İnsan zaplarken Fox TV'de karşılaştığı 'Uyanık Bar' adlı programa ilk önce bir anlam veremiyor. Nasıl bir program olduğunu anlamaya çalışırken bir de bakıyor ki bir-iki saattir kanala çakılı kalmış... 'Uyanık Bar'ın kahramanı Serji, seyirciye, anlam veremese de, kendini izlettiriyor, çünkü merak ettiriyor. Yeri geliyor konuğu Beren Saat'ten, kendisine çok asıldığı için tokat yiyor, yeri geliyor eşiyle çok ilgilendiği için Sinan Tuzcu'dan azar işitiyor... Serji'yi canlandıran oyuncu Serhat Kılıç, son zamanların en merak edilen kahramanı 'Serji'yi anlattı...

* Ne olacak bu Serji'nin hali? Gelen yerden yere vuruyor onu...
Bu durum bizim işimize geliyor, istediğimiz o; yoksa konuk gelmez...

* Konuklara "Gelin Serji'yi yerden yere vurun" mu diyorsunuz yani?
Evet, mesela Beren'e (Saat), "Üstüne geleceğim, istersen beni tokatlayabilirsin" dedim. Programda da o kadar üstüne gittim ki, dayanamadı tokadı patlattı. Aslında her şey sürpriz gelişiyor, ne olacağını bilmiyoruz, hiç yazılı metnimiz yok.

* Aslında Serji acınası bir adam gibi geliyor bana...
Ama bunun çok bilincinde olduğunu sanmıyorum. Aylak deriz ya, tam aylak kelimesinin karşılığı kendisi. Ama genel kültürü hiç fena değil; müzikten de iyi anlıyor, sinemadan da... Hiç fena bir adam değil yani...

* Peki Serji ismi nereden çıktı?
Bir arkadaşım bana üniversitede böyle bir lakap takmış ve bunu yaymaya çalışmıştı. Ama çok başaramadı. Sonra şov için bir isim ararken, benim aklıma arkadaşımın taktığı Serji lakabı geldi.

ASILMAM MÜMKÜN MÜ?
* Neden kendi isminizi kullanmayı tercih etmediniz?
Çünkü oradaki adam ben değilim, ben orada bir oyuncu olarak rol yapıyorum. Örneğin Beren'i 'Hatırla Sevgili'den tanıyorum, çok sevdiğim, çok tatlı, çok şirin bir insandır. Ona kendi kimliğimle asılmam mümkün mü? Sonuçta Serji bir televizyon karakteri. Ne yapacağı hiçbir zaman belli olmaz.

* Ama Serji gelen bütün kadın konuklara sarkacakmış gibi görünüyor...
Hayır, asla öyle bir şey yok. Sadece beğendiklerine sarkıyor. Şimdiye kadar da hep güzel kadınlar geldi, ben ne yapayım, daha doğrusu Serji ne yapsın!

* Çirkin bir kadını da konuk etmeyeceğine göre sarkmaya devam yani...
Serji, "Çirkin kadın yoktur, kadın var oluş itibariyle güzeldir" diyor. Ben de Serji'yle aynı fikirdeyim. Bir de Serji herkese aşık oluyor!

HERKESLE FLÖRT EDİYOR
* Her gelene aşık mı oluyor yani?
Evet. Cinsler sınırlaması yapmadan herkesle flört halinde. Tabii heteroseksüel bir adam, onun da altını çizeyim. Aslında Serji'de kadınların duyarlılığı da var ama o taraflarını henüz göstermedi.

* Bu program nasıl doğdu?
Bu formatı ve karakteri Şafak'la (Bakkalbaşıoğlu) bulduk. Şafak'a hep, "Sunucu olmaktan çok korkuyorum, direkt kameraya bakmayacağım bir iş olsun, oyunculuğu da ucundan yapabileyim" diyordum. Yani 'Nasıl yaparız da ben sunucu olmam' sorusuyla başladı her şey.

* Niye, sunuculuk fobiniz mi var?
Yoo hayır, ondan değil. Sunucu olarak çıksaydım, yaptığım iş talk show olacaktı. Talk show'u da çok iyi yapanlar var zaten. Ben de oturup onları izliyorum. Onlardan daha iyisini yapamam nasıl olsa...

