Bitirdiğimiz haftaya, 2 olay damgasını vurdu.

İçeride; SİSTEM DEĞİŞİKLİĞİNİN KANUNLAŞMASI,

Dışarıda; DONALD TRUMP'IN YEMİN TÖRENİ.

Cumhurbaşkanlığı sistemini içeren anayasa değişikliğinin meclis süreci tamamlandı.

Kavga, gürültü, ısırma, kürsü işgali, kelepçe fantazisi derken iş bitti.

İlk defa iktidar ve bir muhalefet partisi uzlaşarak çok önemli bir başarıya imza attılar.

Bunda, iktidar partisi, kadar MHP'nin dik duruşunun payı var.

Çünkü MHP korkunç bir kışkırtma ve baskı altına alındı, ancak oyuna gelmedi.

Bu olay; bir defa daha, ülkede ana muhalefet boşluğu olduğunu gösterdi,

Her şeye karşı olmak, çözüm ve siyaset üretememek bunu da kavga ve gürültü ile kapatmaya çalışmak hiç bir işe yaramıyor.

15 Temmuz darbe girişiminden sonra,

AK PARTİ ve MHP soruna kalıcı bir çözüm için bir araya geldi, siyaset üretti.

CHP ise, HDP ile birlikte; NAYIR OLAMAZ anlayışına ve her şeyin önünü tıkamaya devam ettiler.

Ciddi yapılan anketlere bakıldığında; BU ÇÖZÜMSÜZLÜK SİYASET TARZI'nın kendi seçmenlerinde bile karşılık bulmadığı ortaya çıkıyor.

 

Donald Trump'un yemin törenini izleyenler görmüştür.

Bir papaz İncil'den bölümler okudu,

Daha sonra dini şiir ve ilahilerini okudular,

Trump, İncil’e basarak yemin etti.

Bir kaç gündür, Trump karşıtları gösteriler yapıyor.

Ancak; hiç kimse LAİKLİK ELDEN GİTTİ diye bağırıp, çağırmıyor.

Zaten, yemin törenleri bizim entel takımın âşık olduğu tüm batı ülkelerinde buna benzer.

Şimdi böyle bir törenin bizde yapıldığını düşünün,

Günlerce kaç gösteri yapılır, kaç cam çerçeve kırılır, kaç polis taşlanır,

Yapılacak yaygarayı ve verilecek zararı hayal bile edemiyorum,

Diyanet işleri başkanı 2 hadis okuyunca, etmedik laf bırakmayanlar,

Böylesi bir tören için neler yaparlar.