TBMM Başkanvekili Meral Akşener'in yönettiği oturumda gündem dışı görüşmelerde 9.Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ölüm yıldönümü nedeniyle Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç bir konuşma yaparak, "Rahmetli Özal, yaptığı pek çok işle hayırla anılmaktadır" dedi.

Ağrı'nın kurtuluşunun yıl dönümünün de ilin Milletvekillerinin yaptığı konuşmaların ardından, BDP'nin önergesine geçildi. Kürsüye ilk olarak önerge sahibi BDP Hakkari Milletvekili Adil Kurt konuştu. Hükümet sıralarında Şahin'in de dinlediği konuşmada Kurt, Bakan'ın pek çok pot kırdığını belirtirken, "Ben en son aklıma gelen, gaz bombalarının insan öldürmediği yönündeki açıklamasına değineceğim" dedi. Ardından gaz bombasından ölen bazı çocukların fotoğraflarına dikkat çeken Kurt, "Sayın bakan, konuşmayı bilmiyorsanız, danışmanlarınızın verdiği metinleri bari okuyun da pot kırmayın. Sizin bakanı sevdiğinizi göstermek için burada takla atmanız gerekiyor. Başka bir şey yapmanız yetersiz kalıyor. Bu önergeyi red etmek içinde takla atmanız gerekiyor. Her konuşmasında kan, kin ve nefret üreten bu bakan kabineye yakışmıyor" diye konuştu.

BDP Grubu adına ilk konuşmayı Muş Milletvekili Sırrı Sakık yaptı. "Bir ülkenin rotasını, demokrasinin geldiği noktayı, İçişleri Bakanı'na bakarak anlayabilirsiniz" diyen Sakık, "Göreve geldiğinden bu yana yaptıklarına şahit oluyoruz. İlk göreve geldiği günden bugüne çeşitli sözleriyle tepki çekmiştir. Büyük Türk düşünürü İdris Naim Şahin" dedi. Kürt sorununa ilişkin "Kürt sorunu diyorlar, ben arıyorum bulamıyorum" dediğini hatırlatan Sakık, "Arayan mevlasını da bulur, belasını da bulur. Sizin dünyadan bile haberiniz yok" diye konuştu.

 

"Böyle devlet yönetimi olmaz"

MHP Grubu adına gensoru için söz alan Günal, AKP hükümetini eleştirerek, "Böyle devlet yönetimi olmaz. Önce ispatlamayan müsterihtir diyorsun, sonra benim sır küpüm ben gönderdim diyorsun. Yok böyle bir şey" diyerek şunları söyledi:
"Önce oturup bir tavır belirleyin. Başkaları için NATO'yu çağıracağınıza, kendi içinizdeki sorunu halledin. Çağırın bakanlar kurulunu bir strateji belirleyin. Yanlışta olsa onu uygulayın. Plan bütçe komisyonundaki tüm arkadaşlar gülmekten ölüyoruz. Eline bir kağıt alan atıp iki imza kanun teklifi diye getiriyor. Önü yok arkası yok, analizi yok. Sonra defalarca değiştiriyoruz.
Türkiye Cumhuriyeti bir devlet geleneğine sahiptir. Türk vatandaşı diyince, sadece orta asyadan gelenlere denmiyor. Ne mutlu türküm diyene sadece Türkleri kapsamıyor. İstanbuldaki minyatürk'ü minyatürkiye olarak, niye utanıyorsunuz Türklükten kardeşim. Gelin canlar bir olalım diyorlar. Bir olalım, diri olalım diyorlar. Buharadan gelen sözü dinleyelim. 2023'te lider ülke, 2053'te süper güç olmanın yolu Türk İslam sentezindedir."

Şahin hakkında BDP'nin verdiği gensoru için kürsüye gelen CHP Ankara Milletvekili Gökhan Günaydın, ise öncelikle bakanın 10 yıllık milletvekili olduğunu hatırlattı. Şahin'in bakan olduğunda kendi Facebook sayfasından "Ordu'ya hayırlı olsun" ilanı verdiğini belirterek şunları söyledi:
"Sayın Şahin, 10 yıldır milletvekili olan bir bakan hakkında konuşuyoruz. Şahin'in facebook sayfasından "Orduya hayırlı olsun" demiştir. Yani nihayet Ordu Şahin gibi bir milletvekiline sahip olmuştur. Türkiye Cumhuriyeti Başbakanına millet sitem etmektedir ki, böyle hayırlı bir insanı niye yıllarca bizden sakladınız?
Sayın bakan 9 ay 4 günü çok iyi kullanmıştır. Ama bu hayırlı mıdır? Bu tartışılır. Sayın bakanın yaptığı konuşmaları anlamaya çalışıyoruz. Algılayamıyoruz. Halka bir mesaj vermeye çalışıyor ama biz anlamakta güçlük çekiyoruz. Sayın bakan için söyleyecek çok şey var ama biz birer fani olarak Sayın Şahin'i masaya yatırıp inceleyecek değiliz. Öncelikle AKP'nin içişleri bakanlığı görüşünü değerlendirmemiz gerekiyor.
Yurttaşa adet demek, onu bir insan olarak görmekte bir sıkıntı var demektir. Bir şehidi ceset parçası olarak tanımlayabilmek, o içişleri bakanının kendisine verilen görevin içselleştirememiş demektir. Van'da saray espirisi yapmaya kalkmazdı. Oranın saray olmadığını askeri yaşam kalitesini bilen herkes bilirdi."

Bakan Şahin'e daha önce radyasyonlu çayın, "Zararlı olmadığı gerekçesiyle" içildiğini hatırlatarak, "Biber gazının zararsız olduğunu iddia ediyor. Ben öneriyorum sayın bakana alsın yarım metreden o biber gazını sıksınlar. Nasıl bir şey olduğunu anlasın" dedi.

Türkiye'de 10 yıllık süreçte 10'u aşkın yurttaşın bu gazdan etkilenerek hayatını yitirdiğini vurgulayan, Günaydın, şöyle devam etti:
"5 TEDAŞ görevlisi Erzurum Aşkale'de 2 saat çırpına çırpına ölüyor. Ben soruyorum niye bu zaman içinde bir helikopter operasyonu yapılmıyor. Hangi ülkenin diktatörü hangi sevindiğini bana anlatmak için bir takla atmasını isteyebilir. Bu nasıl bir kibirdir. Ben böyle bırakın bir bakan, diktatör bile olmadığını düşünüyorum. Mustafa Bozçayır, Köy Enstitülerini kapattığımız için, yerleştirdiğiniz bu zihniyet farkı nedeniyle, 'Sen kim oluyorsun, bana böyle bir soru sorabiliyorsun. Ben milletim, sen vekilsin' demiyor, senin çaldırdığın çalgıyla oynuyor. Kürt sorununu göremediğinizi söylüyorsunuz. O zaman eski bakanlara eski başbakan yardımcılarına sorun, Atatürk Orman Çiftliğinde, Oslo da Habur'da neler olmuş. Sorun öğrenirsiniz. Bu iki yüzlü politikaları bırakın."