* Yani yeni bir kulvar yaratayım da başkalarıyla kıyaslanmayayım diye mi düşündünüz?
Hayır, öyle değil. 'Yol Arkadaşım' dizisinde İlker, 'Hatırla Sevgili'de Kamil karakterlerini oynadım. Tiyatroda 20-25 prodüksiyonda onlarca rol oynadım, Amerikalı'yı, Fransız'ı, Türk'ü canlandırdım. Serji de onlar gibi bir karakter. Yani ben 'Uyanık Bar'da da doğaçlama oyunculuk yapıyorum.

* Format seyircinin alışık olduğu bir format değil. Bu bir risk değil miydi?
Riske girmezseniz, o işten sürpriz çıkmaz. Her zaman risk almak gerekir.

* Biraz da farklı bir şey yapma, sıradan olmama kaygınız var demek ki...
Evet ama bu egoyla alakalı değil. Bu formatı yaratırken, ne yaparız da farklı bir şey olur diye uğraşmadık. Bendeki malzemeyi uygun bir şekilde nasıl kullanabiliriz diye düşündük. Yani aslında bana, üzerinde at koşturmam için bir zemin hazırladık. Ben şimdi orada tırıs koşuyorum... O kadar sağlam bir yerdeyim ki, bana sadece içeride atımla koşmak, konuklarımı da terkime alıp şahlanıp gitmek kalıyor.

BENİM KUSURLARIMI TAŞIYOR
* Programda oyunculuğun dışındaki yeteneklerinizi de sergiliyorsunuz. Örneğin harika şarkı söylüyorsunuz, hem de pek çok türden...
Müzikle iç içe büyüdüm, bizim evde her saat müzik vardı. O yüzden rock'tan caza, Türk Sanat Müziği'nden gazele kadar her türü severim. Hafız Burhan da dinlerim, Enver İbrahim de, Lois Armstrong da, Elvis Presley de... Ayrıca oyunculuk eğitimiyle birlikte şan ve dans dersi de aldım. Ama bunları benim yeteneklerim olarak değil de, Serji'nin avantajları olarak değerlendirip, uygun zamanlarda kullanmaya çalışıyoruz.

* Serji normal hayatta insanların seveceği bir tip değil gibi geliyor...
Aslında çoğumuz o kadar sevilesi değiliz, çevremizdekiler bizi, çok sevecen olduğumuza ikna ediyorlar sadece. Yani bu biraz çevremizdeki insanların ne kadar sabırlı olduğuyla alakalı... Ben de çok kusursuz değilim zaten. Serji benden çıktığı için de, içinde benim kusurlarımı taşıyor.

* Siz Serji'yi baya seviyorsunuz...
Seviyorum, hatta gittikçe daha çok seviyorum. Ama açıkçası artık Serji benim kontrolümden çıkmaya başladı. Yani 'Bir ben var benden içeri' derler ya, biraz öyle olmaya başladı. Aslında bu hoşuma gidiyor, ben de eğleniyorum o zaman.

BEN DAHA BEBEK GİBİYİM
* Hedefiniz arasında oyunculuğun yanı sıra programcılık, şovmenlik de var mıydı?
Hayır, ben oyunculuk yapmaktan çok memnunum, bu benim için bir tutku, başka bir şey yapmak istemiyorum. 'Uyanık Bar'da da bir oyunculuk performansı sergilediğimi düşünüyorum.

* Okan Bayülgen'in de ilk çıktığında sizin gibi yadırgandığını ama ileride sizin de onun gibi çok başarılı olacağınızı söyleyenler var. Ne düşünüyorsunuz?
Okan Bayülgen yıllardır bu işi yapıyor ve çok başka bir televizyon birikimine sahip. Ben daha televizyonda bebek gibiyim, o yüzden öyle bir şey söz konusu olamaz. Zaten bence Okan, artık talkshow kulvarını da aşıp, 'talk'ın da ötesine geçti. Ondan daha iyisini yapamayacağım için ben başka bir şey yapıyorum. Bizimkinden yapan yok, rakip olmadığı için de daha rahatız.

SEYİRCİ DE OYUNA TELEFONLA KATILIYOR
* Telefonla programa katılanların sayısı gittikçe artıyor. Seyirci de benimsedi sizi...
Evet, program sırasında rejiyi arayıp, oyuna katılmak isteyen seyircilerimiz oluyor. Mesela geçen hafta 43 yaşında bir bayan seyircimiz aramış ve "Mahalleden Serji'yi tanıyan ve ona hayran bir kız olmak istiyorum. Merak etmeyin sesimi değiştireceğim ama Serji çok baskın çıkarsa suratına kapatacağım. Yalnız ne olur söyleyin; Serji'nin suratına kapatacağım, Serhat Bey'inkine değil" demiş.