Kamuoyunda, "Mahkemesiz Adalet Projesi" olarak nitelendirilen ve hukuk uyuşmazlıklarının "Arabuluculuk" yoluyla çözümünü öngören, "Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanun Tasarısı" Meclis gündeminde. Arabuluculuk, yabancılık unsuru taşıyanlar da dahil olmak üzere, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri iş veya işlemlerden doğan özel hukuk uyuşmazlıklarında uygulanacak.

Tali komisyon olarak TBMM AB Uyum Komisyonu'nda görüşülen ve önümüzdeki günlerde de Adalet Komisyonu'nda ele alınacak olan, "Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanun Tasarısı" aynı zamanda Hükümetin AB reformları arasında yer alıyor.

Tasarıyla; uyuşmazlıkların dava yolu ile çözümünün yerine, tarafların kendi iradeleri ile uzlaşarak uyuşmazlığa son vermeleri, toplumsal barışın korunması amacını taşıyor. Böylelikle bu yolların geniş kapsamlı ve etkin bir biçimde işlerlik kazanması mahkemelerin iş yükünün azalmasına katkı sağlayacağı öngörülüyor. Bu düzenlemeyle, Devlete ait olan yargı yetkisinin mutlak egemenliğine zarar vermeden uyuşmazlıkların daha basit ve kolay çözüm yolu aranıyor.

Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Tasarısına göre; yabancılık unsuru taşıyanlar da dahil olmak üzere, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri iş veya işlemlerden doğan özel hukuk uyuşmazlıklarında uygulanacak. Arabuluculuk faaliyetini yürüten ve Adalet Bakanlığı'nca düzenlenen arabulucular siciline kaydedilmiş bulunan gerçek kişiyi, "arabulucu" olarak tanımlayan tasarıya göre, arabulucuya başvurmak, süreci devam ettirmek, sonuçlandırmak veya bu süreçten vazgeçmek konusunda serbest olacak olan tarafların, gerek arabulucuya başvururken gerekse tüm süreç boyunca eşit hakları bulunacak. Taraflarca aksi kararlaştırılmamışsa arabulucu, arabuluculuk faaliyeti çerçevesinde kendisine sunulan veya diğer bir şekilde elde ettiği bilgi ve belgelerle tuttuğu kayıtları, gizli tutacak. Taraflar da gizliliğe uymak zorunda olacak.


ARABULUCULUNUN HAK VE YÜKÜMLÜLÜKLERİ

Tasarı, tarafların, arabulucu veya arabuluculuğa katılanlar da dahil üçüncü bir kişinin, uyuşmazlıkla ilgili olarak hukuk davası açıldığında yahut tahkim yoluna başvurulduğunda, hangi beyan veya belgeleri delil olarak ileri süremeyeceği ve bunlar hakkında tanıklık yapamayacağını da düzenliyor.

Arabulucudaki bilgilerin açıklanması, mahkeme, hakem veya herhangi bir idari makam tarafından istenemeyecek. Söz konusu beyan veya belgeler, delil olarak sunulmuş olsa dahi hükme esas alınamayacak. Ancak, söz konusu bilgiler bir kanun hükmü tarafından emredildiği veya arabuluculuk süreci sonunda varılan anlaşmanın uygulanması ve icrası için gerekli olduğu ölçüde açıklanabilecek.

Sicile kayıtlı olan arabulucular, bu unvanını ve bu unvanın sağladığı yetkileri kullanma hakkına sahip olacak. Arabulucu, faaliyeti sırasında bu unvanını belirtecek.

Arabulucu, yapmış olduğu faaliyet karşılığı ücret ve masrafları isteme hakkına sahip olacak. Arabulucu, ücret ve masraflar için avans da talep edebilecek.

Aksi kararlaştırılmadığı sürece arabulucunun ücreti, faaliyetin sona erdiği tarihte yürürlükte bulunan Arabulucu; "Asgari Ücret Tarifesine" göre belirlenecek ve ücret-masraf taraflarca eşit olarak karşılanacak. Arabulucu, tarafların her biri ile ayrı ayrı veya her ikisiyle aynı anda görüşebilecek veya iletişim kurabilecek.


ARABULUCUNUN SEÇİLMESİ

Başkaca bir usul kararlaştırılmamışsa, arabulucu veya arabulucular taraflarca seçilecek.

Arabulucu, seçildikten sonra tarafları en kısa sürede toplantıya davet edecek.

Taraflar, arabuluculuk usulünü serbestçe kararlaştırabilecek. Taraflarca kararlaştırılmamışsa arabulucu; uyuşmazlığın niteliğini, tarafların isteklerini ve uyuşmazlığın hızlı bir şekilde çözümlenmesi için gereken usulleri göz önüne alarak arabuluculuk faaliyetini yürütecek.

