Jeotermal enerji literatürde temiz enerji olarak tanımlanıyor. Gerçekten temiz bir enerji mi? Temiz bir enerji ise çevreciler neden jeotermal santrallere karşı?

Öncelikle literatürde jeotermal enerjiyi neden temiz olarak nitelendirildiğine bakalım. Jeotermal tesislerde, yer altından çıkarılan buharın işlendikten sonra, doğaya salınmadan çıkarıldığı yeraltına tekrar gönderilmesi (reenjeksiyon) gerekir. Bilimsel olarak bu şekilde yapılması halinde jeotermal enerji temiz bir enerji olarak kabul edilir.

Peki Aydın’da yaşanan gerçek ne? Aydındaki jeotermal santrallerde yeraltından çıkarılan buhar, işletildikten sonra, yeraltına gönderilmeden (reenjekte edilmeden) doğaya, havaya, suya, toprağa salınmasıdır. Neden bu sıvı reenjekte edilmiyor? Tamamen ekonomik nedenlerle… Bu şirketler, reenjeksiyonun % 20-30 işletme maliyetinden kurtulmak için bu zehirli atığı doğaya bırakıyor. Maalesef, devletin denetimle görevli Çevre İl Müdürlükleri başta olmak, ilgili Müdürlükleri denetim yapmamaktadır.

Son 6-7 yıldır yapılan toprak-hava ve su ölçümü değerleri, Aydındaki kanser vakıalarındaki büyük artış, her gece geç saatlerde duyduğumuz çürük yumurta kokusu ve tespit edilen çevre kirliliği değerleri, Aydın’da jeotermal enerjinin kirli bir enerji kaynağı haline getirildiğini ortaya koymuştur.

Artık bu tartışılmayacak bir gerçektir.

AKP iktidarının çevre ve enerji politikaları ortadadır. Bugüne kadar AKP milletvekillerine, Aydında görev yapan Aydın Valilerine, ilgili Müdürlüklere defalarca sormamıza rağmen hiçbir yanıt alamadık. Görünen odur ki, AKP Aydının tarımını, havasını, toprağını, suyunu ve insanını gözden çıkarmıştır.

Peki, bu durumda ne yapılabilir? Kime, ne görev düşüyor?

Bu koşullar altında en büyük görev Aydın Büyükşehir Belediyesi ve daha sonra da ilçe belediyelerine düşecektir. Fakat gerçekleştirilecek projenin boyutu, kapsamı ve ekonomik büyüklüğü dikkate alındığında bu görev Aydın Büyükşehir Belediyesi’ne düşer.

Sorun, Aydın dışından gelen şirketler tarafından jeotermal tesislerde yeraltından çıkarılan buharın, işlendikten sonra yeniden yeraltına gönderilmemesinden kaynaklanmaktadır. Bu anlamda, özel sektör ekonomik nedenlerle bu çevre felaketine neden oluyorsa, bu kaynakların güvenilir, ekonomik gücü olan kamu kurumları eliyle işletilmesi en doğru olandır.

Aydın Büyükşehir Belediyesi’ne işte bu aşamada görev düşüyor.

Aydın Büyükşehir Belediyesi ne yapabilir?

Aydın Büyükşehir Belediyesi jeotermal kaynak ihalelerine girerek, bu kaynağın elde edilmesi ve işletmesini kolaylıkla sağlayabilir. Oluşturulacak bir proje ile tüm Aydın ilinin ısıtılması ve soğutulması sağlanabilir. Böylece hem Aydın’daki tarım alanları kurtulur, hem Aydın tarihten buyana olduğu gibi yaşanabilir sağlıklı bir şehir olmaya devam eder, hem de vatandaş bedava denecek bir bedelle kışın ısınabilir, yazın serinleyebilir.

Bu proje, Aydın Büyükşehir Belediyesi için son derece basit bir iştir. Esas sorun, Aydın Büyükşehir Belediyesi Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun buna cesaret edip etmeyeceği noktasında düğümlenmektedir.

Sayın Özlem Çerçioğlu, jeotermal tesislerle ilgili olarak gereken mücadeleyi maalesef yapmadı.

Bunu şundan dolayı söylüyorum;

07.03.2016 tarihinde yayınlanan “Özlem Çerçioğlu'na sorum var!” başlıklı yazı[1] ile Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’na sorular yöneltmiştim. Yazının yayınlanmasından sonra, Özlem Çerçioğlu beni arayarak sorularıma çok sevindiğini ve yanıt vermek istediğini belirtmiş ve aynı gün bir toplantı yaptık. Toplantıda tarafımızdan yöneltilen sorulara verilen yanıtları sizlerle tekrar paylaşıyorum;

Soru :

Aydın Büyükşehir Belediyesi yasal anlamda denetim yetkisi yoksa da jeotermal tesislerin işlediği sıvı ve gaz atıkları doğaya bırakması nedeniyle ciddi bir çevre felaketine sessiz mi kalacak?

 

Yanıt :

Aydın Büyükşehir Belediyesi her ne kadar, jeotermal kaynakların yönetimi konusunda yetkili olmasa da halk sağlığının korunması ve yerel ortak ihtiyaçların karşılanması sorumluluğundan destek alarak Aydın ili çevresini korumak amacıyla çalışmalarını hem hukuksal boyutta hem de yerinde yaptıkları denetimler ile aralıksız sürdürmektedir. Konunun her yönüyle takipçisi olduk, bundan sonrada olacağız.”

Soru :

Aydın Büyükşehir Belediyesi olarak, çevre ihlalleri ile ilgili olarak neler yapılıyor?

