29 Ocak Günü Efeler Belediye Başkanı

Sayın Mesut Özakçam’ı Belediyedeki Makam Odasında

Ziyaret ettim. Samimi bir ortamda söyleştik. 30 Yıllık

Arkadaşlığımız vardı. Ancak çeşitli Yerel Gazetelerde

Aynı gün ve tam da görüşme saatimizde çıkan haberler

Oldukça canını sıkmıştı. Yıllardır sakin-mülayim olarak

Bildiğim Sayın Özakçam’ı ilk kez bu kadar tepkili ve

Öfkeli gördüm. Öngördüğümüz söyleşi, haberlerdeki

Bazı başlıklarla ruh hali aniden ve doğal olarak değişti…

Gerginleşti, duygusallaştı! Tepkileri çok anlaşılabilirdi.

Çünkü İnsaniydi… Onu bu ölçüde “Duygusal Girdaba”

Sürükleyen şey ise, bazı haberlerde “Yalan-Yanlış-Eksik”

Olarak tanımladığı başlıklar değil, her Babanın da en

Hassas ve “kırılma anı” olan “Evlatlarına” yönelik olarak

Vurgulanan başlıklardı. Bu alan; Tam da

“Sözün Tükendiği” andır genellikle. Hele de çocuğunuzun

 “Duygusal Kırılganlık” eşiği yıpranmışsa doğal olarak

Öne çıkan tepkiniz, Çocuğunuzda yaratacağı olası

Tahrif atlara endeksli oluyor… Başkan Özakçam

Eleştirilere karşı hoş görülü, saygılı… Ama her baba gibi

Çocuğuna yönelik ve onun ruhsal sağlığını olumsuz

Etkileyecek her davranışı “bir Baba refleksiyle”

Değerlendiriyor.  Kimsenin “Niye böyle davranıyor?”

Diye sorgulamaya da hakkı olmadığını düşünüyorum.

Ben şahsen ve en azından bunu “Özen gösterilmesi” hatta

Gündeme getirilmemesi gereken “Kutsal Alanı” olarak

Algılanmasını daha doğru buluyorum.

Sayın Özakçam’ın bazı haberlere verdiği kısa ve özet

Yanıtları aktarmak istiyorum. Ben Ona ve yanıtlarındaki

Samimiyetine inanıyorum…

“Başkan Yardımcısı Sümran Ünal’ın Yurt dışı gezisi”

Üzerine söyledikleri: “Sümran Hanım bir akrabasının

Düğünü için 4 ay önce Almanya’ya davet edilmişti.

O dönemde Belediyemizin iş yoğunluğu yüzünden

Törene katılamayacağını bildirmişti. Bu kez Düğün

Sahibi Aile; Sümran Hanım katılabilsin diye düğünü

4 ay ertelemiş. Yani Sümran Hanımın bu programı

Aylar önce kararlaştırılmış. Bunu bazı uydurma teorilere

Bağlamak hiç doğru değil. Haksız! Adil de değil!”

“Başkan Yardımcılarının kavgalı olduğu ve istifa

Aşamasına geldikleri” haberleri üzerine söyledikleri;

“Böyle bir durum kesinlikle yok! Söz konusu da olmadı!

Böyle gerçek dışı haberleri görünce yardımcılarım ve

Yazanlar adına da üzülüyorum!”

“Belediyede pek çok Müdürün de istifa edeceği”

Haberleri konusuna dair anlattıkları: “İmar Müdürü Sayın

Ayla Yüksel izine çıktı. Ama sanırım istifa edecek.

Kararından dönmeye de hiç niyeti yok. Sayın Yüksel’i bu

Göreve Ben getirdim. Kendisine de hep güvendim.

