Geçen yıl üniversiteden mezun olan Esra Akıcı, staj yaptığı öğrencilik döneminde, doğal sabun sektörüyle tanıştı. Türkiye'de doğal sabun üretimiyle ilgili talebin yeterince karşılanmadığını fark eden Akıcı, üniversite son sınıfta lisans mezuniyet tezini ''Dış Tiracet Politikaları, Örnek Profil: Sabun'' konusu olarak belirledi.

Tezini hazırlamak amacıyla doğal sabun üretimi yapan firmalarda çalışmaya başlayan Akıcı, İngiltere'den temin ettiği kitaplarla da sabun yapımının inceliklerini öğrendi. Üniversiteden mezun olmasının ardından staja devam ettiği bir fabrikada okuduğu gazetede KOSGEB'in kredilerinden haberdar olan Akıcı, kendi işinin patronu olmaya karar verdi. KOSGEB'in girişimcilik kursunu tamamlayan Akıcı, iş planını hazırladı ve KOSGEB'ten 27 bin lira hibe kredi alarak kendi şirketini kurdu.

Akıcı, üretimi, pazarlamasını, tanıtımını ve Ar-Ge çalışmalarını tek başına yürüttüğü şirketini, uluslararası pazarlara açmayı hedefliyor.

Genç girişimci Akıcı, üniversitede staj yaptığı dönemde doğal sabunla tanıştığını belirterek, kendi işini kurmaya karar verdiğini söyledi.

''Her şey bir hayalle başladı'' diyen Akıcı, sabun yapımını öğrenebilmek için mezuniyet tezini sabunla ilgili seçtiğini ve birçok firmada staj ve araştırma yaptığını, sabun üretiminde kendine özel formüller geliştirdiğini bildirdi.

Sabunun hassas bir üretim sürecinden sonra elde edildiğini anlatan Akıcı, ''Sabun üretiminde kullanılan malzemelerin oranları çok önemli. Bir maddeyi eksik ya da fazla katarsanız, sabun olmaz. Daha önce de sabun üzerine üretim yapan birçok firmada çalıştım ama bana hiçbir zaman üretim sırrı olduğu gerekçesiyle sabun reçetesini öğretmediler. Kendi çabamla evde bu iş için özellikle ayırdığım bir odada, sabun üretme çalışmalarına başladım. İngiltere'den getirdiğim kitaplar aracılığıyla da birçok deney yaparak özel bir sabun formülü geliştirdim'' dedi.

KOSGEB'in girişimcilik desteği olmasaydı bu şirketi kurmaya cesaret edemeyeceğine belirten Akıcı, şunları kaydetti:

''İki çeşit sabun üretiyorum. Opak ve şeffaf sabun grubu. Şeffaf olanlar Hint yağından, opak grubu ise yüzde 65 oranında sızma zeytinyağı ihtiva ediyor. Sızma zeytinyağına Hindistan cevizi ve palmiye yağını da ekliyoruz. Palmiye yağı sabunu sert yapsın, Hindistan yağı da köpük sağlasın diye. Zeytinyağının yanında çikolata ve bisküvi yapımında kullanılan gıda yağlarını kullanıyoruz. Bir bakıma yenilebilir sabun yapıyoruz denebilir. İçine bir miktar kostik koyuyoruz. Kostik de havayla temas ettiğinde uçan bir madde. Sabunlarımız 40 gün boyunca raflarda bekliyor.''

Tesiste 20 çeşit sabun ürettiklerini ifade eden Akıcı, haşhaş, biberiye, zeytinyağı, defne, kayısı, bal, badem, çikolata ve portakaldan sabun yaptığını söyledi.

Akıcı, butik otellere ve bazı iş yerlerine doğal sabun verdiğini anlatarak, ''Şimdilik her şey yolunda, görüşmelerimiz güzel. İhracatımız da olacak, görüştüğümüz yerler var. İhracat için Japonya, İsviçre ve Dubai'deki firmalarla görüşüyorum'' dedi.

Akıcı, doğal sabunların insan sağlığına hiçbir zararı bulunmadığını belirterek, tüketicilerin doğal sabunları tercih etmeleri gerektiğini sözlerine ekledi.