AK Parti Grup Başkanvekilleri Nihat Ergün ve Bekir Bozdağ, Ergenekon operasyonlarına ilişkin basının karşısına geçti. Ergün, Baykal'ın suçlamalarına sert cevap verdi ve şu önemli soruyu sordu.

AK Parti Grup Başkanvekilleri Nihat Ergün ve Bekir Bozdağ, Ergenekon operasyonlarına ilişkin açıklama yaptı. Ergün, Deniz Baykal'ın suçlamalarına çok sert cevap verdi. Nihat Ergün, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın, Ergenekon soruşturması kapsamında dün yaptığı açıklamalara yanıt verirken, ''(Cumhuriyet'in temel ilkeleriyle hesaplaşılıyor, Cumhuriyet'e sahip çıkanlardan hesap soruluyor) iddiasıyla Türkiye'de işlenen ve işlenmek istenen cinayetlerin, yaratılmak istenen kaosun ve diğer illegal faaliyetlerin üstü örtülemez'' dedi.

Sayın Baykal, Ergenekon davasında açıkça taraf haline gelerek hükümeti suçlu göstermeye çalışıyor.

Anayasa, görülen bir dava ile ilgili davanın seyrini etkileyecek şekilde açıkça beyanda bulunmayı açık bir şekilde yasaklamıştır. Bu dava sürecinde açıkça görülüyor ki Anayasanın ilgili maddeleri sayın Baykal tarafından açıkça ihlal edilmektedir. Tehdit etmeyin şantaj yapmayın Sayın Baykal..

Merak etmeyin sizi kimse dinlemiyor. Sizin dinlenecek görülecek şeyleri halk açık bir şekilde görüyor. Bırakalım yargı tahat çalışsın ve adalet tecelli etsin. Kendi diktalarını topluma dayatmak isteyenler cezasız kalmasın. Kimse halkı silahlı isyana teşvik etmek istemesin. Sivil veya asker kimsenin evinde cephaneler çıkmasın. Ormanlara atılan silahlar olmasın. Kimse devlete ait gizli bilgi ve belgeleri ele geçirilmesin. Kimse devleti ele geçirmeye kalkışmasın. Kimse faili meçhul cinayete kurban gitmesin.

Bu davada hukuk işlemektedir. Sayın Baykal belli ki hukuk devleti ilkesinden rahatsızdır. Yasaların herkese eşit uygulanmasından rahatsız. Sormak istiyoruz. Baykal, nasıl bir cumhuriyet hayal ediyor. Sizi rahatsız eden nedir? Dün sizi panik halinde gördük. Ergenekon virüsünün size de bulaşmasından mı korkuyorsunuz? Belgesel film için aktardığınız paranın başka yerlerde kullanıldığından mı korkuyorsunuz? Yanlış adamları mı finans ettiniz?

1990 yılındaki Sayın Baykal'a ne oldu? O zaman çeteler araştırılsın diyen Baykal ve arkadaşları nerede? Biz kendisinin o dönemdeki halini arıyoruz.

Biz Baykal'ın ve arkadaşlarının dinleme iddilarını gördük. Meclis'te de komisyon kurduk. Kendi partililerinin odalarına dinleme cihazlarını kendilerinin koyduğunu düşünüyoruz. Kendileri birbirlerini dinliyor. Sonrada bizi dinliyorlar diye ortaya bağırıyorlar.

Şüphelilere neden gözaltına alındıklarını savcılar açık bir şekilde söylüyor. Bunun aksini etmek konuyu sulandırmak ve etkisini azaltma girişimidir. Hakkın ve hukukun değirmeni yavaş döner ancak ince öğütür. Adalet yerini bulur.

Kuvvet komutanlarının eşlerinin gözaltına alınan emekli orgenerallerin eşleri tarafından ziyaret edilmesi gayet normaldir. Kim kimi ziyaret ediyor bu önemli değildir. Bunlar moral ziyaretleridir.


