Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, kanserin günümüzde önemli bir halk sağlığı sorunu olarak hala gündemdeki yerini koruduğu, sebebi bilinen ölümler sıralamasında kalp ve damar hastalıklarından sonra ikinci sırada yer aldığı belirtildi.
Kanserin, öldürücülüğü yanında bıraktığı sakatlıklar ve tedavisindeki yüksek maliyetler nedeniyle iş gücünde ve ülke ekonomisinde çok ağır kayıplara neden olduğuna dikkati çekilen açıklamada, bu çerçevede 2011 yılının Kadın Kanserleri Yılı olarak kabul edildiği kaydedildi. Meme kanserinin tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de kadınlarda en sık görülen kanser olduğu ifade edilen açıklamada, yılda en az 25 bin yeni meme kanseri vakası geliştiği belirtildi.
Erken evrede tanı koyulduğunda meme kanseri tedavisinin çok başarılı olduğuna yer verilen açıklamada, ileri evrelerde tanı koyulduğunda ise hem yaşam sürelerinin kısıtlandığı, hem de yaşam kalitesinin düştüğü vurgulandı. Türkiye'de teşhis edilen meme kanserlerinin ortalama yüzde 60'ının ileri evrelerde olduğu kaydedilen açıklamada, Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezlerinde (KETEM) olduğu gibi toplum tabanlı taramaların yapıldığı merkezlerde ise meme kanserinin yüzde 85 oranında erken evrede teşhis edildiği belirtildi.
Obezitenin de meme kanseri için önemli bir risk faktörü olduğuna işaret edilen açıklamada, bu konuda ulusal bir program başlatıldığı anlatıldı. Açıklamada, 2012 yılı içerisinde aile hekimliği sistemi ile KETEM'lerin entegrasyonunun gerçekleştirileceği, bu şekilde her aile hekiminin, takip ettiği hastalarını yaşı hedef gruba vardığında tarama testleri için KETEM'lere davet edeceği belirtildi.
Tüm dünyada verilen standart tedavilerin Türkiye'de de Sosyal Güvenlik Kurumunca ücretsiz karşılandığının altı çizilen açıklamada, 2023 yılı sonuna kadar 26 ayrı sağlık bölgesinde hizmet verecek kapsamlı onkoloji merkezi kurulacağı kaydedildi.
Açıklamada, merkezlerde ve eğitim araştırma hastanelerinde meme koruyucu cerrahi eğitiminin yanı sıra erken evrelerde kullanılacak sterotaktik meme biyopsisi ve memeden sadece kitle eksizyonu ile yapılan meme kanseri tedavilerinin ülke genelinde yaygınlaşmasının amaçlandığı ifade edildi.
Meme kanserinin; farkındalığın artırılması ve eğitim programları açısından öncelik gösterilmesi gereken kanserlerden olduğu vurgulanan açıklamada, bu amaçla yarın İstanbul'da uluslararası katılımlı bir çalıştay düzenleneceği, dünyada ve Türkiye'de mevcut toplum bazlı tarama programlarının tartışılacağı, mevcut ulusal standartlar ve kanser kontrol programlarının tekrar değerlendirileceği bildirildi.
Açıklamada Kanserle Savaş Dairesi Başkanlığı, Dünya Sağlık Örgütü Avrupa Bölgesi Ofisi, Meme Hastalıkları Dernekleri Federasyonu ve meme kanseri konusunda çalışan tüm sivil toplum kuruluşlarının katılımıyla meme kanseri konusunda farkındalığın artırılmasına yönelik olarak, pazar günü Boğaziçi Köprüsü üzerinde ''Meme Kanseri İçin Yürüyoruz'' adı altında halk koşusu düzenleneceği kaydedildi.