Türk-İş Genel Mali Sekreteri ve Demiryol-İş Sendikası Genel Başkanı Ergün Atalay, sendikaların örgütlenmelerinde büyük sıkıntılar olduğunu belirterek, ''Sendikalardan biri özel sektöre gidip örgütlenmeye kalktığı zaman işçiler kapı önüne konuluyor. Taşeronlaşma bu ülkenin ayıbı'' dedi.

Atalay, Türk-İş Afyonkarahisar İl Temsilciliğinde düzenlediği basın toplantısında, toplam 237 bin civarında kamu işçisi bulunduğunu, bunlarla ilgili sözleşme görüşmelerinde kanuni süreçleri tamamladıklarını söyledi.

Bundan 20 gün önce Kamu Koordinasyon Kurulu'nun kurulduğunu, 21 Mart'ta da Devlet Bakanı Hayati Yazıcı ile Türk-İş'te bir toplantı yaptıklarını ifade eden Atalay, şöyle konuştu:

''Arzumuz, seçimden önce kamu sözleşmelerini bitirmek. Bununla ilgili Kamu Koordinasyon Kurulu'nu Türk-İş'te bir kez daha toplayıp, bu süreci hızlandırmak istiyoruz. Şu anda 240 bine yakın işçimizi, onların aileleriyle birlikte Türkiye'deki 1 milyonun üzerindeki insanımızı ilgilendiren, Türkiye'nin en önemli konularından biri, kamu sözleşmesidir.''

Atalay, bu sözleşme görüşmeleri sürecinde, greve çıkmadan, masa başında, sürtüşmeden, görüşmeleri bitirme gayreti içinde olduklarını anlatarak, bu yaklaşımlarına Hükümetten bir karşılık görmemeleri durumunda işçilerin arzusu doğrultusunda hareket edeceklerini kaydetti.

Türkiye'de taşeronlaşma ile ilgili sıkıntıların olduğunu dile getiren Atalay, şöyle devam etti:

''Örgütlenmeyle ilgili sıkıntılarımız var. Burada sendikamızın biri özel sektöre gidip örgütlenmeye kalktığı zaman bu sağ ya da sol partiden olsun hiç fark etmiyor, işçilerimiz iş yerinde kapının dibine konuluyor. Bu 2011 yılında ülkeye yakışmıyor. Avrupa Birliği'ne (AB) girme safhasında olduğumuz bir noktada bu ülkeye yakışmıyor. Bir an önce bu engellerle ilgili yeni bir düzenleme yaptırmamız lazım. Taşeronlaşma ile ilgili sorunu çözmek durumundayız. Taşeronlaşma bu ülkenin ayıbıdır. Çünkü asgari ücretin altında ücretle çalışan bu ülkede insanlarımız var. Bu taşeronlaşmayla ilgili yeni bir düzenleme olsun istiyoruz. Bunun bir bölümünün seçimden önce olması lazım. Biz bu meselenin bir an önce çözülmesini istiyoruz.''

-''MİLLETVEKİLİNİN POLİSE TOKAT ATMASINI KABULLENEMİYORUZ''-

Atalay, BDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel'in bir polise tokat atmasıyla ilgili soru üzerine, şunları söyledi:

''Bir milletvekilinin polise tokat atmasını hiç kabullenemiyoruz, içimize sinmiyor. İçimize sinecek bir durum da yok. Yani milletvekilinin yaptığı hareket Türk halkını, bizleri, çalışanları rencide etmiştir. Orada fidan gibi devletin polisine tokat atmak hiç kimsenin hakkı ve haddi değildir. Bunun özgürlükle alakası yoktur. Milletvekillerinin güvenliği var ya... Onun ardına sığınıp da böyle bir hareketin içinde bulunmamak lazım. Dokunulmazlık şiddete başvurmak olarak algılanmamalıdır. Maalesef öyle algılandı. Eğer bu dokunulmazlık olmasaydı o hanımefendi oradaki bir komisere böyle bir harekette bulunmazdı.''

A.A.