayız.”
Uzmanlar trafik stresini yenmek için vatandaşlara şu önerilerde bulunuyorlar;
“Araç kullanırken, her ne kadar dikkatimizi yola versek de, her zaman için zihnimiz tümüyle sürüşe konsantre olamaz. Aklımız; o günkü yapılacak işler, eşimizle yada arkadaşımızla aramızda geçen tatsız konuşma, canımızı sıkan faturalar vs. gibi zihnimizi meşgul eden şeylerle doludur. Bu kaçınılmazdır. Kişilik yapımız, stresle baş etme düzeyimiz, fiziksel ve ruhsal sağlık durumumuz ile araba kullanma konusundaki becerimiz, trafikteki seyrimizi ve yaşadığımız stresi olumlu yada olumsuz etkileyebilecek faktörlerdir.
Trafikte ki stresi en az düzeye indirmek için, dikkat ve konstrasyonumuzu bozmayacak şekilde hoş bir müzik kanalı yada bir sohbeti dinlemek yararlı olabilir. Arabesk müzik bizi gereğinden fazla efkarlandırarak dikkat dağıtıcı olabilir. Hızlı ritme sahip hard rock tarzı gürültülü müzikler, hız yapmayı tetikleyebileceği için bu tür müziklerden uzak durmalıdır.
En çok stres kaynaklarından biri; trafik nedeniyle işe yada bir randevuya geç kalma durumu olduğu için, yola erken çıkılmalıdır. Trafik sıkışıklığı düşünülerek en az yarım saat opsiyonlu olarak erken çıkmak, seyir esnasındaki aksiliklerin ve sıkışıklığın stres yapmasını önleyebilir.
Araç koltuklarının omurgayı rahatlatacak düzeyde düzgün konumda olması da stresi azaltan nedenlerdendir. Bel ve sırt ağrılarına neden olan ayarsız koltuklar, verdikleri rahatsızlıktan dolayı stres ve gerilimi de tetiklerler.
Araç kullanırken araçtaki başka bir kişi ile tartışılmamalıdır. Tartışma ortamı gerilimin artmasına neden olarak diğer araç ve sürücülere karşı hoyratça davranmalara neden olabilir “