İşte Sarıgül röportajından satır başları:

Hiçbir parti demokratik değil dediniz? Sizce bir partiyi ‘demokratik’ olarak değerlendirebilmek için hangi özelliklere sahip olması gerekir?

“Partinin anayasası tüzükleridir. Partilerin tüzüklerinin demokratik olması lazım. Mesela milletvekillerini genel merkezlerin tayin etmemesi lazım. Halkı tayin etmesi lazım. Partiye kayıtlı üyelerin tayin etmesi lazım. Bütün milletvekillerinin önseçimle seçilmesi lazım. İlçe Başkalarını delegelerin seçmemesi lazım. Partiye kayıtlı üyelerin seçmesi lazım. Her partide en az yüzde 25 kadın kotası olması lazım.”

Belediye Başkanları milletvekili olmak için çalışırken siz milletvekiliyken Belediyeciliği seçtiniz. Neden?

“Ben milletvekili oldum. Milletvekilliği Türkiye’de rica organı, Belediye Başkanlığı icra organı. Partiniz iktidar değilse muhalefette milletvekili olduğunuz zaman yapabileceğiniz çok fazla büyük bir şey yok. Belediye Başkanlığı’nda bir olayı tasarlıyorsunuz, planlıyorsunuz ve o projeyi hayata geçiriyorsunuz.“

Bir partiye Genel Başkan olursanız ülkede değiştireceğiniz ilk şey nedir?

“Bir kere öğretmenlerimize destek vermem lazım. Öğretmenlerimizin imkan ve olanaklarını çok iyi bir noktaya getirmemiz lazım. Öğretmenlerimiz mutluysa Türkiye’nin geleceği mutludur. Sonra da istihdamı ve üretimi artırmamız lazım. Tarıma ağırlık vermemiz lazım”

Sarıgül CHP’ye Genel Başkan olacak mı?

“Şu anda ben partinin dışındayım. Ama Sarıgül’ün ya da bir başkasının Genel başkan olması önemli değil. İsimler üzerinde durmamak lazım. İlkeler prensipler üzerinde durmak lazım. Artık sosyal demokrasi bir Genel Başkan aramıyor mutlaka bir Başbakan arıyor”

AKP Genel Başkanı Erdoğan ve CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nu birbirinden ayıran nedir?

"Kemal Bey’in şanssızlığı var. Göreve gelir gelmez Büyükşehir adayı oldu. Sonra referandum sonra genel seçim.1.5 yılda 3 tane seçime girdi ve başarısızlık oldu. Biraz zamanı olsa kadrosunu kurup proje üretebilseydi çok farklı sonuçlar olurdu. Kemal beyin hazırlanma şansı olmadı.”

Sevilay Yükselir ‘Sarıgül sıradan bir üye olarak CHP’ye dönse bile kimlerin hangi belgeleri ortaya dökeceğini o benden daha iyi bilir’ dedi. Bu çok imalı bir cümle. Sayın Yükselir hangi belgelerden bahsediyor?

“Ben neden bahsettiğini bilmiyorum. Sarıgül 30 yıldır siyasi arenanı içerisinde. Benimle ilgili her şeyi zaten Sayın Baykal ortaya döktü. Baykal’la mücadeleye girdiğimizde savcılara gitti, hakimlere gitti, soruşturmalar yaptılar. 30 tane konuyla ilgili suç duyurusunda bulundular. Bir tanesine savcılık soruşturma dahi açmadı. Hiçbir tanesinin mahkemesi dahi olmadı. O nedenle bunlar bana göre boş iddialar. Sarıgül Hakkın ve halkın huzurundadır. Sarıgül Allah’tan başka kimseden korkmaz. Kimin ne bildiği varsa söylemeli. Sevilay hanım da söylemeli.”

‘Ben Genel Başkan olmam Başbakan olurum’ dediniz. Bir Sarıgül sürprizi mi beklemeliyiz?

“Ben Ankara’ya milletvekili olmak için falan gitmem. Hiçbir anlamı yok benim için milletvekilliğinin. Bizim için önemli olan sosyal demokratların iktidar olmasını sağlamak. Biz nasıl Kılıçdaroğlu’na destek verdiysek yarın da başka bir arkadaşımız önde olursa ona da destek veririz. Bizim mücadelemiz ‘ben’ değil ‘biz’ mücadelesi.”

Türkiye Değişim Hareketinin önünün kesilmesinin gerekçesi bu mu?

“Kılıçdaroğlu’nun o dönemde almış olduğu rüzgardır. Biz o gün partiyi kursaydık bölen, parçalayan, AKP’nin ekmeğine yağ çalan olurduk ki ben bunu hayatım boyunca yapmam.”

Sayın Melih Gökçek’in iddiaları vardı. ‘Gürsel Tekin Sarıgül’ü Genel Başkanlık koltuğuna oturtmaya çalışıyor’ dedi. Tekin ve Sarıgül arasında böyle bir diyalog var mı?

“Hiç böyle bir diyaloğumuz yok. Hiçbir görüşmemiz dahi olmadı. O beyefendinin kendi iddialarıdır.”

Siz Hrant Dink’in öldürüldüğü yere Ermenice ve Türkçe ‘Hrant Dink burada öldürüldü’ yazan bir kaldırım taşı koydurdunuz. Geçtiğimiz günlerde Dink cinayetinin azmettiricisi Erhan Tuncel tahliye edildi. Bu konuyla ilgili ne düşünüyorsunuz?

“Olayların üzerini örtmemek lazım. Demokraside olayların üzerini açmak lazım. Keşke böyle bir olay olmasaydı. Türkiye’yi ve dünyayı derinden yaralayan bir olaydır.”

Özal hayranı olduğunuzu biliyoruz. Size göre onu farklı kılan neydi?

“Özal’ı geçmişte çok eleştirdim. Çok ağır konuşmalar da yaptım. Fakat zaman içerisinde baktım ki Özal kendisini eleştirenlere bile son derece hoşgörülüydü. Ben iki Malatyalıyı örnek alıyorum Bir tanesi Erdal İnönü. Benim Genel Başkanımdı. İnönü’nün demokrasi anlayışını, devlet adamlığını, duyarlılığını, Özal’ında pratik çözümlerini. Yani sorun değil çözüm üreten bir mantığı var.”

(sansursuzhaber)