Cumhuriyet’in ilk yıllarından bu yana koyun ve keçi kılından yapılan kepenek, heybe, kolan ve çeşitli malzemeleri satarak geçinen Kamil Kılıcıoğlu, soy isimlerinin de icra ettikleri meslekten geldiğini belirterek “Babama dedemden, bana da babamdan kalan kılcılık sayesinde geçiniyoruz. Nostalji oldu ama işlerimiz iyi” dedi. 
Kepenek, heybe ve benzeri ürünlerin daha çok dağ köylerinde ve yaylarda yaşayan ve özellikle çobanlık yapan kişilerin kullandığını belirten Kamil Kılcıoğlu, gece gündüz dağlarda yaşayan çobanların, koyunyününden yapılan kepenekleri halen kullandığını söyledi. 
Yeni neslin kepenek, keçe ve kıl heybeleri tanımasına rağmen asırlardır kullanılan bu Yörük malzemelerinin satışını yaparak yılladır ekmek yediklerini ifade eden Kamil Kılcıoğlu, “Soyisim Kanunu çıktığında adını taşıdığım dedem kılcılık yaparmış. Bu işinden dolayı Kılcıoğlu soy ismini almışız. Dedemden sonra mesleği babam devam ettirmiş, şimdi de yaklaşık bir asırlık dükkanda dedemden kalma mesleği ben devam ettiriyorum. Bu doğal ürünlerin kıymetini bilenler sayesinde Allah’a şükür işlerimiz iyi” dedi. 
Yörüklerin dünyasında eskiden beri keçenin büyük önemi olduğunu ifade eden Kamil Kılcıoğlu, doğallığı nedeniyle son yıllarda evlerde de keçe kullanılmaya başlandığını ifade etti.