Tazminata dokunmayacaklarını belirterek, faillerinin ortaya çıkarılmasını isteyen köylülerin sunduğu raporda dikkat çeken başlıklar şöyle:

Sınır köyleri arasındaki tarihi ticari ilişki cumhuriyetten sonra sürmüş ve halen varlığını korumaktadır. Bu ilişki resmi sınırlar çizildikten sonra kopmuş olan iki akraba köy arasındaki ilişkidir. Aramızda ticari ilişkilerin yanı sıra kız alıp verme dahil her türlü akrabalık bağı canlılığını halen korumaktadır.

Sınır ticareti hayatımızın rutin bir parçası ve vazgeçilmez bir unsuru olduğundan hiçbir zaman tarafımızca yapılan ticaret kaçakçılık olarak nitelendirilmemiştir. Gülyazı Tugayı Irak tarafına geçtiğimizi zaten bilmekte ve sürekli geçişlerimizi Beyaz Tepe üst bölgesinden gözlemektedir. Anılan üst bölgesiyle olayın meydana geldiği Kuraniş mevkii arasındaki mesafe kuşbakışı 300 metredir. Bu nedenle Tugayın geçişimizden haberdar olmaması mümkün değildir.

Olayda yaşamını yitirenlerden 25’inin ailesi 20 yıldan fazla bir süredir, köy koruculuğu yapmaktadır. Gülyazı taburuyla korucular arasında son derece dinamik bir ilişki bulunmaktadır. Gün ortasından sınırdan bu tarafa geçen 200-300 katır ve insanı her gün çıplak bir gözle görmekte idiler.

Olay tarihine kadar ve güncel olarak şu raporu hazırladığımız bu saatte bile sınır ticareti ve trafiğinde bir kesinti olmamıştır. Gülyazı taburu olan biten her şeye vakıf olmasına rağmen, sınır ticaretine göz yummuş, geçişimize zımni olarak izin vermiştir. 

Asker bu yolu kullanan kişilerin köylülerin olduğunu bildiği için top atışı bizleri hedef almıyordu. Bir çeşit uyarı atışıydı. Bizler de bu durum rutinleştiği için yolumuza devam ediyorduk. 

Olayın vuku bulduğu gece Türkiye’ye girişi olan yolların tamamının kapatılması ve olay anında aydınlatma mermilerinin atılması bir ilktir. 34 kişinin ölümüne sebep veren bu vahim olayın failleri tespit edilip cezalandırılıncaya kadar devletten hiçbir tazminat talebinde bulunmayacağımızı, yapılmış ve yapılacak bütün maddi ve manevi tazminat tekliflerini ret edeceğimizi bilmenizi isteriz.

İçimiz kan ağlarken, çocuklarımızın kanının bedeli olan paraya dokunmayacağımızın bilinmesi gerekir. Bu işin içinde olan ve tüm istihbari bilgi akışını sağlayan resmi ve gayri resmi statüdeki her failin tespiti ile bunların adli makamın önüne çıkarılmasını istiyoruz. Ayrıca, bu olayda en küçük ihmali ve kusuru bulunun kamu görevlisi, asker veya sivil tüm idarecilerin bir an önce görevlerinden el çektirilmelerinin sağlanmasını istiyoruz.
hürriyet