Engin Çeber'in Metris Kapalı Cezaevi'nde işkence ve kötü muamele sonucu ölmesiyle ilgili davaya bakan Bakırköy 14. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Çeber'in koğuşunda keşif yapıldı.
Davanın 30 Nisan'daki duruşmasında alınan ara karar doğrultusunda, Metris Kapalı Cezaevi B-8 Koğuşu'nda keşif yapılmasına karar verilmişti.
Yaklaşık 5 saat süren keşfe, tutuklu sanıklar Sami Ergazi, Fuat Karaosmanoğlu, Nihat Kızılkaya, Selahattin Apaydın, tutuksuz sanıklar Turan Arslan ve Mustafa Eraslan ve Çeber'in babası Ali Tekin ile taraf avukatları katıldı.
Keşifte ayrıca bir bilirkişinin de katılarak, sanık ve tanık anlatımlarını fotoğrafladığı öğrenildi.
Keşif sonrası cezaevi önünde gazetecilerin sorularını cevaplayan Çeber ailesinin avukatı Taylan Tanay, davanın Yargıtay'ın bozma ilamından sonraki halini anlamakta güçlük çektiklerini ifade ederek, keşif sırasında Çeber ile aynı koğuşta kalmış olan tanıkların dinlenildiğini belirtti.
Tanıkların işkenceyi açık bir şekilde anlattığını söyleyen avukat Tanay, "Katli bir kez daha duymuş olduk. İşkence fiili olarak kanıtlandı. Keşif bizim ortaya attığımız iddiaları doğruladı. Keşif sürecinde Çeber'in kimler tarafından nasıl öldürüldüğü şüpheye mahal vermeyecek şekilde heyete izah edilmiştir. Keşfe katılan bilirkişi mahkemeye 20 gün sonra raporunu sunacak" diye konuştu.
'Keşif yapılırken ben kahroldum'
Avukat Tanay'ın ardından konuşan Çeber'in babası Ali Tekin, Türkiye'de yargı bağımsızlığına inanmadığını söyleyerek, "Oğlumun olayıyla ilk defa işkence kabul edildi, Adalet Bakanı özür diledi. İçeride keşif yapılırken ben kahroldum. Olayları tekrar yaşar gibiydim. Eğer biz davayı takip etmeseydik bunun da üstü kapatılacaktı. Gözaltında kaybolan bir sürü emsallerinde olduğu gibi üstü örtülemedi" dedi.
Tekin, davanın uzatılmak istendiğini öne sürerek, kararı kamuoyu vicdanına bıraktığını söyledi.
