Su depolarının bakım ve dezenfektesinin büyük önem taşıdığını belirten Nabız Sağlıklı Yaşam Derneği Başkanı ve iş yeri hekimi Dr. Orhan Şahin, “Bilindiği gibi yerel yönetimler sağlıklı su içilmesinde birinci derece sorumlu birimlerdir. İş yerleri de yasa gereği yılda iki defa şebeke, depo ve varsa artezyen sularının analizini yaptırmak zorunda. Analiz sonuçlarına göre bazı işletmeler su filtreleri kullanılarak çalışanlarına güvenilir ve hijyenik su sağlanmaktadır. İş yerlerinin bir kısmında ve özellikle okul, cami ve otel gibi toplu yaşanılan yerler ile bazı bölgelerde evlerde su depoları kullanılmaktadır. Yerel yönetimler her ne kadar klorlama yaparak suların içilebilir hale getirilmesini sağlasalar da, şebeke sularındaki klor depolarda biriktiğinde serbest hale geçerek buradaki suyun mikro organizmalar ile kirlenmeye açık hale gelmesine sebep olmaktadır. Böyle depolar hastalık riski taşımaktadır. Her ne kadar bazı iş yerleri ve kurumlar bu tür suları kullanma suyu olarak değerlendiriyoruz dense de temizlikte kullanılması tüm ortamın ve kişilerin kirlenmesine sebep oluşturabilmektedir” dedi.

Su depolarının standartlara uygun özellikte olmasının önemine dikkat çeken Şahin, depoların tüm iç yüzeylerinin kolay temizlenebilen malzemeden imal edilmesi gerektiğini vurguladı. Şahin, “Bu amaçla paslanmaz çelik veya seramik kullanılabilir. Şebeke suyu depo içine tabandan verilmesi klorlu suyun depoda homojen dağılımını sağlayacaktır. Ayrıca bu işlem depodaki suyun sürekli dezenfekte halde kalması sağlayabilir. Su depolarının periyodik bakım ve onarımı ile dezenfektasyona dikkat edilmeli. Aksi halde tifo, kolera, dizanteri ve diğer bağırsak enfeksiyonları için risk oluşabilir. Şebeke suyu ile bağlantısı olmayan depolar, klor tabletleri ile dezenfekte yapılmalı” diye konuştu.

Sosyal medyada bu konuyla ilgili düşüncelerinizi #aydınkonuşuyor etiketiyle paylaşın, yayınlayalım! 

facebook.png twitter.png

habericiuygulamalar.jpg