ANTALYA"da bir kız bebek dünyaya getirdikten sonra hakkında dava açtığı eski sevgilisi Dr. Nurettin Coşkun'un "sperm hırsızlığı" suçlamasına tepki gösteren Rabia Alagöz, “Sen sahip çıkaydın spermlerine. Ben senin spermlerinin bekçisi miyim, sen korunsaydın” karşılığını verdi.

Antalya'da da bir tıp merkezi ile restoran ve eğlence mekanlarının sahibi 45 yaşındaki Dr. Nurettin Coşkun'dan bir kız bebek dünyaya getirdikten sonra "babalık" davası açan, ancak "sperm hırsızlığı" ile suçlanan 31 yaşındaki Rabia Alagöz, DHA'ya konuştu.

Eski sevgilisi Dr. Nurettin Coşkun'un sahip olduğu tıp merkezinin üst katında oturduğunu ve 2.5 yıl önce tesadüfen tanıştıklarını belirten Rabia Alagöz, “Bir gün rahatsızlanınca alt kattaki polikliniğe indim. Tanışmamız böyle başladı” dedi.

“EVLENMEDEN BİRLİKTE OLMAK HATAYDI”

Aralarında ilişki geliştikçe Dr. Nurettin Coşkun'a "müthiş bir aşkla bağlandığını" ifade eden Alagöz, “Aramızda yaş farkı vardı. Ama sonuçta sevmiş ve evlenecektim. Eğirdir'e gelip ailemin içine girdi ve benimle evlenmek istediğini söyledi. Bu aşamadan sonra onunla birlikte oldum. Evlenmeden önce birlikte olmak bir hata ama sonuçta evlenecektik. O da beni kendi ailesi ile tanıştırdı. Son derece düzgün bir ailesi vardır” dedi.

Alagöz, ancak “Ben hamileyim” sözüyle büyünün bozulduğunu ve büyük aşkın yerini ızdırap günlerinin aldığını söyledi.

“ÇOCUĞU ALDIRMAMI İSTEDİ”

Rabia Alagöz, o günleri ise şöyle anlattı:

“Hamile olduğumu söyledikten sonra değişmeye başladı. Bana çocuğu aldırmamı, kürtaj olmam gerektiğini söyledi. Bebek 3 ayı geçmişti ve ben o aşamadan sonra kıyamadım karnımdaki canlıyı, yavrumu öldürmeye. Nurettin bebeği istemedikçe, bebek karnımda adeta bana yapıştı. Bir gün evde ağrılarım için bana ilaç verdi ve içmemi istedi. Aldım ama bilmiyorum garip bir hisle o ilacı içmedim. İlacı araştırdığımda ise bebek düşürmek için kullanılan, anneye bile zararlı bir ilaçtı. İlacı ve küpürlerini mahkemeye delil olarak sunduk. İlacı içmediğimi ve düşük yapmadığımı anladığı anda beni tehdit boyutuna geldi. Sevdiğim adam bana "Sen yolda yürürken iki adam göndertip, karnındaki bebeği döve döve düşürteceğim" diyordu. Aklım başımdan gitti ve hemen aileme durumumu anlatıp, ondan kurtulabilmek, bebeğimi babasından korumak için şehir değiştirdim.”

AİLESİ DESTEK OLDU

Isparta'nın Eğirdir İlçesi'ndeki ailesinin yanına taşındığını belirten Rabia Alagöz, onlardan hiç beklemidiği bir destek gördüğünü söyledi. “Kimsenin ağzından kötü bir söz çıkmadı. Hiçbiri, "Sen evlenmeden niye hamile kaldın?" demedi” diyen Rabia Alagöz, stresli bir hamilelik döneminden sonra çocuğunu dünyaya getirdiğini söyledi.

Dr. Nurettin Coşkun'un bunu kabullenmemesi üzerine bir avukat tutup dava açtığını, doğum öncesi ve doğum sonrası giderleri olarak 30 bin TL ve aylık 10 bin TL de nafaka istediğini belirten Alagöz, DNA testi de talep ettiğini sözlerine ekledi.