Bu eğiliminden vaz geçmesi için ısrarcı oldum. Ama ikna

Edemedim. Belediyemizin Kuruluş sürecindeki işlerinin

Yığılması, yoğunluk, eleman eksikliği, yaşadığı yoğun

Stresin bu kararında etken olduğunu söyleyebilirim”

“Oğlunun da Sözlüsü olan Kişinin, Kadrolu Personel

Olarak alındığı” iddiaları için kısaca anlattıkları ise şöyle:

“Oğlumun duygusal kırılganlıkları üzerinden yapılan

Eleştirileri, açıkçası nefretle karşılıyorum. Her eleştiriye

Saygı duyarım. Ama bu yönteme asla! Ama Evladım

Endeksli olmaz! Olmamalıdır da… Bunun vebali de

Büyüktür! Yine de insanlar gerçeği öğrensinler diye ilk ve

Son kez konuşuyorum. A.K 6 yıldır Belediyemizdeki

Taşeron Firmanın elemanı olarak zaten çalışıyordu.

Bu elemanımızı ya işten atacak ya da sözleşmeli olarak

Hizmetlerinden yararlanmaya devam edecektik. Biz

Yararlanmayı seçtik. Ekmeğiyle oynasaydık o vakit

Mutlu mu olunacaktı? Eskisi gibi asgari ücretli! Kimsenin

Hakkı yenmiş değil! Kimsenin yerine alınmış değil!

6 yıllık Emeğine rağmen bu elemanımızı işten çıkarsaydık,

İşte o vakit hesap sorulabilirdi. Sorulmalıydı da!

Çalışanlarımızı mağdur etmek istemiyoruz. Etmedik de!

Bu bir suçsa eğer, ben bu suçu kabul ederim. Ama orta

Yerde sadece kazanılmış bir hakkın sürdürülmesi dışında

Hiçbir şey yok! Henüz 22 yaşındaki Oğlumun da bu

Kızımıza gönül vermiş olmasında garipsenecek ne var ki?

Bu iki çocuk merkezli dedikodular bilinmelidir ki sadece

Bu Gençlerin ruhlarında onarılmaz yaralar açıyor.

Herkes insaniyet ve vicdan adına daha dikkatli olmalı”

 “Belediyede Havuz Hesaplar mı var?” imalarına karşı

Söylediklerini daha dikkatle dinlemek gerekiyor.

“Böyle bir iddiaya cevap veriyor olmaktan utanıyorum.

Bu haberleri dehşetle karşılıyorum. Bu konuda somut bir

Bilgisi olan herkese çağrı yapıyorum. Böyle bir durumla

Karşılaşan her kim varsa Başkan olarak bana gelsin!

Kendilerine hiçbir hususta, hiçbir zaman, hiçbir müşkülat

Çıkarılmayacağını, üstelik isimlerinin de Bende saklı

Kalacağına söz veriyorum! Bu doğrulanırsa işte o vakit

Hiddetimin sınırlarını herkes daha net görecek! Kimse

Dedikodu üretmesin! Bilen, gören, bunu kanıtlayacak

Olanı, Aydın’ın Kahramanı ilan edeceğim! Çağrım

Herkesedir! Ben buradayım! Resmi Vezneleri dışında

Belediyemizde asla para Sirkülasyonu olamaz! Yoktur!

Bu husus geçiştirilemez! Savsaklanamaz! Herkesi göreve

Çağırıyorum. Özellikle varsa bu konunun mağdurlarını!”  

Bu sözlerinin hemen ardından Sayın Özakçam bana

Resmi bir Belge örneği verdi. Bu beni çok etkiledi.

Bu Belge; Aydın Efeler Belediye Meclis Kararı ile

Saptanan “İmar Planı Tadilat Taleplerinde Uygulanacak

Birim Fiyat Tarifeleri” Bu sanırım Türkiye’de belki bir

İlk. Ya da ilklerden biri! Hükümet de bu Proje üzerinde

Çalışıyor. Bu tarife varken Belediyede değil Havuz

Hesabı aramak, bundan söz etmek bile bence

“Abesle İştigal” olacaktır. Ben şahsen Sayın Özakçam’ın

Açıklamalarını samimi buluyor, gönülden inanıyorum…