Tezcan konuşmasında şunları söyledi, "Değerli arkadaşlar, hemen hemen birçoğumuz, buraya Parlamento sıralarına gelmeden önce şöyle veya böyle bulunduğumuz bölgede siyaset yaptık. İlçe örgütlerinde çalıştık, il örgütlerinde çalıştık, siyasetin belli kesimlerinde görev aldık. Şöyle o günlere dönüp bir bakalım istiyorum. Siyaseti nerede öğrendiğimize bir bakalım. Basınla ilişkilerin nasıl kurulabileceği konusunda eğitimimizi nereden aldığımıza bir bakalım.

Bu çerçevede baktığımızda, eminim hepiniz şunu göreceksiniz: Yerel basınla ilgili birçok şey söyleyebiliriz, yerel basın hakkında akademik birçok şey söyleyebiliriz, araştırmaya dayalı birçok şey söyleyebiliriz; ama kendi kişisel, siyasal tarihimize dönüp baktığımızda şunu göreceğiz ki hepimiz, yerel basın siyasetçilerin staj yeridir. Staj yaptığımız yerlerdir oralar. Oralarda siyasetin stajını yaptık. Oralarda basın açıklamasının nasıl yapılacağını öğrendik. Oralarda basın toplantısının nasıl yapılacağını öğrendik. Daha bizim sesimizi Türkiye basınına taşıyacak kadar meşhur isimlere sahip değilken, bulunduğumuz bölgede bizi tanıtanlar o basın kahramanlarıydı, yerel basın çalışanlarıydı, yerel gazetelerdi.

Şimdi, bu Meclis araştırma önergesi önümüze geldiğinde ilk bunu düşündüm, bu aklıma geldi. Evet, yerel basın, demokrasilerin yerel unsurlarıdır, yerel anlamda en önemli unsurlarından birisidir. Bütün sıkıntılarına rağmen, bütün zorluklarına rağmen çok önemli bir unsurudur demokrasinin hem yerel demokrasinin hem de o bölgede genel demokrasiye katkıda bulunma sürecinde ama hepsinden öte bizim için, siyasetçiler için çok özel bir önemi vardır. Yerel basın, yerel siyasetin okuludur arkadaşlar, siyasetin okuludur, orada öğrendik birçok şeyi. Onun için, hiçbir şey için olmasa dahi sırf bu sebeple yerel basına borcumuz var değerli milletvekili arkadaşlar.

Şimdi, birçok ünlü, büyük, tanınmış gazetecilere dönüp baktığınızda önemli bir bölümünün yerel basın tecrübesi olduğunu görürsünüz. Yerel basın, bir anlamda yerel demokrasinin unsuruyken, oradaki denetim mekanizmalarının önemli bir ifade aracıyken, aynı zamanda yaygın medyaya kadro yetiştiren bir okuldur. Genel medyada, genel basında görev yapan gazetecilerin ilk eğitim yaptığı, mürekkebi tanıdığı, kâğıdı tanıdığı, yazmayı, dili, üslubu okuduğu, geliştirdiği yerlerdir ve aynı zamanda hâlâ bugün genel basının önemli haber kaynaklarından birisidir.

Dikkat edin, çok önemli, çok ciddi iddiaları, aslında başlangıçta yerel basında, o küçücük zorla çıkarılan gazetelerin köşelerinde görürsünüz ve bir süre sonra orada atılan tohum, Türkiye'de önemli bir haber olarak yaygın medyanın gündemine düşer.

Değerli arkadaşlar, bu zorluklar altında bu kadar ciddi görev yapan yerel basının sorunlarına hepimiz sahip çıkma konusunda borçluyuz. Bakın, biraz önce beni tesadüfen bu konunun görüşüleceğiyle hiç ilgisi yokken bir yerel gazeteci arkadaşım aradı Aydın'dan. Gazeteci arkadaşım bir şey sormak için aradı. Orada bir panel yapılmış, panelde panele katılan konuşmacı milletvekillerinin çok kitap okuyup okumadığı konusunda bir beyanda bulunmuş, aradı bunu sordu. Yani biz burada Parlamentoda görev yaparken oradaki yerel gazeteci arkadaşımız yerel siyasetle ilgili Ankara'yla Aydın arasında hâlâ köprü olma görevini sürdürüyor. Bizden beyanat alıyor. Eminim diğer milletvekili arkadaşlarımızı da aradı, onlardan da beyanat aldı.