 

Yanıt :

Büyükşehir Belediyesi, kurum, kuruluş, tüzel kişiler ve vatandaştan gelen tüm ihbar ve şikâyetleri, Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı, Zabıta Dairesi Başkanlığı ve Deprem Risk Yönetimi Ve Kentsel İyileştirme Dairesi Başkanlığı personellerinden oluşturulan komisyon tarafından derhal değerlendirilir. Komisyona ulaşan tüm şikayetlerin yerinde incelenerek fotoğraflanır ve sonuçların tutanak altına alınarak, karşılaşılan olumsuzluklar izin, ruhsat ve denetim yetkisi bulunan Aydın Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı (YİKOB), Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğüne ve sulama kanalına deşarj varsa DSİ'ye bildirilir ve süreç takip edilir. 2015 yılı boyunca Aydın Büyükşehir Belediyesi tarafından farklı ilçelerde 11 noktada tespit yapılarak, olumsuzlukları YÎKOB, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, DSİ ve Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü'ne bildirilmiş, ilgili kurumlar bu olumsuzluklar ile ilgili yetki ve sorumlulukları çerçevesinde tüm iş ve işlemleri yerine getirdiklerine dair Büyükşehir Belediyesine geri bildirim yapmıştır. Ancak sorumluluk dışında konu olması sebebiyle olumsuzluklar özelinde yürütülen işler ve alınan sonuçlar ile ilgili bilgi alınamadığı durumlarda olmuştur. Bundan sonra da Büyükşehir Belediyesi olarak, ulaşan tüm şikayetler aynı şekilde değerlendirmeye devam edilecektir.”

 

Soru :

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Türkiye çapında 81 ilin su, hava, atık ve gürültü kirlilik durumunu ortaya koyduğu 2015 tarihli Türkiye Çevre Sorunları ve Öncelikleri Değerlendirme Raporu'na göre su kirliliğinde Ege Bölgesinde Aydın 1. sırada. Dahada ilginç olan ise yaz döneminde yapılan hava kirliliği ölçümlerinde Aydın’ın en kirli 2.il olması. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?

 

Yanıt :

“Yapılan ölçüm sonuçları maalesef Aydının ülkemizde hava kirliliğinin hem kış hem de yaz döneminde en yoğun yaşandığı illerden biri olduğunu göstermektedir. Ancak bu ölçümler sadece il merkezinde yapılmaktadır. İlçelerimizde oluşan kirlilik izlenememektedir. Büyükşehir Belediyesi tarafından 2016 yılında hava kirliliğinin tüm yönleriyle izlenecektir. Hava kirliliği, sağlık, trafik, planlama ve birçok hizmete yön vereceğinden Aydın Büyükşehir Belediyesi tarafından oluşturulacak seyyar ölçüm merkezleri ile bahar döneminden itibaren hava kirliliği izlemeye yönelik ölçümlere başlanacaktır. Ölçümlerin sadece kış döneminde değil, kalorifer ve sobaların yanma dönemleri dışında ve tüm şehir genelinde yapılarak, bu sayede ilimizde yaz-kış hava kirliliğine sebep olan etmenlerin belirlenerek, bunlara karşı önlemlerin alınması da sağlanacaktır.”

 

Soru :

Çok önemli bir açıklama bu! Seyyar ölçüm merkezleri ile ne kastettiniz? Açıklayabilir misiniz?

 

Yanıt :

“Seyyar ölçüm merkezi ile kastedilen, laboratuvar şeklinde dizayn edilen üç adet araçtır. Uzman ekipler tarafından 7 gün 24 saat Aydın il sınırları içinde, gerek şikayet üzerine, gerekse re’sen çevre ile ilgili ihlaller incelenecek, uzman ekip tarafından numune alınarak, tahlil yapılacaktır. Sonuç olarak, Aydının hava, toprak ve su kirliliği doğrudan Aydın Büyükşehir Belediyesini ilgilendirmektedir.”

 

Soru :

Yani, Germencikte oturan bir vatandaşımız, gece 23.00 de bir jeotermal tesisten sıvı atıkların boşaltıldığını tespit ederse, doğrudan Aydın Büyükşehir Belediyesini arayabilecek mi? Bu oluşturulacak üç adet seyyar laboratuvar şeklinde dizayn edilen araç ve uzman ekiple olaya müdahale edilip, numune alınıp işlem yapılabilecek mi?

 

Yanıt :

“Germencikte veya herhangi bir ilçemizde oturan bir vatandaşımız herhangi bir çevre ihlali tespit ettiğinde 444 40 09 numaralı telefonu 7 gün, 24 saat arayıp, bildirimde bulunabilir. En kısa sürede uzman ekiplerimiz ilgilenecektir.”

 

Sonuç olarak, Özlem Çerçioğlu, 07.03.2016 tarihinde gerçekleştirilen toplantı sırasında verdiği sözleri yerine getirmediği, seyyar ölçüm laboratuvarları oluşturmadığı, gelen ihbarlar ilgili değerlendirme yaparak önlem almadığı, Aydındaki çevre (hava, su, toprak) ölçüm değerlerini kamuoyu ile paylaşmadığı için jeotermal tesislerle ilgili olarak üzerine düşeni yapmamıştır.

 

Bu nedenlerle, yazımda açıklamaya çalıştığım bu proje ile ilgili olarak Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun tavrını merak ediyorum.

Efelik lafla olmaz!

 

 

[1] https://www.aydinpost.com/ozlem-cerciogluna-sorum-var-1065yy.htm