Kılıçdaroğlu kendisine ayrılan yere otururken iki yanında başkan adayları Oğuz Kaan Salıcı ve Ali Özcan yer aldı.
Kılıçdaroğlu kongrede yaptığı konuşmada, ''Artık partide kavga istemiyorum. Ben yumuşak huylu bir insanım, her türlü eleştiriye saygı gösteririm, beni eleştirenlere de saygı gösteririm ama partiye zarar verenleri kusura bakmayın affetmem'' dedi.
Kılıçdaroğlu, CHP'lilere ''CHP'liler eski alışkanlarından vazgeçecekler. CHP'liler, ülkenin sorunlarına kilitlenecekler, ülkenin sorunlarıyla ilgilenecekler. Kahvede otururken ülkenin sorunlarından söz edecekler. Sokakta gezerken ülkenin sorunlarından söz edecekler. Cesur, kararlı olacaklar, ödün vermeyecekler. 'Biz CHP'liyiz' diyecekler, kıvançla söyleyecekler bunu'' diye seslendi.
CHP'nin demokrasinin yolu açılsın diye konuştuğu zaman AK Parti'lilerin ''Bu CHP'liler hep konuşuyor, bunlar kanun teklifi bile veremezler'' dediğini anlatan Kılıçdaroğlu, bunun üzerine kanun tekliflerini verdiklerini hatırlattı.
Kılıdaroğlu ''Kanun tekliflerini verdik, Recep Tayyip Erdoğan dut yemiş bülbüle döndü. Hadi gel bakalım masaya. Gelebilir mi? Gelemez. Yalancı pehlivan, gerçek pehlivan değildir. Yalancı pehlivanın mumu da yatsıya kadar yanar. Ama biz, neyi söylediysek, hangi konuyu dile getirdiysek, kanun teklifini verdik ve kapı gibi arkasında durduk. Gel arkadaş, yüreğin yetiyorsa gel beraber yapalım ama gelmediler ve bize o yalaka medyadan tekrar sordular. 'Bu CHP ne yapıyor?' diye'' dedi.
'SEVSİNLER SENİN AKLIĞINI'
''Hayatında bu kadar beceriksiz bir hükümet görmediğini'' ifade eden Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Efendim biz süt kadar akız' diyor. Sevsinler senin aklığını. Sen o köstebeği yanında taşırsan, gidip Ankara'da kendisine, garibandan düşük fiyatlarla arabayı altına çeken Spor Bakanı'nı taşırsan, senin aklından zaten bu milletin şüphesi var. Biz hiç CHP ak demiyoruz. Biz zaten temiz bir partiyiz. Bizim beyaz bir sayfanın üzerinde küçük bir kara leke tutsa hemen belli olur. Ama onların sayfası zaten kara. Karalamaya gerek yok.''
CHP'nin süt işini siyaset malzemesi yaptığı yönünde eleştirildiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, süt dağıtımından sonra binlerce çocuğun hastaneye gittiğini, bu olaya gözlerini kapatamayacağını söyledi.
Kılıçdaroğlu, ''Sen rahatsız ol diye biz bunları söylüyoruz. Sütü dağıtamayan bir iktidar, nasıl ülkeyi yönetir?'' diye sordu.
Türkiye'yi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yönetmediğini, dış politikada kararların dışarıdan alındığını, ekonomiyi sıcak paranın yönettiğini savunan Kılıçdaroğlu, CHP iktidarında emekli aylıklarındaki yüzde 15 kesintiyi kaldıracağını bildirdi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Siz siz olun, yeni anlayışa egemen olun, eski alışkanlıklar bitti. Demokrasi ve özgürlüğü her yerde dillendireceğiz. Parti içinde de demokrasi olacak. 2 aday, 3 aday, 5 aday çıksın. Yarış olsun, demokrasi yarışı olsun. Bizden 2 aday çıkınca onların asabı bozuluyor. Efendim onlarda hiç 2 aday var mı? Hayatta olmaz. Talimat gelir, 'Sen aday olacaksın' diye. Diğerleri sesini keser. Ona 'demokrasi' diyorlar. Bazı aklı evvellerde şunu öneriyor; 'Siz niye AKP gibi olmuyorsunuz? Orada hiç bir şey olmuyor, ses bile çıkmıyor. Sesin çıkmadığı yere ölü toprağı serpilmiş derler. Ses çıkacak ses. CHP'yi AKP'ye benzetmek istiyorlarsa demokrasiyi bitirmek istiyorlardır. Biz AKP değil, çağdaş sosyal demokrat bir parti olacağız.''
