Şu anda güçlerinin sadece yüzde 5’ini harekete geçirdiklerini belirten Karayılan, “Eğer biz savaş gücümüzün önünü açar, resmi savaş karar ve talimatını verirsek, Türkiye’yi alt-üst ederler. Başbakan kendisini kaybetmemelidir!” dedi. 
 
Karayılan, Öcalan’dan da üç haftadır haber alamadıklarını belirterek, “Eğer Önderliğimize herhangi bir şey olursa o zaman Türkiye’de bir tek lider bile kalmaz. Bu durumda herkes çok pişmanlık yaşar” dedi. 
 
ÖCALAN’IN BARIŞ ÇABALARINA OLUMLU YANIT VERİLMEDİ 
Öcalan’ın 10 Mayıs 2011 tarihinde devlete ve KCK’ya üç protokol sunduğunu söyleyen Karayılan. ‘KCK ve devlet bu protokolü kabul ediyor mu, etmiyor mu; bana cevap vermelidirler. Eğer her iki tarafın da görüşleri olumlu olursa o zaman ben bu sorunu kısa bir sürede çözerim’ dedi. Biz bunun üzerine yönetim olarak toplantı yaptık, Önderliğimizin hazırladığı bu protokolleri kabul ettik. Ama devlet buna cevap vermedi. Heyet makul gördü ama ’üzerinde tartışmamız, Başbakana sunmamız gerekiyor ki devlet bir karar versin’ dedi. Üzerinden aylar geçmiş olmasına rağmen cevapsız bıraktılar. Olumlu cevap verme yerine barışçıl çabaları boşa çıkarmaya çalıştılar. Bu şekilde inkar ve imha siyaseti farklı biçim, yöntem ve üsluplarla yeniden devreye girdi.” Dedi. 
 
BEN DE DİĞER ARKADAŞLAR DA ÖLDÜRÜLEBİLİR 
Kendisinin ve diğer terörist arkadaşlarının bu mücadelenin neferleri olduğunu söyleyen Karayılan, ‘Arkadaşlarımız, halkımız bu tür şahadetlere hazır olmalıdırlar. Çünkü biz bu hareketin fedaileriyiz, devrimciyiz ve bir mücadele yürütüyoruz. Bu durumda şehit düşme ihtimali de vardır.’ dedi. 
 
Karayılan Başbakan’ın “artık iyi niyet göstermeyeceğiz” sözlerine işaret ederek, bir savaş kararının alındığına vurgu yaptı: 
 
“Erdoğan da tüm bu olaylarla birlikte ‘biz artık iyi niyet göstermeyeceğiz’ dedi. Zaten daha önce de bir iyi niyet sergilemediği aşikardır… Afrika’da hiçbir hakkı bulunmayan ve köle statüsünde sayılan zencilere bile daha fazla değer veriliyordu. Ama şimdi Kürtlerin durumu köle statüsündeki zencilerden ne farkı var?” 
 
EĞER BU HAFTA DA GÖRÜŞME OLMAZSA FARKLI ELE ALACAĞIZ
Karayılan, yaklaşık üç haftadır çeşitli nedenlerle avukatları İmralı adasına gidemeyen Öcalan konusunda da ‘Eğer bu hafta görüşme olmazsa biz bu durumu daha farklı ele almak durumunda kalacağız.’ dedi. 
 
Görüşmelerin kısıtlanmasını bir savaş ilanı gibi ele almak durumunda olduklarını söyleyen Karayılan . akan kanın bitmesinden yana olan aydınları da görece çağırarak ‘barıştan yana olan herkes devreye girmelidirler. Çünkü durum artık çok ciddi bir aşamaya gelmiş bulunuyor’ dedi. 
 
Karayılan, Erdoğan’ın teröre yönelik sert sözlerine karşılık olarak İçişleri Bakanlığından, Genelkurmay Başkanlığına kadar yeni bir dizayna gidildiğini ve bunun da bir savaş hazırlığı olduğunu belirtti. 
 
Güçlerinin henüz 25’ini bile harekete geçirmediklerini, savaş güçlerinin önünü açarlarsa Türkiye’nin alt-üst olacağını söyleyen Karayılan, bazı uyarılarda bulunarak, şunları dile getirdi: 
 
“Erdoğan ‘Ramazan ayının hatırı için şuanda bir şey yapmıyoruz, Ramazan ayından sonra göreceklerdir. Sadece PKK değil, PKK ile arasına mesafe koymayanlar da ağır bedeller ödeyeceklerdir’ diyor. Bu çok ciddi bir tehdittir. Tansu Çiller de ‘93 yılında ‘PKK’ya yardım edenlerin listesi cebimdedir’ dedi ve ardından birçok Kürt işverenleri tek tek faili meçhul bir şekilde öldürüldüler. 
 
GÜÇLERİMİZİN HALEN YÜZDE 5’İNİ BİLE HAREKETE GEÇİRMEDİK 
Başbakan bilmeli ki biz daha gücümüzün yüzde beşini bile harekete geçirmemişiz. Biz şimdi kontrollü bir biçimde sadece savunma savaşı veriyoruz. Eğer biz savaş gücümüzün önünü açar, resmi savaş karar ve talimatını verirsek, Türkiye’yi alt-üst ederler.