Başbakan Erdoğan, Rize'de ilk kez belediye başkanlığı döneminde yaşadığı bir olayı anlattı. Belediye olarak ilk kez kendisi İstanbul Büyükşehir Belediye Balkanı olduğunda üniversite öğrencilerine burs verildiğini belirten Başbakan Erdoğan, o zaman yeni atanan Vali'nin odasına geldiğini ve aralarında geçen diyaloğu anlattı.


Başbakan Erdoğan, partisinin Rize İl Örgütü Toplantısı'nda konuşuyor.

İşte Başbakan Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları

- Baba ocağım Rize'de yıllar boyunca ihmali hep gördük. Rize'de yaşayan hemşehrilerimden daha fazlası Rize dışında, yurtdışında kendine imkan aradı. Babam 13 yaşında Rize'yi terketti. İstanbul'un varoşlarında koşturdu. Sonra Şirket-i Hayriye'de kıyı kaptanı oldu. Sonra bu hale geldik. Onlar da merdiven altlarında yaşarlardı. Babam bunları ağlayarak anlatırdı. Babamdan Allah razı olsun. Bizi baba yurdundan uzak tutmadı ve bizi buralara o alıştırdı.

- Babam gitmek zorunda kaldı. Neden? İmkan yok, okul yok, fırsat yok. Onlar da ekmek nerdeyse oraya gittiler. Çünkü ülke iyi yönetilemiyordu.

- Buranın potansiyeli, kendi öz değerleri iyi değerlendirilemiyordu

- Rize'nin terafındaki şehirlere bağlayan yolları yoktu

- Eski kamyonlar var ya o kamyonlardan otobüslere binerdik. Armenit Dağı2nı aşardık. Bi araba geçer, ikinci araba zor. Armenit'ten aşağı bakmaya korkarsın. Ama hamdolsun Karadeniz Sahilylu bu tehlikeler ortadan kalktı. Ben bizim iktidarımızdan 17 yıl önce bu yolu başlatanlara da teşekkür ediyorum. Ama 17 yılda yüzde 35'ini yaptılar. 6 yılda yüzde 35'ini biz bitirdik

- Yol medeniyettir.

- Biz Rize Üniversitesi'ni kuracağız dedik, Kurduk mu? Kurduk.

- Adalet saraylarını bu dönemde yaptık

- Şu an içinde bulunduğumuz Kültür Merkezi bir kaba inşaattı. Ve geldik süratle burayı bitirdik.

- Bütün bunların yanında yollar devam ederken, derelerde ıslah çalışmaları, KÖYDES projeleri ile köylerin yol ve su problemlerini çözelim dedik

- Şu ana muhalefet partisi CHP çıkmış diyor ki belediyeler üniversitelilere burs veriyordu. Bunlar gittiler Anayasa Mahkemesi'ne ve burslar yasaklandı. Geçenlerde TV'de partiye mensup yöneticilerden birine soruyorlar: Madem seviyoersunuz gençliği bursları neden yasaklattınız? Verilen cevap ne biliyor musunuz? Biz bursları az bulduk da ondan.

- Bu kardeşiniz İstanbul'a büyükşehir belediye başkanı oldu ve belediyeler ilk kez öğrencilere burs verdi. İstanbul'a yeni gelen vali geldi ve şöyle edep dışı bir ifade kullandı: siz bu bursları militanlarınıza dağıtıyorsunuz. Dedim ki sizi kınıyorum. Bana böyle diyemezsiniz. Sizinle şöyle balkona çıkalım ve burs için sıradaki gençlere bakalım dedim. Tabi cesaret edemedi balkona çıkmaya. Gör bakalım dedim militan mı öğrenciler mi. Zaten o valinin İstanbul'a gelişi de olaylıydı. Sonra hakkımda süratle dosyalar artmaya başları. Hapse girdik çıktık, partiyi kurduk hakkımdaki dosya sayısı 58'di. Sonuç onlar için hüsran oldu.

- CHP çıkıp diyor ki hakkında dosya olan başbakan olamaz. Yahu bu dosyalarda neler var, bu dosyalardan beraat etmiş. Yahu beraat etmiş. Altında bir tane benim adımın olduğu dosya yok. Belediye başkanı olduğum için benim de ismimin geçtiği dosyalar.

Hürriyet