ZKÜ Merkez Kampüsü'ndeki Konferans Salonu'nda düzenlenen seminere, az sayıda öğrencinin katılması dikkat çekti. Sadece 21 öğrencinin izlediği seminerde, salonun büyük bölümü boş kaldı.
 
Seminerde, ZKÜ Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Levent Atik, kadına yönelik şiddet konusunda yapılan çeşitli araştırmaların sonuçları eşliğinde bir sunum yaptı.
 
ZKÜ Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Rıza Yılmaz da kadına yönelik şiddette suçlunun bulunması, delillerin ortaya konulması ve aldıkları cezalar konusunda bilgi verdi.
 
Konuşmasında, bir şekilde şiddete maruz kalanların, olayın üzerinden zaman geçtikten sonra şikayette bulunduğunu belirten Doç. Dr. Yılmaz, "Mesela 11 yaşında cinsel saldırıya uğrayan bir kişi 12 yıl sonra 23 yaşında şikayetçi olmuş" dedi.
 
Öğrencinin isyanı
 
Seminerin soru- cevap bölümünde söz alan öğrencilerden H.K., geçen yıl 17 yaşında bir kişinin cinsel tacizine uğradığını, en yakın polis karakoluna gittiğinde, 17 yaşında olduğu için ifadesinin alınmadığını ve Çocuk Şube Müdürlüğü'ne yönlendirildiğini söyledi.
 
Çocuk Şube'deki polisin ise kendisine saldıran kişinin 18 yaşından küçük olduğu için ceza almayacağını söylediğini belirten H.K., şunları kaydetti: "Ben oraya cinsel taciz ve cana kasttan gittim. Öldürülme durumundan gittim. Ama karşıma çıkan polisin bana bunu söylemiş olması, karşımdaki kişinin 18 yaşından küçük olduğu için ceza almayacağını söylemiş olması benim bu ülkede güvenli olmadığımı gösterir."
 
Gözyaşlarını tutamadı
 
Gözyaşlarını tutamayan H.K.'yı, yanındaki arkadaşları ve hocası teselli ederken, Doç. Dr. Rıza Yılmaz, suç işleyen 18 yaşından küçük birinin erişkine göre daha az ceza aldığını, ancak tamamen suçsuz olmadığını söyledi.
 
Doç. Dr. Yılmaz, "Ceza alsa da hemen çıkacak, sadece siciline işlenecek diye düşünme. Böyle yaparak o kişiye iyice cesaret vermiş oluyorsunuz. Diyelim ki siz şikayet etmediniz. Eğer etseydiniz bir ikinci kişiye yaptığı zaman birinciden aldığı cezayla gidecekti" dedi.
 
İfademi işleme koymadılar
 
Bunun üzerine yeniden söz alan H.K., "Ben yine de şikayet etmeyi düşündüm. Hatta, 'Siciline yazılsın, benden sonraki kişiler mağdur olmasın' diye direttiğim halde komiser, 'Boşuna uğraşma kızım. Şikayet etsen de hiçbir şey yapmayacaklar, serbest bırakacaklar. Sadece mahkemelere gidip geldiğinle kalırsın, boşver' dedi ve benim verdiğim ifadeyi işleme koymadılar. Ben önce o anda en yakın karakola gittim. Karakolda bana, 'Sen 17 yaşındasın. Burada ifadeni alamayız. Kendi imkanlarınla Çocuk Şube'ye gitmek zorundasın' dediler. Ben mağdur olarak istediğim yerde ifade veremiyorsam, Savcılığa gitsem yanımda velim olmak zorunda, o zaman ben ne yapabilirim ki" diye konuştu.
 
H.K., şikayet edilen kişinin önce yaşına, sonra da ilk suçu olup olmadığına bakıldığını anlattı. H.K., "Ben bu durumda 6 ay sonra da 10 yıl sonra da karakola gitsem yine bir şey olmayacak. Çünkü yapılan bir şey yok. Kadınlar sokakta etek giydiklerinde, 'Acaba ben suçlu muyum?' diye düşünerek yürüyorlar" dedi.