Sol gözünün mor olduğu gözlenen ve asker olduğu öğrenilen Koca şunları söyledi: "Panik halindeydim, 'hamile kadın var' dedim, 'hastaneye yetişmem lazım yol verin' dedim. Banane dediler, elime vurdular iteklediler. Nefes aldığım zaman bile ağrılarım oluyor. Hastaneye gittim. Hakkımı sonuna kadar arayacağım.

 

Çıplak halde karakola geldim, su bile vermediler, Allah rızası için dedim. 'Ben askerim, bana karşı biraz saygılı olun' dedim. Aralarından biri 'benim dayım Genelkurmay yardımcısı' diyerek dalga geçti."

BANA KÜRTÇE KONUŞTUM DİYE TERÖRİST MİSİN DEDİLER!

Kendilerine 'asker' olduğumu söylememe rağmen 'Bize ne senin askerliğinden' cevabını verdi. O sırada abimi telefonla aradım ve onunla Kürtçe konuştum. Bu kez de polisler bana Kürtçe konuştuğum için 'Sen terörist diye' hep birden saldırdılar.

'Biz devlet memuruyuz' dediklerinde 'ben askerim' dedim. Öncelikle içlerinde Mustafa adlı ve 80188 polis memurunun arabası vardı. Bir de Özgür diye bir memur vardı ama onu dinlemediler. O sırada 4-5 tane daha araba geldi. Hep birlikte saldırdılar ve üzerime yüklendiler.

POLİS KARAKOLU YERİNE TENHA BİR YERE GÖTÜRDÜLER

Daha sonra beni kelepçeleyip arabanın içine aldılar. Daha sonra beni polis karakoluna değil Yenikapı'da tenha bir yere götürdüler ve arabanın içinde dayak attılar. Daha sonra beni yine polis karakoluna götürmek yerine sahilde dolaştırdılar. Daha sonra Haseki Hastanesi'ne bıraktılar.

Eli ve kulağında yaraları kameralara gösteren Koca, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Sadece boynum ve kolumda değil, bacağımda da yaralılar var"

ALLAH O GÖRÜNTÜLERİ ÇEKEN KİŞİDEN RAZI OLSUN

"Allah o görüntüleri çekenden razı olsun" diyerek Koca şöyle devam etti: Polislerin açığa alınmasını değil, görevden alınmasını istiyorum.

POLİSLERDEN ŞİKAYETÇİYİM GÖREVDEN ALINSINLAR

Koca sözlerini şöyle tamamladı: "Şu an bu devlette yaşadığıma utanıyorum. Aralarında iyi insanlar da vardı ama bu böyle..." (Habertürk)