Değerli arkadaşlar, bu noktada yerel basının bu kahramanları ciddi problemler içerisindeler. Bakın yerel gazetelere dönüp bir bakalım. Yerel gazetelerde, yerel basında aslında patron ve işçi ilişkisi iç içe geçmiştir. Öyle çok büyük sermaye sahibi gazete patronlarıyla onların yanında çalışan işçiler çerçevesinde ayrımın çok yaşandığı yerler değildir

hem patron hem işçidir aynı zamanda. Vergi borcunu ödemekte zorlanan, kâğıt parasını ödemekte zorlanan, matbaa giderlerini ödemekte zorlanan, personel çalıştırma konusunda ciddi zorluklar yaşayan birçok gazeteci arkadaş tanıyoruz. Seçim dönemleri yaklaştığında birazcık yüzleri güler, bayram zamanları birazcık yüzleri güler, yılbaşı zamanları birazcık yüzleri güler ama onun dışında o arkadaşlarımız günlük geçimlerini sağlamak ve nafakalarını çıkarmak konusunda dahi ciddi zorluklarla karşı karşıyadırlar. Çalışanlarının ücretleri düşüktür. Çalıştıranın geliri düşüktür ve böyle bir açmaz içerisinde çalışanla çalıştıran karşılıklı birbiriyle hem de hiçbir sektörde belki görülemeyecek dayanışma örneği göstererek o gazeteleri her gün bir sonraki güne yetiştirmeye çalışırlar.

Değerli arkadaşlar, sigortasız işçi çalıştırmanın, güvencesiz işçi çalıştırmanın en yaygın olduğu sektörlerden biridir yerel basın. İcra takipleri haciz tehdidi altında en fazla sıkıntı çeken iş sahiplerinden biridir yerel basın çalışanları ve çalıştıranları.

Değerli arkadaşlar, ekonomik sorunlar yerel basının çok önemli sorunlarının başında geliyor ama sadece tabii ki ekonomik sorunlarla sınırlı kalmıyor yerel basında çalışanların problemi, ciddi teknik sorunlar var. Özellikle teknolojinin hızlı geliştiği, haber almanın, haber yaymanın hızla geliştiği ve rekabetin bu süreçte çok hızlı, çok yoğun biçimde yaşandığı basın sektöründe, iletişim teknolojilerinin çok hızlı geliştiği basın sektöründe yerel basının kısıtlı bütçe imkânlarıyla bu süreçte ayakta kalabilmesi çok zor. Onları ayakta tutan, gelirlerini garanti altına alan en önemli kaynak kamu ilanları, kamusal kaynaklar, ilan ve reklam gelirleri. Eğer bunların dağıtımı sürecinde de adaletli bir dağıtım sistemi kurmayıp, doğrudan doğruya siyasal mülahazalara dayalı, yakınlık uzaklık eksenine göre bir dağıtım mekanizması kurarsanız yerel basının artık hiç nefes alabilecek hâli kalmaz.

Değerli arkadaşlar, işletme büyüklüğü açısından baktığınızda, yerel basın organları, kuruluşları büyük ölçüde ya esnaf işletmesi boyutundadır ya da KOBİ kapsamındadır, KOBİ boyutundadır. Bu çerçevede, yerel basının özel olarak hem ekonomik anlamda hem teknolojik anlamda teşvik edilmesi, desteklenmesi bir zorunluluktur. Bu -tekrar başta söylediğim konuya dönüyorum- öncelikle demokrasinin gelişmesi için bir zorunluluktur, demokrasinin, dördüncü kuvvet dediğimiz basının yerel anlamda yerel ayağının güçlendirilmesi için bir zorunluluktur ama hepsinden öte, biz siyasetçilerin ilk siyaset okulunu okuduğumuz, ilk stajımızı yaptığımız bölgemizdeki yerel siyaset alanında yerel basına olan borcumuzdan dolayı bunu yapmak yükümlülüğündeyiz."



aydinpost-facebook.20120414234532.jpg

aydinpost-twitter.jpg

video.gif CHP Milletvekili Tezcan'ın TBMM'deki konuşması