MAHKEMEDEKİ SUÇLAMA

Mahkeme aşamasında, “Benim isteğim dışında hamile kaldı, spermlerimi çaldı” suçlamasıyla karşı karşıya kalan Rabia Alagöz, bu konuda şunları söyledi:

“İnanın, suçlamayı ilk duyduğumda bakakalmışım. Böyle saçma sapan bir suçlama olabilir mi? Hamileliği ben de istemiyordum ama kaza ile böyle bir şey meydana geldi. Ailem hatırı sayılır ve geniş bir ailedir. Dedikodular, aile, toplum ve arkadaşlarım önündeki durumumu etkiledi.

İyi bir evlilik yapma şansım da kalmadı. Ama Nurettin, sanki cüzdanından spermlerini çalmışım gibi çıktı ortaya. Sen herşeyden önce tıp doktorusun ve hamilelik riskinin her zaman var olduğunu biliyorsun. Velev ki doğru olsun. Yani onun iddia ettiği gibi ben onun spermlerini her nasıl oluyorsa artık, çalarak hamile kalmak isteyeyim. Eeee, sen sahip çıkaydın spermlerine. Ben senin spermlerinin bekçisi miyim? Sen korunsaydın. Senin kendini tutamayışının cezasını niye ben çekiyorum acaba?”

KIZIMIN DOĞUMGÜNÜ

DNA için örnek alınacağı gün olan 14 Nisan'ın aynı zamanda kızının doğum günü olduğunu söyleyen Alagöz, “Bu şekilde anne olmak istemezdim ama kızım herşeye değermiş. Harika bir bebek ve tüm sıkıntılarım onu görünce bitiyor. Onun kucağıma kendisini atmasıyla, tüm dünyaya karşı savaş verecek kadar kendimi güçlü hissediyorum. Bu dava da yine kızımın geleceği için verdiğim bir mücadele olacak” dedi.

Davanın seyri

Sevgilisinden hamile kalan Rabia Alagöz, Antalya 2'nci Aile Mahkemesi"ne 14 Nisan 2009"da doğan bebeğini kabul etmeyen Dr. Nurettin Coşkun hakkında babalık ve tazminat davası açmıştı. Coşkun"dan, doğum öncesi ve doğum sonrası giderleri olarak 30 bin TL ve aylık 10 bin TL de nafaka isteyen genç kadın, DNA testi de talep etmişti. Alagöz, Coşkun"un kendisiyle evlenme vaadiyle birlikte olduğunu ileri sürmüş, Coşkun"un avukatı ise mahkemeye verdiği cevap dilekçesinde, şu iddialarda bulunmuştu:

“Biyolojik babanın açıkça tuzağa düşürülmesi, iğfal edilmesi, spermlerinin maddi kazanç hesapları peşindeki kadın tarafından irade dışı kullanılması çok tartışılan "sperm hırsızlığını" ortaya çıkartıyor. Sperm hırsızlığı, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Türkiye Anayasası"nın belirli hükümlerine aykırı olarak şu anki hukuk düzenimizde korunuyor. "Sperm hırsızlığı" faillerine bir yaptırım öngörülmediği gibi konunun mağdurları ömürleri boyu devam eden sosyal ve hukuki bir yük taşımak zorunda kalıyorlar. Bunun dışında spermlerin doğrudan cinsel ilişkide değil de erkekten gizlice elde edilip, bilgisi dışında hamilelik için kullanılması faraziyesinde dahi medeni yasamız sperm hırsızlığını ödüllendirir, mağduru cezalandırır mahiyette hükümler içeriyor. Erkeğin iradesi dışında doğacak çocuğu süreç içerisinde evliliğe araç, maddi kazanç vasıtası ve bir nevi kendisini garantiye alma yöntemi olarak gören pek çok kadın, sperm hırsızlığı yapabilmektedir. Bir erkeğin, tecavüz edip hamile bıraktığı kadını doğuma zorlanması ile sperm hırsızlığı yapan bir kadının erkeği iradesi dışında babalığa zorlaması arasında etik olarak hiçbir fark yoktur.”

DHA