TBMM'de basın toplantısı düzenleyen Ergün, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın dünkü Ergenekon davası ve soruşturmasına yönelik sözlerine yanıt verdi. Baykal'ın dün talihsiz beyanlarda bulunarak konuyu bir siyasi dava ve siyasi hesaplaşma, saygın insanlardan intikam alma, Türkiye'yi Humeyni öncesi ve sonrası İran'a, Hitler öncesi ve sonrası faşist Almanya'ya benzeterek bazı değerlendirmelerde bulunduğunu kaydeden Ergün, ''Üzülerek söylemeliyiz ki Sayın Baykal, Ergenokon soruşturmasıyla ilgili her gelişmede hukuk devletini, yargı bağımsızlığını hiçe sayan, bir panik havası içindedir. Dün de böyle olmuştur'' diye konuştu.

Baykal'ın konuyla ilgili tüm değerlendirme ve iddialarını, ''tecrübeli bir siyaset adamına, Türkiye'nin sözüm ona anamuhalefet liderine uygun düşmeyen bir safsatası'' olarak niteleyen Ergün, şöyle konuştu:

''Özellikle Türkiye'nin bugününü Humeyni öncesi ve sonrası İran'a, Hitler öncesi ve sonrası faşist Almanya'ya benzetmeye kimsenin hakkı olamaz. Bu iddialar, Türkiye'nin demokratik ilerlemesine ve hukuk devleti ilkesi ile yargı bağımsızlığına büyük saygısızlık olmuştur. AK Parti, sayın Başbakan ve Hükmet; hiçkimseyle bir siyasi hesaplaşma ve siyasi intikam arayışı içinde değildir ve olamaz da. 'Cumhuriyet'in temel ilkeleriyle hesaplaşılıyor, Cumhuriyet'e sahip çıkanlardan hesap soruluyor' iddiasıyla Türkiye'de işlenen ve işlenmek istenen cinayetlerin, yaratılmak istenen kaosun ve diğer illegal faaliyetlerin üstü örtülemez. Cumhuriyet'in en temel niteliği hukuk devleti olmasıdır. Herkes, Anayasaya ve kanunlara uymakla hükümlüdür. Hiçkimsenin suç işleme imtiyazı olamaz. Herkes yasalar önünde eşittir. Toplum, 'yürürlükteki yasalara tabi olanlar ve olmayanlar' diye ikiye ayrılamaz ve yasaların uygulanamadığı imtiyazlı bir sınıf yaratılamaz. ''

Ergenekon soruşturmasıyla ilgili her şeyin Anayasa, CMK, TCK ve Terörle Mücadele Kanunu kapsamında yürütülürken, mahkeme kararları ve savcılık talimatlarına uygun olarak polis ve jandarma unsurlarının adli kolluk görevi gördüğünü anlatan Ergün, ayrıca polis ve jandarmanın uygulamalarından da tüm şüphelilerin övgüyle bahsettiğini belirtti.

-''YARGI MERCİLERİNİN ÖZEL OLARAK DEĞERLENDİRMESİ GEREKEN DURUM''-

Ergün, ''Sayın Baykal'ın uzun zamandan beri yargıyı tehdit eden ve toplum kesimlerini tahrik eden bir role soyunması da manidardır. Uzun zaman önce Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü ile ilgili davada yargıyı baskı altına alma girişimi, Şemdinli davasında savcı ve mahkeme heyetine hakaretler yağdırılması, Cumhurbaşkanı seçimiyle ilgili 367 kararı hakkında Anayasa Mahkemesi ve toplumun kargaşa çıkarmakla tehdit edilerek baskı altına alınmaya çalışılması, partimize açılan kapatma davası sürecinde açıkça taraf olunması ve yargıyı etkileme girişimleri, Danıştay saldırısı ile ilgili suçu hükümete yıkmaya ve davanın seyrini değiştirme teşebbüsleri ve şimdi de Ergenekon davasında açıkça taraf haline gelmesi, Anayasa ve ceza kanunlarımız yönünden yargı mercilerinin özel olarak değerlendirmesi gereken bir durumdur'' diye konuştu.

HABER 7