Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, UEFA'nın, Fenerbahçe'nin Avrupa Şampiyonlar Ligi'nde yer alması kararıyla ilgili olarak, ''Türk futbolu adına kaygı uyandıran gelişmelerin giderek azaldığının bir göstergesi'' dedi.

Kılıç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Fenerbahçe adına çıkan kararın memnuniyet verici olarak nitelendirdi.

UEFA'dan bu yönde bir karar çıkacağına dair inançları olduğunu belirten Kılıç, ''Türk futbolu adına kaygı uyandıran gelişmelerin giderek azaldığının bir göstergesi. Bu haberi almak üzere bir beklentimiz vardı. Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) ile yapılan görüşmeler, Türkiye adına hukuki savunmalar ve hazırlıklar bu neticeyi önümüze getirecek gibiydi. Gerek Fenerbahçe gerek Bursaspor açısından gelen yazılar bizler için memnuniyet verici'' diye konuştu.

Geçen yıl Türk futbolu adına son derece zor bir sezon yaşandığına dikkati çeken Kılıç, belirsizliklerin had safhada olduğu bir dönem yaşandığını, belirsizliklerin en önemli parametrelerinden birisinin ise sürecin UEFA tarafından nasıl karşılanacağına yönelik olduğunu kaydetti.

-''Kulüpleri Türk futbolu için birlikteliğe davet ediyorum''-

Süreç içinde kulüplerin savunmalarını yaptıklarını anımsatan Kılıç, şöyle devam etti:

''Elbette devam eden süreçler var. Ancak bu aşamada Şampiyonlar Ligi ile ilgili bir engelleme yapılmayacağının kayıt altına alınmış olması ve bununla ilgili yazının TFF'ye intikal etmiş olması Türk futbolu için bu sezon ve takip eden sezon için bir rahatlama dönemine girilmekte olduğunun işareti olarak görülmekte. İster Fenerbahçeli olsun ister başka takımlı, kulüpleri Türk futbolu için birlikteliğe davet ediyorum.''

Bakan Suat Kılıç, bu dönemlerin rekabetten daha çok birliktelik dönemi olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

''Her kulüp tabi ki transferini yapacak, yöneticileri takımın performansını en üst düzeye çıkarmak için çalışacak ancak rekabetin pozitif olanında hayır vardır. Yeni sezona hazırlanırken kulüp başkanlarının ve hocaların Türk futbolu adına birlikte hareket etme mecburiyeti vardır. Bu, istek veya arzu değildir. Türk futbolunun eski şaşalı dönemine dönmesi, kulüplerin iddialı şekilde yeni sezona hazırlanması için kulüp başkanlarına ve yöneticilerine düşen görevler var. Biz nasıl gecemizi gündüzümüze katarak sorunları çözmek için kulüp ayrımı gözetmeden imkanları seferber ediyorsak, yeni sezon öncesi kulüp başkanları da kendi aralarındaki ufak rekabet duygularını bir kenara bırakarak birliktelik mesajı verebilmeliler. Tribünlerin buna ihtiyacı var, taraftarların buna ihtiyacı var, sporda şiddet ve düzensizliğin önlenebilmesi, huzur ve istikrarın başlayabilmesi için bütün Türkiye'nin buna ihtiyacı var.''