Ergenekon şüphelisi olarak ikinci kez tutuklanarak Metris Cezaevi'ne gönderilen Prof. Dr. Yalçın Küçük, İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi nöbetçi hakimine verdiği ifadede Türkiye'de en çok gözaltına alınan kişi olduğunu söyledi.

Uğur Mumcu'nun kendisi her tutuklandığında 'Haftalık görüşmesine gidiyor' şeklinde espri yaptığını anlatan Küçük, Ahmet Hakan'ın programında, Melih Altınok'un 'Yalçın Küçük'le konuşmak suçtur' dediğini aktardı. 'Şu an gözaltına alınmamla da görülmüştür ki devlet yeni bir suç tipi yaratmıştır. Bu da Yalçın Küçük'le konuşmaktır' diyen Küçük, Ankara'da 22 bin sayfa notuna el konulduğunu ifade etti. Tutuklanan gazeteci Ahmet Şık'ın yayınlanmamış kitabının, bu operasyonla engellendiğini ileri süren Küçük, ifadesini şöyle tamamladı: Emniyet ve savcılık ifadelerindeki sorulara bakmak dahi istemiyorum. Mahkemenizden de bunları öğrenmek istemiyorum. Konu basittir: 'Kurt, kuzuyu yiyeceğim' demiştir.

12 Eylül'de asıl mağdur benken...

Soner Yalçın'la 'Reis' ve 'Bay Pipo' kitaplarını yazdığını belirten Doğan Yurdakul ise her iki kitabın da her yıl en az iki baskı yaptığını söyledi. 12 Eylül dönemindeki faili meçhuller ve devletin mafya babalarını nasıl kullandığını araştıran bir gazeteci olduğunu anlatan Yurdakul, 12 Eylül'de iki yıl cezaevinde kalan biri olarak kendisini darbecilikle suçlayanların utanması gerektiğini söyledi. Yurdakul, Oda TV'de bulunduğu öne sürülen notlarla ilgili 'Hayat görüşümü yansıtmayan, nereden geldiği belli olmayan bu notlara dayanılarak suç isnadında bulunulması vahimdir' dedi. Yurdakul savunmasını '12 Mart ve 12 Eylül döneminde asıl mağdur benken şimdi darbecilikle suçlanıyorum' diyerek bitirdi.

Görüşlerimiz zıt

- Bakırköy eski Savcısı Ali Çakır'ın kardeşi Sait Çakır ise, Soner Yalçın'la hiç tanışmadığını, Oda TV'de 3 yılda toplam 21 yazısının yayınlandığını anlattı. Kurye suçlamasını reddeden Çakır, adının kurye olarak ilk kez Nagehan Alçı'nın 'Pandoranın Kutusu' isimli köşe yazısında geçtiğini ifade etti. Oda TV'de ele geçtiği ileri sürülen hiçbir dokümanda bu yönde bir bilgi olmadığını belirten Çakır, bu konunun, bir telefon konuşmasında Nagehan Alçı'nın söz konusu yazısıyla dalga geçen Yalçın Küçük'ün dinlemeye takılması üzerine savcılıkta kendisine sorulduğunu söyledi.

- Akademisyen olduğunu belirten Coşkun Musluk da Kürt sorunuyla ilgili görüşlerinin Yalçın Küçük'le taban tabana zıt olduğunu belirterek kimsenin yönlendirmesiyle yazı yazmasının söz konusu olmadığını söyledi.

Akşam