Albay Çiçek'e ait olduğu ileri sürülen belgenin uygulayıcısı olarak gösterilen Erzincan Savcısı Cihaner, 10 yıl önce görev yaptığı Şırnak'ta JİTEM'in peşine düşmüş, faili meçhuller için hazırladığı iddianamede örgütü tarif etmiş.

Erzincan'da 23 Şubat'ta bazı vakıflara yönelik yapılan ve 'İrtica ile Mücadele Eylem Planı'nın uygulaması olduğu iddia edilen soruşturma nedeniyle basında darbecilikle suçlanan Erzincan Cumhuriyet Savcısı İlhan Cihaner, JİTEM avcısı çıktı. Cihaner, Şırnak'ın İdil ilçesinde görev yaptığı 1999'da JİTEM eylemlerini açığa çıkarmış, Cem Ersever ve bugün Ergenekon sanığı olan Arif Doğan'ın adını mahkeme kayıtlarına sokmuştu. Yeni Şafak gazetesinin önceki gün manşete taşıdığı 'İşte andıcın işaret fişeği' haberinde, Albay Dursun Çiçek imzalı olduğu ileri sürülen 'İrtica ile Mücadele Eylem Planı'nın Erzincan'da uygulamaya konulduğu yer almıştı. Erzincan'da vakıflara yönelik soruşturma yürüten Savcı İlhan Cihaner'i andıçın uygulayıcısı olarak gösteren gazete, Cihaner'in HSYK kararnamesi ile terfi ettirilmek istendiğini iddia etmiş, atamaların gecikmesindeki sebeplerden birinin bu olduğunu öne sürmüştü.

DOSYALARI RAFTAN İNDİRDİ

1999'da Şırnak'ın İdil ilçesinde görev yapan İlhan Cihaner, 16 Eylül 1989'da kaçırılarak öldürülen Tahsin Sevim, Hasan Utanç ve Hasan Caner adlı üç köylünün davasını yeniden açtı. Susurluk raporunda ve itirafçı İbrahim Babat'ın ifadelerinde anlatılanları kendi bölgesinde yaşananlara benzeten Cihaner, çözülemeyen davaları raftan indirip, ilginç isimlere ulaşmıştı. Bugün Ergenekon sanığı olan emekli Albay Arif Doğan, o tarihte ölmüş olan Binbaşı Cem Ersever, Yüzbaşı Sinan Yaşar, Başçavuş Şaban Bayram, itirafçı İbrahim Babat ve korucu Faysal Şanlı'nın adına rastlayan Cihaner, bunların 'silahlı çete oluşturduğunu ve birden fazla kimseyi öldürdüğünü' iddianamesine yazmıştı.

Babat'ı sorgulamak istedi, izin vermediler

İDDİANAMESİNİ 8 Ocak 1999'da Diyarbakır DGM Başsavcılığı'na gönderen Cihaner, şöyle bir örgütlenme tarif ediyordu: 'Kapsamı ve işledikleri suçlar tüm ülke geneline yayılan ve kamu görevlileri, itirafçılar ve koruculardan oluşan bir çetenin soruşturma konusu suçu işlediği, bu çetenin önceleri terörle/teröristlerle mücadele amacı ile kurulduğu, teröre destek veren şahısların yasal yöntemler kullanılmadan cezalandırılmasını yöntem olarak benimsedikleri, daha sonraları başka saiklerle adam öldürme/kaçırma, çek senet tahsilatı, bombalama, tehdit vs suçları işledikleri iddialarının olduğu...'

Bu kişileri İdil'de yargı önüne çıkaramayan Cihaner, ifadesini almak için Susurluk sanığı İbrahim Babat'ın Midyat Cezaevi'ne sevk edilmesini talep etmiş ancak ret yanıtı almıştı. Cihaner'in ifade almak için Kırklareli'ne gitme talebine de izin verilmemişti. Ceza İşleri Genel Müdürlüğü'ne de bir değerlendirme yazısı yazan Cihaner bu kişilerin etkin olarak görevlerine devam ettiklerini, yargı önüne çıkarılamadıklarını belirtti. Cihaner'in 1999'da açtığı dava halen Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülüyor, eylülde zaman aşımına uğrayacak.

Akşam