Nazilli Ziraat Odası’nın pamuk toplama aracı ile gerçekleştirilen hasat ile Nazilli’de elle toplanarak pamuk hasadı sona ermiş oldu. 
Nazilli’de sezonun ilk araçla pamuk toplama hasadına Nazilli Pamuk Araştırma Enstitüsü Müdürü Sadettin Öztürk, İlçe Tarım Müdürü Sunay Güler, Nazilli Ziraat Odası Başkanı Necdet İzgü, Ziraat Odası Meclis Başkanı İyigün Carlat, Oda ve Enstitü çalışanları katıldı.
Pamuk ekme sezonuna 15–20 gün geç başlanmasına rağmen pamuk sezonuna zamanında girdiklerini ifade eden Nazilli Pamuk Araştırma Enstitüsü Müdürü Sadettin Öztürk; “Pamuk Araştırma Enstitüsü olarak 2011 yılı içinde Bin dönüm civarında bir pamuk ekimi gerçekleştirdik. Bunun 200–250 dönüm civarı deneme parselleri olarak adlandırdığımız, bizim araştırma projeleri için kullandığımız alan. Parseller küçük olduğu için bu alanları elle toplatıyoruz. Bunun dışında kalan 840 dönümlük pamuk ekili alanımızı ise makine ile toplamaya uyumlu tohumlarımızdan özellikle de pamuk çiftçilerinin istediği tohum türlerini üretmek için kullandık. Geçtiğimiz ay iki firmanın katılımıyla yapılan pamuk toplama ihalemizi Nazilli Ziraat Odası en az fiyatı vererek kazandı. Bu yılki sezonun sadece Enstitü değil tüm pamuk üreticiliği olarak iyi ve sıkıntısız geçtiği kanaatindeyim. Geçen yıl olan yeşil kurt hastalığına bu yıl rastlamadık. 15–20 gün gecikmeyle pamuklar ekilmiş olmasına rağmen hasat sezonunda başladı. Pamuk üreticileri olarak verim iyi, pamuk kalitesi iyi, inşallah iyi bir fiyatta yakalanırsa pamuk üreticisi 2010 yılında olduğu gibi 2011 yılında da yüzü gülecektir” dedi.
“TÜKETTİĞİMİZ PAMUĞUN YÜZDE 35’İNİ ÜRETEBİLİYORUZ”
“Pamuk gerçekten çok stratejik bir ürün vazgeçmemiz mümkün değil” diyen Nazilli Pamuk Araştırma Enstitüsü Müdürü Sadettin Öztürk; “Pamuğun desteklenmesi ve pamuğun ekilmesi gerekiyor. Bizim bugün ekonomimizin lokomotif sektörlerinden birisi olan tekstil ve konfeksiyondur. 3 milyona yakın insanımız bu sektörlerde istihdam ediliyor. Yaklaşık olarak da 12 milyon insanın karnı bu sektörden doyuyor diyebiliriz. Bu kadar önemli şartlarda bile biz dışa bağımlıyız. Pamuk konusunda, elyaf konusunda dışa bağımlı ülke konumundayız. Ülkemizde ancak tükettiğiz pamuğun yüzde 35’ini üretebiliyoruz. Dolayısıyla tekrar pamuğun 5–10 yıl önceki gibi ekiliş alanlarının tekrar pamuk ekilmesi konusunda ve verimli çeşitlerin geliştirilmesi konusunda enstitü olarak yoğun çalışmalarımız devam etmektedir. Pamuk üretimimiz az olmasına rağmen tohum kalitesi ve iklim şartları sayesinde Türkiye olarak, dönüme alınan verim itibariyle dünyada ikinci sırada gelmekteyiz. Ve Enstitü olarak da biz bu yeni çeşitlerin makineli hasat’a verim konusunda kuraklığa dayanıklı çeşitler konusunda çalışmalarımız devam ettirmekteyiz” ifadelerine yer verdi.