Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, internete sızan MİT ile PKK arasındaki görüşmelerin gerekirse yeniden yapılabileceğini söyledi. Devlet ile terör örgütü PKK-İmralı arasında imzalanmış ya da hazırlanmış bir prokotolün de asla söz konusu olmadığını vurgulayan Erdoğan, BDP’nin de Kürtleri temsil etmediğini ifade etti. İşte Erdoğan’ın Makedonya dönüşünde uçakta beraberindeki gazetecilere yaptığı açıklamalar....

HAKAN FİDAN’A GÜVENİYORUM

MİT- PKK görüşmeleri gerektiğinde tabii ki olur. MİT niye var? Gerekirse ‘git arkadaş gerekeni yap’ deriz. Görüşmelerin sızmasından şok olmadım. Sürpriz de olmadı. Bu konuyu tabii ki MİT Müsteşarımız Hakan Fidan’la da konuştum. Müsteşarım kendine güvendiğim bir arkadaşımdır.

Onu oraya yalnız göndermedim. Afet Hanım ile göndermiştik. O sıralarda Emre Bey’in (Eski MİT Müsteşarı Emre Taner) rahatsızlığı vardı. Hakan Fidan sadece buna değil uluslararası anlamda beni temsil etmesi gereken kritik toplantılarda da (mesela nükleer) görev almıştır.

PROTOKOL KESİNLİKLE YOK

Protokollerden bahsediliyor. Gördüğünü söyleyenler var. Türk hükümetinin, devletinin veya benim imzaladığım ya da mutabık kaldığımız bir belgeden bahsediliyor. Bu noktada özellikle belirteyim. Devlet-İmralı-PKK arasında bir protokol asla söz konusu değildir. A’dan Z’ye yalandır. Yaptıkları görüşmeleri protokol diye söylüyorlar, yayıyorlar.

BDP KÜRTLERİ TEMSİL ETMİYOR

Bazıları bilerek bazı şeyleri saptırıyor. Sanki PKK, BDP, Kürt halkının temsilcisi ve halkının savunucusuymuş gibi bir hava oluşturuluyor. Selahattin Demirtaş, 4 Eylülde AB’den elçilerle yemek yiyor. Ve orada ‘PKK benim tabanım’ diyor. Şimdi bu ne demek? Şunu açıkça söyleyeyim. PKK, Kürt halkının temsilcisi değildir. Terör örgütüdür. BDP de Kürt halkını temsil etmemektedir. Eğer temsilci olsalardı Doğu ve Güneydoğu da bizden çok oy alırlardı.

Güneydoğu Anadolu’yu değerlendirirken sadece Diyarbakır, Hakkari ve Şırnak’a bakmamak gerekir. Diğer illere bak. Niye görmüyorsun? Buralarda AK Parti çok daha fazla oy alıyor. Bir kısım medya, terör örgütünü Kürtlerin temsilcisi olarak görüyor. Medya buna prim vermezse durum böyle olmaz.

OY DEVŞİRMEYE ÇALIŞIYORLAR

Son dönemde Batman’a, Siirt’e niye yükleniyorlar? Çünkü silah zoruyla, korkuyla oy devşirmeye çalışıyorlar. Bölgedeki Kürt kardeşim korku belasına oy veriyor. Tehdit kalksın, oyları yarıya düşer. KCK davası çok gündeme getiriliyor. Konu yargıda ama büyük bir hassasiyetle takip ediliyor. Burada dikkat edilirse en çok belediye görevlileri ve meclis üyeleri üzerinden operasyon yapılıyor. İyice bakılırsa buralara bırakın belediye hizmetlerini, yerel yönetimlerce bir şey yapılmadığını göreceksiniz.

HAKKARİ’YE 17 MİLYON TL

Hakkari’ye 17 milyon TL para gönderilmiş. Hükümetimiz kimseye ayırım yapmıyor. Hatta oralara özel programlar uyguluyor. Ama bakıyorsunuz, orada yapılmış hiçbir şey yok. Bu konuların hepsi yargıda. Büyük ihbarlar incelemeler var. Zamanla neyin nasıl kullanıldığını nerelere gittiğini göreceğiz. Diyarbakır Belediyesinde normal çalışan elemanlar, eş başkan gibi yönetiyor. Ee böyle olursa orada hizmet verebilir misiniz?

