Yurt dışında uzun yıllar yaşamış bir profesör arkadaşım Aydın’ın bir mahallesinde gördüğü ve rahatsız olduğu çöp fotoğraflarını yolladı bana;  yanlışı gösterirsek, belki bir şeyler değişir diye..

Bizler henüz “öğrenilmiş çaresizliği” öğrenenmiş vatandaşlar olarak kendimizce işe koyuluyoruz. Tesadüf bu ya konu üzerinde düşünürken elime Doğan Cüceloğlu’nun “Korku kültürü, niçin miş gibi yaşıyoruz?’ isimli anlamlı kitabı geçiyor…  Küçücük bir çocuğa anlatır gibi nasıl da güzel anlatıyor kitabın hemen başında neden güzelim Anadolu’muzu böylesine kirletip hor kullandığımızı…

Sokaklarımızda, bize temizliği örnek gösterecek bu kadar çok kedi varken neden öğrenmiyoruz acaba, evimizin içi gibi evimizin dışını da temiz tutmayı? Tüm hayvanlar ve bitkiler gibi, doğadan ödünç aldığımızı, doğaya vermeyen biz insanlar, bu döngüyü bozmanın tüm dünyaya ve en başta da bize vereceği zararları görmezlikten geliyoruz.

Yöneticilerimizin çok azı çöpleri ayırarak doğaya geri vermek ve hatta şehre kazanç elde etmek için kolları sıvıyor. Plastik, cam, elma kabuğu, karmakarışık işe yaramaz bir halde ortadan kaldırılıyor. Oysa sadece ortalığı ‘temizlemiş gibi’ yapmaktan öteye gidemiyoruz, şu anki çöp toplama sistemi ile. Doğaya aykırı, çirkin çöp dağlarını şehrin kıyılarında toplayıp duruyoruz.

Sahipleniyor muyuz acaba sokağımızı, parklarımızı, okulumuzun bahçesini bayrağımızı sahiplendiğimiz gibi?

Okutuyor muyuz çocuklarımıza “Doğan Cüceloğlu’nun toplumuzu örneklerle ve ince nüktelerle anlatan bu güzel kitabını, anlamsız ve ezbere test kitaplarının yerine? 

Yöneticilerimiz girişiyorlar mı ”çöpleri ayırmak ve geri dönüştürmek gibi” gerçek temizlik projelerine?

yelda2311.jpg

Resim 1: Ata Mahallesi’nde Doğu Çevre Bulvarı ile Didim Bulvarı kesişme noktası civarında,  Tepecik-Çevre yolu kavşağından yaklaşık 500 metre doğu istikametinde Prof. Dr. Mehmet Bilgen tarafından çekilmiş bir fotoğraf.