İstanbul'a 15 yılda 150 milyar doların üzerinde para harcandığını belirten Kılıçdaroğlu, vatandaşa ''Sizin hangi sorununuz çözüldü? Hiçbir sorununuz çözülmedi. O zaman sizin sorununuz çözmeyeni değiştireceksiniz. Demokrasi budur. Ya sorunu çözeceksin, ya gideceksin'' dedi.
'ANNEM GARİBAN BİR KADINCAĞIZDI'
Konuşmasında, Anneler Günü'nü de kutlayan Kılıçdaroğlu, ''Bütün annelerin ellerinden öpüyorum. Annem gariban bir kadıncağızdı. Ben onun Kemaliydim. Arada bir saçımı okşardı. 'Oğlum nasılsın' derdi. 'Aman sakın kavga etme' derdi. Barışı, sevgiyi, dostluğu, kardeşliği istiyoruz. Kavgasız bir Türkiye istiyoruz. Herkesin birbirine selam verdiği, kucaklaştığı bir Türkiye istiyoruz'' dedi.
Kadınlardan, kendilerine seçme seçilme hakkı getiren partiyi, CHP'yi unutmamalarını isteyen Kılıçdaroğlu, yüzde 33 oranında cinsiyet kotası getiren partinin son kurultayda CHP olduğunu hatırlattı.
Kılıçdaroğlu, ''Şuna bütün samimiyetime inanıyorum. Kadının eli bir şeye değiyorsa bilin ki orada bereket var, kadın bir ere el attıysa orası düzelecek. Kadının mücadelesi toplumun her tarafından kabul görür. Kadın toplumun dokularının en önemli ögesidir. Mücadele edeceksiniz, Halide Edip Adıvar gibi mücadele edeceksiniz'' diye konuştu.
CHP iktidarında anaların ağlamayacağını vurgulayan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
''Doğu ve Güneydoğu'daki yurttaşlara sesleniyorum; anaların ağlamasını istemiyor musunuz? Hedef belli, CHP, gelin buraya. İktidar yapın CHP'yi, çözmezsem 4 yıl sonra alırsınız, bu kadar basit. Biz koltuk meraklısı değiliz. Sorunları çözmek istiyoruz. Bu ülkede herkesin barış ve huzur içinde yaşamasını istiyoruz. Herkes özgürlüğün tadına varsın, gerçek demokrasi olsun, gömlek demokrasisi olmasın istiyoruz. Demokrasi bir zihniyet, kültür, eğitim, dünyaya bakış işidir. Hem toplama kampı kuracaksın, hem de 'bizim ülkemizde demokrasi var' diyeceksin. Recep Tayyip Erdoğan'ı rahat gideceği bir ülke bırakmayacağım. Avrupa'ya bile gidemeyecek. Arap ülkelerine de gidemeyecek. Avrupa'dan insan hakları ödülü alacaktı, aldı mı? Alamadı, gidemedi bile. O sivil toplum örgütü, o insan hakları ödülünü niye geri çekti? Çünkü CHP var. Avrupa Parlamentosu'nda, Brüksel'de, İngiltere'de, Almanya'da, ABD'de her yerde ama her yerde CHP'liler var. Siz medyanın bunları yazıp çizdiğine bakmayın. Sokağın ilgisi farklıdır, biz sokaktayız. Ama bunun yolu kararlı güven vermekten geçer. Güven vermenin yolu kısır çekişmeleri, tartışmaları çöp sepetine atmaktan geçer. Artık partide kavga istemiyorum. Ben yumuşak huylu bir insanım, her türlü eleştiriye saygı gösteririm, beni eleştirenlere de saygı gösteririm ama partiye zarar verenleri kusura bakmayın affetmem.''
TEKİN: DEMOKRASİ ŞÖLENİ YAPIYORUZ
Kongrede Divan Başkanlığı'na oy birliğiyle CHP Sinop Milletvekili Engin Altay seçildi. Altay, konuşmasında Genel Başkan Kılıçdaroğlu'nun Mart 2009'da İstanbul'da bir çığır açtığını belirterek, ''CHP'liler, sizin 2009'da açtığınız çığırı yol edinip, İstanbul'un surlarına 6 oklu bayrağı dikmekte kararlıdırlar. Bu anlayış içinde bugün kongremizi gerçekleştireceğiz'' dedi.