TERÖRLE MÜCADELEDE KAN VARDIR

“Dünyanın neresinde olursa olsun terörle mücadelenin temelinde kan vardır. Bunu böyle söylemezsek kendimizi kandırırız. Şimdi sivillere sıçradı. Ama minimize etmenin de bedeli var.

Biz sınır içi-dışı operasyonlara devam edeceğiz.”

Başbakan Erdoğan, Makedonya dönüşü aralarında yazarımız Fuat Bol’un da bulunduğu gazetecilere açıklamalarda bulundu.

Siirtliyle evliyim, ayırımcılık yaptığımız nasıl söylenir?

Uçakta gazetecilere açıklamalarda bulunan Erdoğan, “Ben Siirtliyle evliyim. Ayırımcılık yaptığımız nasıl söylerler. 60’ı aşkın Doğu ve Güneydoğulu milletvekillerimiz var” dedi. Hudut birliklerine de değinen Erdoğan, “Ordumuz yıllardır terörle mücadele ediyor. Eksiklerimiz tabii ki var. Erler mücadelede sağlıklı bir süreç değil. Ne kadar eğitilirse eğitilsin. Karşısındaki terörist, yerdeki taşları bile ezbere biliyor. Ama hudut birliklerimiz, sürekli orada olacak.

Tecrübeli ve eğitilmiş olacak. Gittiği yerde yıllarca kalacak. Terörle mücadele eden polisimin askerimin ailesi de zor durumda. Bir polisimin hamile eşi bana geldi. ‘Bu halimle beni taciz ettiler’ dedi. Lojman istedi. Talimat verdim” diye konuştu. Erdoğan, dün akşam geldiği İstanbul’da, safra kesesi ameliyatı olan annesi Tenzile Erdoğan’ı hastanede ziyaret etti.

BAŞBAKANDAN TEPKİ: BDP’li belediyelerle çalışan Alman vakfından rahatsızım

Başbakan Erdoğan, konuşmasında isim vermeden bir Alman vakfından duyduğu rahatsızlığı dile getirdi. Erdoğan, şunları söyledi: “Dünyada Türkiye’de de faaliyet gösteren öyle vakıflar var ki. Bunlardan çok rahatsızım. Bir Alman vakfı var. CHP ve BDP’li belediyelerle çalışıyor.

Onlarla kredi sözleşmesi yapıyor. Bu tabii vakıf adı altında aslında bir fon. Sözleşmeyi yaparken de ‘şu müteahhit firmaya vereceksiniz’ diye şart koşuyor. Bu ilginç. Ama tabii teknik takipte ortaya çıkan bazı noktalar var. Almanlara zaman zaman bu konudaki rahatsızlığımızı dile getirdik. Bir sonuç alamadık.”

Öcalan sadece 1. derece yakınları ile görüşüyor

Erdoğan, teröristbaşı Öcalan’ın avukatlarıyla görüştürülmemesini şöyle değerlendirdi:

“Teröristlerin yuvası Kandil. Bir süreden beri İmralı da avukatların getirdiği bilgilerden yoksun.

Biliyorsunuz Asrın Hukuk Bürosu diye bir yer var. Burası sürekli avukat değiştirir. Aynı avukatlar İmralı’ya sürekli gitmez. Ama İmralı’dan getirdikleri bilgileri şimdi kesildi. Çünkü bölücü örgütün İmralı’da hapisteki lideri Öcalan ile görüşemiyorlar. İmralı’da sadece birinci derece yakınların görüşmesine izin veriliyor. BDP ‘barışa katkıda bulunmaya hazırız’ diyor. Ancak hiçbir şey yapmıyor.”

PKK’nın çözümü için ETA’yı örnek göstermek yanlış

Erdoğan, terörle mücadele konusunda, “Ben Beşir Atalay’ı, IRA için İrlanda’ya, ETA için İspanya’ya gönderdim. Dünyada her terör hareketini inceliyoruz. Ama kalkıp PKK’nın çözümü için ETA’yı, IRA’yı örnek almak yanlış. Sosyolojik olarak ve diğer unsurlar açısından birbirlerinden farklılar. Kalkıp saf saf konuşanlar, Sri Lanka’yı örnek gösterenler var. Kardeşim Sri Lanka ada. Ya burası? 780 bin kilometre vatan toprağı. ETA’ya gelince topu topu 800 kişi.

IRA keza daha farklı. Bu iş sıfırlandı diye bir şey yok. Bu kanseri hallettim dediğin anda bir yerden metastaz yapması gibi bir şey” dedi.

Fuat BOL-Türkiye Gazetesi