Tunceli Bağımsız Milletvekili Kamer Genç,
"Meclis'te kendisini güvensizlik içinde hissettiğini" ifade etti.

Genç, düzenlediği basın toplantısında, 1937-1938 yıllarında Tunceli'de yapılan askeri harekatlarda öldürülen, göçe zorlanan ve İstiklal Mahkemelerinde yargılanıp da asılan ve mezar yerleri belli olmayan vatandaşların mezar yerlerinin gösterilmesi ve zararlarının karşılanması için kanun teklifi verdiğini anımsattı.

Bu kanun teklifinin kabul edilmesiyle devletin o vatandaşlardan özür dilemiş olacağını belirten Genç, askeri harekatların büyük bir bölümünün Celal Bayar'ın Başbakanlığı döneminde yapıldığını öne sürdü.

"Tayyip beye teklif ediyorum; Hakikaten 1938'de yapılan o vahşetin telafisini istiyorsa, kanun teklifimi kabul etsin" diyen Genç, Başbakan Erdoğan'ın bugünkü konuşmasında basın patronlarına kızdığını iddia ederek, bu durumu eleştirdi. Genç, "Ben o köşe yazarlarının yerinde olsam, köşemi boş bırakırım ve Başbakan'a (bugün yazımı yazmadım, sen nasıl bir yazı yazmamı istiyorsan gönder o yazıyı yazayım) derim" diye konuştu.

Kamer Genç, basın üzerinde böyle bir baskının, hiç bir dönemde olmayacağını ifade ederek, TBMM'de dün kabul edilen TOKİ'ye ilişkin kanun tasarısıyla, ülkenin soyulmasının önünün bir kez daha açıldığını iddia etti. AK Parti'nin ihaleleri istediği şirketlere verdiğini savunan Genç, "Çok büyük bir rahatsızlık içindeyim. Türkiye, adeta bir dikta rejimine doğru gidiyor. Bu rejime karşı koymak da engelleniyor" dedi.

TBMM Genel Kurulundaki görüşmelerde AK Parti'li milletvekillerinin kendisini konuşturmak istemediğini ileri süren Genç, "Beni konuşturmamak için her türlü hileye başvuruyorlar. Beni konuşturmamak için uluslararası anlaşmaya ilişkin bir tasarıyı dün çıkarmadılar, Meclisi kapattılar. Böyle bir demokrasi anlayışı olur mu? Meclis'te kendimi güvensizlik içinde hissediyorum. AKP Milletvekilleri, bana uzaktan küfrediyorlar ve bu da tutanaklara geçmiyor" diye konuştu.

Vatan