Saadet Partisi Genel Başkan Danışmanı ve eski Adalet Bakanı Şevket Kazan, hükümetin toprak satışıyla ilgili çıkardığı kanuna tepki gösterdi. Kazan, kanunun Türkiye için son derece tehlikeli olduğunu söyledi.

Teşkilat içi eğitimler kapsamında Erzurum’a gelen Şevket Kazan, basın mensuplarının sorularını cevapladı. Konuşmasında yabancılara toprak satışına onay veren kanunu eleştiren Kazan, bu kanunla Doğu Anadolu’nun Ermeni, Güneydoğu Anadolu’nun da İsraillilerin akınına uğrayacağını savundu.

Türkiye’nin daha önce de yabancılara toprak satışı yapan bir ülke olduğunu ifade eden Kazan, “Ama sınırlı bir toprak satışı yapılıyordu. Birde mütekabiliyet esasına göreydi. Eğer yabancı bir ülkede Türk vatandaşlarının toprak almasına izin veriliyorsa, o ülkenin vatandaşlarının da Türkiye’de toprak almasına müsaade ediliyordu. Ama hükümetin çıkarmış olduğu son kanunda mütekabiliyet şartı kaldırılıyor. Bu kanun Türkiye için tehlike arz ediyor. Bir defa ABD’nin kontrolü altında bunlar yapılıyor. ABD’nin isteklerine göre bu kanunlar Türkiye’de parlamentodan geçiriliyor. Çünkü şu anki iktidar, tamamen ABD’ye siyasetini dayamış.” dedi.

Düzenlemenin arkasından, önce Türkiye’nin doğusunun tamamen Ermenilerin toprak alımına uygun hale getirileceğini iddia eden Kazan, “Her yıl Türkiye’ye gelen Ermenilerin Van’da uçaktan indikten sonra Akdamar’a gittiklerini ve ondan sonra Beytüşşebap Dağları'na gittiklerini gören biriyim. 130 kişilik uçağın yaz mevsimi geldiğinde yarısı Ermeniydi. Şimdi bunlar gelecekler, bu toprakları satın almaya başlayacaklar. 300 dönüme kadar toprak rahatlıkla satın alabilecekler. Şimdi bütün bunlarda yavaş yavaş Türkiye’nin doğusunda bir Ermeni işgali boy gösterecek.” iddiasında bulundu.

Güneydoğu’da ise İsrail işgali tehlikesinin boy gösterdiğini öne süren Kazan, “Güneydoğu’nun da İsrail tarafından toprak alınması suretiyle kolay işgal edilir, Erbakan Hoca'nın tabiriyle kolay yutulur lokma haline gelme imkânı sağlanacak. Büyük İsrail projesinin uygulanması noktasında devamlı teşebbüsler oldu. Suriye sınırının mayından temizlenmesi noktasında İsrail firmalarının adı geçti. Mayından temizlenme, 50 senelik süre, bunun 5 senesi mayın temizleme, geri kalan 45 senesi organik tarım. Bugün organik tarım konusunda dünyada en güçlü ülkenin İsrail olduğu biliniyor. Buraya gelen İsrail firmaları buralarda kolhozlarını kuracak, nasıl Golan Tepeleri’nde, nasıl Filistin topraklarında organik tarım yapmak suretiyle o toprakları işgal ettilerse, burada da bu topraklar üzerinde organik tarım yapmak suretiyle bizim Güneydoğu topraklarını adeta işgal edecekler.” İfadelerini kullandı.

Partilerinin kanunun iptali için Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e mektup yazdığını ancak Gül’ün mektubun üzerinden 12 saat geçmeden kanunu onayladığını söyleyen Kazan, bunu üzüntüyle karşıladıklarını da belirtti.

"TAYYİP, GERÇEKTİ HAYAL OLDU"

Konuşmasının ardından bir basın mensubunun Başbakan Erdoğan’ın Milli Görüş kökenli olduğunu hatırlatması üzerine ise Kazan, “AKP’nin sloganları vardı. ‘Hayaldi gerçek oldu’ diye. Bir de tersine, gerçekti hayal oldu. Gerçek olan neydi, bizim bir delikanlımız vardı. Milli Görüş bayraklarını asmak için düz duvara tırmanırdı. Öyle bir delikanlımız vardı. Öylesine bir çıkardı ki; biz onun istidadını gördük gençlik kolları başkanı yaptık. Ondan sonra İstanbul il başkanı yaptık. Gençliğinde Rabbani gelirdi Afganistan’dan sağ dizine otururdu, Hikmetyar gelirdi sol dizine otururdu. Hayran hayran onları dinlerdi. Öyle bir delikanlımız vardı bizim. Şimdi bu delikanlı başbakan oldu. Ama bizim o tarif ettiğimiz delikanlı ne oldu, o gün gerçekti bugün hayal oldu. Keşke o çizgide gidebilseydi de biz ağabeyleri olarak onu omzumuzda taşısaydık. Hayır Amerikancı oldu. Tayyip de aynen Özal’ı takip etti. Fazilet Partisi kapatılırken Saadet Partisi’ne gelmedi. Akıldaneleri kendisine ‘Aynen Özal gibi yap’ dedi. O da gitti Amerika’ya sırtını verdi, cübbeleri giydi Amerika’da. Milli görüşçüydü, şimdi tamamen işbirlikçi oldu.” ifadelerini kullandı.

Kazan, son olarak basın mensuplarının Uludere olayını sorması üzerine şöyle cevap verdi: “Genelkurmay'ın açıklamalarına itibar edilmesi lazım. Amerika’nın değil. Zaten Amerika da Genelkurmay'ın açıklamasını teyit etti. Ama birileri bir oyun çeviriyor. Mesele, terörü bir an önce bitirmektir.”