Niteliği gereği yargısal bir yetkinin kullanımı olarak sadece hakim tarafından yapılabilecek işlemler arabulucu tarafından yapılamayacak. Dava açıldıktan sonra tarafların birlikte arabulucuya başvuracaklarını beyan etmeleri halinde, yargılama mahkemece 3 ay süre ile ertelenecek. Bu süre, tarafların birlikte başvurusu üzerine 3 ay daha uzatılabilecek. Aksi kararlaştırılmadıkça, taraflardan her biri arabuluculuk müzakerelerine bizzat katılacak.


ARABULUCULUK SÜRECİNİN BAŞLAMASI VE SÜRELERE ETKİSİ

Arabuluculuk süreci, dava açılmadan önce arabulucuya başvuru halinde, tarafların ilk toplantıya davet edilmeleri ve taraflarla arabulucu arasında sürecin devam ettirilmesi konusunda anlaşmaya varılıp, bu durumun bir tutanakla belgelendirildiği tarihten itibaren işlemeye başlayacak. Dava açılmasından sonra arabulucuya başvuru halinde ise bu süreç, mahkemenin tarafları arabuluculuğa davetinin taraflarca kabul edilmesi veya tarafların arabulucuya başvurma konusunda anlaşmaya vardıklarını duruşma dışında mahkemeye yazılı olarak beyan ettikleri ya da duruşmada bu beyanlarının tutanağa geçirildiği tarihten itibaren işlemeye başlayacak.

Arabuluculuk sürecinin başlamasından sona ermesine kadar geçirilen süre, zamanaşımı ve hak düşürücü sürelerin hesaplanmasında dikkate alınmayacak.


ARABULUCUNUN TARAFSIZLIĞI

Arabulucu görevini özenle, tarafsız bir biçimde yerine getirecek. Arabulucu olarak görevlendirilen kimse, tarafsızlığından şüphe edilmesini gerektirecek önemli hal ve şartların varlığı halinde, bu hususta tarafları bilgilendirmekle yükümlü olacak.

Taraflar arasında eşitliği gözetmekle yükümlü olacak arabulucu, görev yaptığı uyuşmazlıkla ilgili açılan davada, daha sonra taraflardan birinin avukatı olarak görev üstlenemeyecek.

Taraflar dava açılmadan önce veya davanın görülmesi sırasında arabulucuya başvurma konusunda anlaşabilecek. Mahkeme de tarafları arabulucuya başvurmak konusunda aydınlatıp teşvik edebilecek. Aksi kararlaştırılmadıkça, taraflardan birinin arabulucuya başvuru teklifine 30 gün içinde olumlu cevap verilmezse bu teklif reddedilmiş sayılacak.


ARABULUCULUĞUN SONA ERMESİ

Tarafların anlaşmaya varması, taraflara danışıldıktan sonra arabuluculuk için daha fazla çaba sarf edilmesinin gereksiz olduğunun arabulucu tarafından tespit edilmesi, taraflardan birinin karşı tarafa veya arabulucuya, arabuluculuk faaliyetinden çekildiğini bildirmesi,tarafların anlaşarak arabuluculuk faaliyetini sona erdirmesi harekette bulunmaları ve özellikle tabelalarında ve basılı kağıtlarında arabulucu durumunda, arabuluculuk faaliyeti sona erecek.

Arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaştıkları, anlaşamadıkları veya arabuluculuk faaliyetinin nasıl sonuçlandığı, bir tutanak ile belgelendirilecek. Arabulucu, tutanağı 5 yıl süre ile saklayacak.


TARAFLARIN ANLAŞMASI

Arabuluculuk faaliyeti sonucunda varılan anlaşmanın kapsamı taraflarca belirlenecek, anlaşma belgesi düzenlenmesi halinde belge taraflar ve arabulucu tarafından imzalanacak.

Taraflar, arabuluculuk sürecinin sonunda bir anlaşmaya varırlarsa bu anlaşmayı, asıl uyuşmazlık hakkındaki yetki kurallarına göre yetkisi belirlenecek olan icra mahkemesine ibraz edip, icra edilebilirliğine ilişkin bir şerh verilmesini talep edebilecek. Bu şerhi içeren anlaşma, ilam niteliğinde belge sayılacak.

İcra edilebilirlik şerhinin verilmesi, niteliği itibariyle bir çekişmesiz yargı işi olacak ve buna ilişkin inceleme dosya üzerinden yapılacak.


ARABULUCULUK EĞİTİMİ

Lisans eğitimini tamamlayarak arabulucu olmak isteyen kişilere, asgari 150 saatlik arabuluculuk eğitimi verilecek. Eğitimi verecek olan kuruluşlar, Adalet Bakanlığı bünyesinde kurulacak Arabuluculuk Daire Başkanlığı'ndan izin alacak. Bu kuruluşların listesi, elektronik ortamda yayımlanacak ve bu kuruluşlara en çok 3 yıllık izin verilecek. Süre 3 yıl daha uzatılabilecek.

SABAH