Bugün bu salonda sadece ve sadece kongre üyelerinin iradesinin tecelli edeceğini vurgulayan Altay, ''Bunda hiçbir CHP'linin kuşkusu ve şüphesi olmamalıdır. CHP, kimsenin malı değildir, örgütün malıdır'' dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcılığı ve Merkez Yönetim Kurulu (MYK) üyeliğinden istifa eden Gürsel Tekin, saat 12.15'te salona geldi ve protokoldeki yerini aldı. Bu sırada bir partili Gürsel Tekin'e poşu taktı.
Basın mensuplarının Anneler Günü'nü kutlayan Tekin, ''Burada bir demokrasi şöleni yapıyoruz'' dedi.
Gürsel Tekin partideki görevinden istifasının kongreyle ilgisi bulunmadığını belirterek, ''Seçimde oy kullanacak mısınız?'' sorusuna ''Adaylarımızı görelim öyle karar vereceğiz'' cevabını verdi.
CHP İstanbul Milletvekili Umut Oran da 2014 yılında yapılacak yerel seçimleri kazanacak il başkanını seçmek için toplandıklarını ifade ederek, ''Yeni tüzüğümüz daha demokratik olan çarşaf listeye imkan veriyor. Buna da delege karar verecek'' diye konuştu.
Kongreye, bazı milletvekilleri, MYK ve Parti Meclisi (PM) üyeleri ile CHP'li belediye başkanları katıldı.
Kongreye katılan CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç'in üzerinde deniz feneri amblemi bulunan ve deniz feneri yazan kırmızı kravat taktığı görüldü.
638 DELEGE OY KULLANACAK
Kongrede, 638 delege oy kullanacak. Seçimde, 9 kişilik il disiplin kurulu, 40 kişilik il yönetim kurulu, 170 büyük kurultay delegesi seçilecek.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, ''tarafsızlık'' gerekçesiyle oy kullanmayacağı belirtildi.
SALONDAN NOTLAR
Abdi İpekçi Spor Salonu'nda, sahnenin üstüne sırasıyla Türk bayrağı, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun fotoğrafı ile CHP bayrağı asıldı.
''CHP 34. İl Kongresi İstanbul Demokrasi Şöleni'' başlığıyla sunulan kongrenin yapılacağı salonun dört bir tarafı yerel seçimlerin yapılacağı 2014 yılına atıfta bulunan ''2014 İstanbul bizim'' yazılı pankartlarla donatıldı.
Salonda ''Sadece partide değil, Türkiye'de iktidar'', ''Genel Başkanımızla var olduk, var olacağız'', ''Çırakken KİT'leri, ustayken vatanı sattın kindar Recep'', ''Safları sıklaştırın çocuklar, bu kavga faşizme karşı, bu kavga hürriyet kavgası'', ''Camdan değil candan dinlemeye geldik'', ''Temeli 1923 olmayanın, hedefi 2023 olamaz'', ''Halkın Başbakanı Zeytinburnu'na hoş geldiniz'' pankartları dikkati çekti.
CHP Başakşehir İlçe Teşkilatı da Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan'ın fotoğrafının yer aldığı ve üzerinde ''Umudu kuşanıp geldik'' yazılı pankart açtı.
Salonun orta kısmı delegelere ayrılırken, delege ve konukların koltuklarına ''Biz İstanbuluz İstanbul Bizim Oğuz Kaan Salıcı'' yazılı broşürler bırakıldı.
Protokol tribününün karşı tribününde Ali Özcan'ı destekleyenler ellerinde, ''Örgütün adayı Ali Özcan'' pankartlarıyla oturdu.
Salonda Oğuz Kaan Salıcı ve Ali Özcan'ın 4 resmi bulunurken Ali Özcan'ın, ''Örgütün adayı Ali Özcan'', ''Buyruk değil örgüt kazanacak'', ''Örgütlü toplum özgür birey'', ''Hedefimiz İstanbul, hedefimiz Türkiye'', ''Özcan Başkan, Kılıçdaroğlu Başbakan'' yazılı afişleri yer aldı.
Salonda Anneler Günü kutlamasına ilişkin pankartlar da bulunuyor.