Ilısal, Türkiye otomotiv sektörüne ilişkin AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, Türk otomotiv satışlarında ivmenin yılbaşından bu tarafa aşağı yönlü olarak devam ettiğini kaydetti. 
2011 yılının ocak ayında, geçen yılın aynı dönemine göre otomotiv satışlarında yüzde 123 civarında bir artış olduğunu anımsatan Ilısal, bu artış hızının aylar itibari ile sürekli düştüğünü, temmuz ayında ise yüzde 2,5'a kadar gerilediğini anlattı. 
 
Şükrü Ilısal, Ocak-Temmuz döneminde otomotiv satışlarında artış oranının yüzde 42 seviyesinde olduğunu dile getirerek, ''Geçen yıl ağustos ayında yaklaşık 62 bin araç satılmıştı, bu yıl ağustos ayı ise 52 binle kapanacak. Bu durum, ay bazında yüzde 15-20 küçülme demek oluyor. Bu yıl pazarda ay bazında küçülme ilk defa oluyor. Eğer pazar bu rakamlarda kapanırsa, 8 ayın pazar artış ortalaması da yüzde 32'ye gerileyecek'' dedi. 
 
Geçtiğimiz günlerde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ''Araba alma ev al'' önerisinin medya ve toplum tarafından yanlış anlaşıldığını ifade eden Ilısal, Başbakan'ın halka ihtiyacını almasını önerdiğini, eğer vatandaşın ev ile otomobil gibi iki ihtiyacının olması durumunda ise evi tercih etmesini tavsiye ettiğini anlattı. 
 
Ağustos ayında otomotiv satışlarındaki yavaşlamanın birkaç nedeni olabileceğini dile getiren Ilısal, dünyada yaşanan ekonomik kriz, teslimatı geciken 2012 model araçların eylül sonu, ekim gibi satışa çıkmasının, Ramazanın ağustos ayına gelmesinin, Türk halkının Ramazanda daha muhafazakar yaşamasının da ağustos ayı pazarına olumsuz yansıdığını ve otomotiv satışlarındaki yavaşlamaya neden olduğunu bildirdi. 
 
-''Yıl sonu toplam pazar 850 bin olur''- 
 
Şükrü Ilısal, otomobilin bir lüks tüketim değil, günümüzde artık bir ihtiyaç olduğunu vurgulayarak, ''Şu anda otomobilde fiyat ayarlamasından önce tam satın alma zamanıdır. Otomobil satın almada ağustos-eylül ve ekim ayları altını çizerek söylemek gerekirse ihtiyacı olanlar için bir fırsat olarak görülmeli. Bu dönemde otomobil alımı yapılabilir'' diye konuştu. 
Tüm bu gelişmelere rağmen otomotiv pazarının bayramdan sonra yine toparlanacağını belirten Ilısal, yıl sonu toplam pazar öngörülerini 850 bin adetle koruduklarını, ancak eylül ayı satışlarının, yıl sonu pazar tahmini için bir gösterge olacağını dile getirdi. 
 
Ilısal, son dönemdeki döviz kurlarındaki yükselişe ilişkin de, şu anda Türkiye'de dövizin çok pahalı olmadığını, ancak dolar-avro paritesinin çok yüksek bulunduğunu, yüksek avro-dolar paritesinin otomotivciyi sıkıntıya soktuğunu kaydetti. 
 
Mevcut ekonomik durumun devam ettiği ve dış etkenlerin müdahalesiyle daha olumsuza gitmediği sürece dolar ve avro kurunun Türk Lirası karşısında biraz daha geri geleceğini belirten Ilısal, cari açığın da yılın son çeyreğinde azalma trendine gireceğini düşündüğünü anlattı. 
 
Şükrü Ilısal, bu hafta içinde Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün'e gerçekleştirdikleri ziyarete ilişkin de şu değerlendirmelerde bulundu: 
 
''Ziyarette, otomotiv sektörünün yetkili satıcılık ayağının KOBİ kapsamında değerlendirilmesi konusunda taleplerimiz oldu. Dedik ki; bizi KOBİ kapsamında değerlendiriniz. Bize de KOBİ teşviklerinden veriniz. Dolayısıyla büyüyen pazara biz de güçlü bir şekilde devam edip, pazarı büyütelim. Bakanlık tarafından KOBİ kapsamında değerlendirme isteğimiz, grey marketler karşısındaki ısrarlı tavrımız, haksız rekabetin önüne geçilmesi talebimiz ve ülkedeki bütün ticaretin olmazsa olmaz hemen kayıt içine alınması ricamız ilgiyle karşılandı. Bakan Ergün, çok sıcak ve içten biçimde ilgileneceklerini söylediler.''
 
AA